Öykü Arin İçin Almanya’daki Kampanya Büyüyor

* Minik Öykü Arin'in Almanya'da yaşayan büyükannesi Havva Duman ve babasının çocukluk arkadaşı Ekin Polat, Bad Homburg'da gerçekleştirilen kampanyada.

İzmir’de yaşayan ve iyileşmesi için ilik nakli gereken lösemi hastası 3,5 yaşındaki Öykü Arin Yazıcı’ya uygun bağışçı bulabilmek umuduyla Almanya’da da başlatılan kampanya büyüyor.

Küçük kıza çok nadir görülen bir lösemi türü olan JMML (Juvenil Miyelomonositik Lösemi) tanısı konulduktan sonra akrabaları ve tüm dünyada kayıtlı milyonlarca potansiyel bağışçıların dokuları taranmış, ancak uygun dokuya rastlanmamıştı. Kampanyalar sırasında toplanan tükürük numunelerinin laboratuvarda incelemeler yapıldıktan sonra kayıtlara girmesi için de belirli bir süre gerektiği için çalışmaların önümüzdeki haftalarda yoğunlaşacağı öğrenildi.

Küçük kızın Frankfurt yakınlarındaki Bad Homburg kentinde yaşayan büyükannesinin ve Almanya’daki diğer yakınlarının ilk adımlarını attığı kampanya, ülkenin çeşitli yerlerindeki gönüllülerin katılımıyla yaygınlaşıyor. Alman Kızılhaçı’nın (DRK) desteklediği kampanya, Alman Kök Hücre Bağışçıları Bilgi Bankası (DSSD) başta olmak üzere çeşitli kemik iliği bilgi bankalarıyla koordineli olarak sürdürülüyor.

Bazı yerlerde yerel yönetimlerin de desteğini alarak kamuya ait binalarda sürdürülen kampanyaya katılmak isteyenler, etkinlikler düzenlenmesini beklemeden yaşadıkları yere en yakın kemik iliği bankalarına giderek de kayıt yaptırabiliyorlar.

Almanya’nın kuzeyindeki etkinlikler

Düsseldorf Üniversitesi Tıp Fakültesi bünyesindeki Kemik İliği Bağış Merkezi (KMSZ) uzmanlarından Oktay Demirel’in koordinesiyle Ruhr Havzası’ndaki altı kentte (Herne, Wesel, Gelsenkirchen, Duisburg, Bochum ve Recklinghausen) yarından itibaren kurulacak istasyonlarda gönüllülerden tükürük örnekleri toplanacak.

Kampanya sırasında toplanan tükürük örneklerinin incelenmesi sonucu elde edilen DNA bilgilerinin Almanya’daki ve onunla sürekli bağlantı içinde olan uluslararası kemik iliği bankalarının kayıtlarında toplandığını hatırlatan Oktay Demirel, böylece sadece Öykü Arin’e değil, ilik nakli gereken tüm hastalara yardım edilebileceğini vurguladı.

Hiç risk içermiyor

* Bad Homburg‘a 30-35 kilometre uzaklıktaki Offenbach kentinde yaşayan iki arkadaş Alexander Goff (21) ve Onur Hurman (19), minik Öykü Arin‘e bağışçı olabilmek için gelmişler. Ancak kendileri başka hastalıklar nedeniyle tedavi altında oldukları için bağışçı olamayacaklarını öğrenince, kampanyaya başka yollardan katkıda bulunmaya karar vermişler. Kendilerine verilen kısa bir eğitimin ardından da potansiyel bağışçıları bilgilendirmek, kendilerinden tükürük numunelerini almak ve kayıtlarını yapmak  üzere kurulan geçici istasyonda gün boyunca çalıştılar.

Hastaların genetik ikizlerinin bulunmasından sonra ilik nakli için yapılan işlemlerin fazla zaman ve güç kaybı gerektirmediğini, hiç bir sağlık riski içermediğini kaydeden Demirel, bazı konularda bilgi eksikliği olduğunu hatırlatarak şu bilgileri verdi:

“Bazıları omurilikten şırıngayla ilik alınacağını ve ardından sakat kalınabileceğini düşünüyor. Kesinlikle böyle bir şey yok. Omurilik ve kemik iliği iki birbirinden bağımsız organ. Beldeki omuriliğe hiç bir şekilde dokunulmuyor. Nakledilecek kemik iliği veya kök hücre, çoğunlukla bağışçının damarlarından alınan kandan elde ediliyor. Bu işlemler genellikle narkoza gerek olmadan üç dört saat sürüyor. Çok seyrek durumlarda ise kemik iliği bağışı yapılıyor. Bu ise kalça kemiğinden şırıngayla narkoz altında alınıyor. İnsan vücudu nakil için alınan hücreleri bir iki hafta içinde kendiliğinden tamamlıyor.”

