KCK Davası İkinci Haftayı da İddianameyle Doldurdu
Diyarbakır'da süren KCK davasının bu haftaki son duruşması bugün yapıldı. Mahkeme sanık avukatlarının taleplerine karşın davaya iddianamenin okunmasıyla devam edilmesine karar verdi.
Bugünkü duruşmaya 91'i tutuklu 92 sanık katıldı. Mahkeme daha önce sanıkların Kürtçe savunma yapma talebini reddetmişti; bununla birlikte taleplerinde ısrarlı olan sanıklar yoklama sırasında heyete Kürtçe karşılık vermeye devam ediyor.
104'ü tutuklu 152 kişinin yargılandığı davanın bugünkü duruşmasına, aralarında İnsan Hakları Derneği (İHD) şube başkanı Muharrem Erbey'in de olduğu bir grup rahatsızlıkları nedeniyle katılamadı.
Önceki günlerde sanıklar asliyeye getirildikleri ve bekletildikleri yerin fiziki koşullarının olumsuz olduğunu vurgulamıştı. Baro başkanı, avukat Mehmet Emin Aktar konuyu gündeme getirdi ve mahkemeden çözüm bulmasını istedi. Sanıkların bekletildikleri yerin havasız ve dar olduğunu vurgulayan Aktar, sanıkların kelepçeli tutulduklarını ekledi ve mahkemenin "Orası Cumhuriyet Savcılığı'na aittir" diyerek işin içinden çıkamayacağını söyledi.
Aktar ve ardından da avukat Meral Danış Beştaş iddianamenin okunmasının bugün her halükarda tamamlanmasını talep ederek savunmaların 1 Kasım'da başlamasını istedi. Mahkeme heyeti talepleri değerlendirmedi.
Nöbet sırası Van teşkilatındaydı
Barış ve Demokrasi Partisi'nin (BDP) eylem kararı uyarınca davayı izlemek üzere bugün Van ve ilçelerinden gelen parti üyeleri adliye önünde "nöbet" tuttu. Hergün farklı bir parti örgütü davayı takip ediyor. İlk günden itibaren polis kordonu altına alınan adliye civarındaki önlemler sürüyor.
Geçen hafta başlayan duruşmaların 12 Kasım'a kadar sürmesi bekleniyor. Sanık avukatları bir kısmı 18 aydır cezaevinde olan tutukluların daha fazla mağdur edilmemesi için, dava ertelenmeden savunmaların gerçekleştirilmesini ve tahliye taleplerinin değerlendirilmesini istiyor. 7 bin 500 sayfalık iddianamenin özeti okunsa da, iki haftadır bu aşama geçilebilmiş değil.
PKK'nin "şehir örgütlenmesi KCK/TM" üyesi olmak gibi suçlarla ağır hapis cezalarıyla yargılananlar arasında belediye başkanları, parti yöneticileri ve sivil toplum örgütü yöneticileri de var. (EÜ)
