Sakarya'daki Irkçı Saldırıya Müebbet Hapis Cezası

Fotoğraf: Rudaw

Sakarya’nın Hendek ilçesinde Kürtçe konuştukları için Hikmet Usta tarafından uğradıkları silahlı saldırı sonucu hayatını kaybeden Kadir Şakçı ve ağır yaralanan 16 yaşındaki oğlu Burhan Şakçı davasının karar duruşması görüldü.

Sakarya Adliyesi 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmada mahkeme, sanık Hikmet Usta’ya Kadir Şakçı’yı öldürmekten müebbet hapis, oğlu Burhan Şakçı’yı öldürmeye teşebbüsten 15 yıl ve silah bulundurmaktan 1 yıl hapis cezası verdi. Mahkeme, Usta'ya yardım yataklık eden Recep Eş'e ise 5 ay hapis cezası verdi. Kararda indirime gidilmedi.

TIKLAYIN-Sakarya'da Tarım İşçisine Irkçı Saldırı: Bir Kişi Başından Vuruldu

Avukat Alcan: Karar ırkçı saldırılarda caydırıcı olacaktır

Mahkeme kararını bianet’e değerlendiren davanın avukatlarından İlknur Alcan, kararın nefret suçları açısından önemli olduğunu belirtti ve ekledi: “Türkiye’nin birçok yerinde nefret suçu ve nefret cinayeti işleniyor. Özellikle bu bölgede bu tarz olaylar çok daha sık yaşanıyor. Kürtçe konuştuğu için insanlar linç ediliyor. Bu nedenle bu davada verilen kararı çok önemli buluyoruz. Irkçı saldırılarda bulunan birçok kişi cezasız kalıyordu. Mahkeme bu davada verebileceği en ağır cezayı verdi ve indirim uygulamadı. Umarız bu karar bu tarz ırkçı olayların yaşanmasında caydırıcı olur.”

TIKLAYIN-Doç. Dr. Küçük: Linç ve Nefret Söylemi Münferit Değil Kurumsaldır

Ne olmuştu?

Sakarya'nın Hendek ilçesinde 16 Aralık 2018’de Kadir Şakçı ve oğlu Burhan Şakçı'yı yolda Kürtçe konuştukları için “Kürt müsünüz, Suriyeli mi?” diye soran Hikmet Usta, baba ve oğlun “Evet, Kürdüz” demesiyle “Zaten sizi sevmiyorum” diyerek belindeki tabancayı çıkarıp ateş etmişti. Olayda ağır yaralan Kadir Şakçı hayatını kaybederken oğlu Burkan Şakçı da ağır yaralanmıştı.

Sakarya Valiliği ise olaya ilişkin yaptığı açıklamada şunları söylemişti:  "İlimiz Hendek ilçesinde 16 Aralık'ta meydana gelen cinayet olayının sebebinin çarpıtılarak 'etnik bir nedenden kaynaklanmış gibi algı yaratılmaya çalışılmasının' gerçekle hiçbir alakası yoktur. Olayda her iki tarafın da önceden birbirlerini kesinlikle tanımadıkları, alkollü olan ve pek çok suçtan sabıkası bulunan zanlının yüksek sesle ve küfürlü konuşması üzerine ikaz edildiği için çıkan tartışmaya bağlı olarak bu müessif hadisenin yaşandığı tanık beyanlarından açıkça anlaşılmıştır. Sosyal medyada yer aldığı şekilde tahkikatın hiçbir aşamasında belirtilen türden bir ifade mevcut değildir. Toplumu ayrıştırmaya ve kutuplaştırmaya yönelik bu tür maksatlı ve asılsız haber ve beyanlara itibar edilmemesini kamuoyuna saygıyla duyururuz." (RT)