Oktay Demirel’in Düsseldorf Üniversitesi Tıp Fakültesi-KMSZ’nin himayesinde yaptığı çağrı sonucu kampanyanın gerçekleştirileceği yerler arasında Herne’deki Alevi Kültür Merkezi, Gelsenkirschen’de Alevi Bektaşi Kültür Derneği, Duisburg ve Recklinghausen’deki DİTİB (Diyanet İşleri Türk İslam Birliği) camileri bulunuyor.

Güney Almanya’da da sürüyor

Kampanya Almanya’nın güneyinde de Ulm, Münih ve Stuttgart kentlerindeki “tükürük örneği toplama” etkinlikleriyle devam edecek. Tüm Almanya’daki kampanyanın koordinasyonunu yürüten Kadir Duman, kendileriyle bağlantıya geçen gönüllülerin Avusturya’da da çalışmaya başladıklarını kaydetti. 

Benzer etkinlikler geçtiğimiz hafta da Bad Homburg, Giengen ve Heidenheim gibi kent ve kabalarda yüzlerce kişinin katılımıyla gerçekleştirilmişti. Kampanyanın yılbaşından sonra da Almanya’nın birçok yerinde çeşitli etkinliklerle devam ettirilmesi için hazırlıklar sürdürülüyor. Heidenheim kasabasında 19 Ocak’ta gerçekleştirilecek etkinliğin tüm gün süreceğini belirten Kadir Duman, kasabada faaliyet gösteren çocuk tiyatrosunun da gün sonunda gerçekleştirilecek dayanışma şenliğinde “Öykü Arin için sahneye çıkacağını” söyledi.

Bu arada Almanya’da benzer durumdaki başka çocuklar için de kampanyalar yapıldığını belirten Kadir Duman, çalışmaların önümüzdeki dönem bütün çocukların adına yürütülmesini planladıklarını kaydetti.

Çok seyrek görülen bir lösemi tipi

İzmir’de yaşayan Yazıcı ailesinin küçük kızı Öykü Arin, Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi’nde tedavi görüyor. Almanya’nın Freiburg kentinde faaliyet gösteren ve bu alanın önde gelen merkezlerinden biri olan Onkoloji Kliniği’nde gerçekleştirilen incelemeler sonucu kendisine çok nadir görülen bir lösemi türü olan “Juvenil Miyelomonositik Lösemi” (JMML) tanısı konuldu. İzmir’de bir süredir kemoterapi tedavisi gören minik Öykü Arin’in iyileşebilmesi için mutlaka ilik nakli gerekiyor.

Öykü Arin’in annesi Eylem Yazıcı’nın kızıyla ilgili kampanya için oluşturulan internet sitesi www.oykuarineumutol.com üzerinden yaptığı çağrı şöyle:

“Kök hücre örneklerine bakılan on milyon kişiden birinin bile iliği uymayabilir ama on milyon artı birinci kişi, yüz milyon artı birinci kişi dahi uygun donör olabilir. O artı birinci kişi siz olabilirsiniz ve gerçekten birinin hayatını değiştirebilirsiniz, kurtarabilirsiniz. Umut olabilirsiniz. Sadece o çocuğa değil herkese, hepimize umut olabilirsiniz. Biliyoruz ki sosyal medya ve medyada insanlar bu durumu görünce ‘Ah canım’ diyorlar veya paylaşıyorlar. Ama sonra hayatlarına eskisi gibi devam ediyorlar veya gördüğünde üzülüyor ama 5 saniye sonra unutuyor. Çünkü insanlar böyle bir alışkanlık geliştirmeye başladı. Siz üzüldüğünüzde veya sosyal medyada görüp beğendiğinizde bir sorunu çözmüş olmuyorsunuz. Yerinizden kalkmanız, harekete geçmeniz, hatta başkalarını harekete geçirmeniz, en yakın kök hücre verilecek noktaya giderek donör olmanız gerekiyor.”

Almanya‘da yürütülen kampanyanın duyurularının da kısa bir süre sonra bu internet sitesi üzerinden de duyurulacağı ve buradan Almanca yayınların da yapılacağı öğrenildi. (GK/EKN)