Kasım Süleymani Ne Kadar Önemliydi? Devrim Muhafızları Nasıl Çalışıyor?

*Johns Hopkins Üniversitesi Ortadoğu Çalışmaları Bölümü asistan Profesör Narges Bajoghli'nin New York Times'ta yayınlanan yazısını aktarıyoruz. (Yazı İran'ın ABD üslerine saldırısından önce yazılmıştı.) Çeviri: bianet. 

İranlı General Kasım Süleymani'nin ABD tarafından öldürülmesi iki ülke arasında 40 yıldır süregelen açmazda benzeri görülmeyen bir gelişme oldu.

General Süleymani, İran'ın İslam Devrim Muhafızları'na bağlı Kudüs Gücü'nün güçlü komutan figürüydü ve bölgede bir misilleme beklemeliyiz.

Ancak suikast tek başına Devrim Muhafızlarını veya İran'ın bölgedeki rolünü zayıflatmayacak.

Benzerleri zayıflatmadı, aksine tersi oldu

General Süleyman'ın tamamen güçlü olduğu ve Kudüs Gücünün şimdi geri çekileceği ya da İran'ın Hizbullah gibi Irak ve Lübnan'daki Şii silahlı gruplarıyla bağlarının zarar göreceği düşüncesi, İran ve Devrim Muhafızları hakkında yüzeysel ve açıkçası ideolojik bir anlayışına işaret ediyor.

Benzer suikastların nasıl sonuçlandığını hatırlayın. Üst düzey Hizbullah lideri Imad Muğniyeh'in 2008'de uğradığı suikast örgütü zayıflatmadı -aksine bunun tam tersi oldu.

Aynı şekilde, Gazze'deki Hamas'a yıllarca süren hedef odaklı suikastlar da bu örgütü dağıtmadı.

Devrim Muhafızları ve İslam Cumhuriyeti bu iki gruptan da daha büyük ve daha güçlü.

Devrim Muhafızları nasıl çalışır?

Devrim Muhafızlarının yapısını anlamak için İran-Irak savaşını anlamak önemli (1980-88).

20. yüzyılın en uzun savaşında, muhafızlar savaşla sertleştirilmiş kültürlerini ve liderlik ahlaklarını pekiştirdiler.

ABD ve Batı tarafından yoğun bir şekilde tedarik edilen bir Irak ordusuyla karşı karşıya kalan muhafızlar, asimetrik olarak nasıl savaşacaklarını öğrendiler ve bu stratejiyi mükemmelleştirdiler.

Bu, her şeyden önce, çok daha büyük güçlere karşı yarı bağımsız olarak çalışan küçük, çoğu zaman geçici örgütlere/ordulara karar verme yöntemini geliştirmeyi öğretir.

Devrim Muhafızlarını ve İran medyasındaki tasvirlerini araştırdığım 10 yıllık İran deneyimimde, temel gözlemlerimden biri, İran'da veya yabancı savaş alanlarında faaliyet gösterdikleri her yerde aynı liderlikle çalışıyor olmalarıydı:

Kararlar ve eylemler sadece bir adamdan, hatta küçük bir gruptan gelir; organizasyon içindeki birçok asker iletişim kurma, strateji oluşturma ve karar verme konusunda deneyime sahiptir.

Bu, 2013'ten beri geniş bir medya kampanyasıyla desteklenen General Süleyman'ın hem yurtiçinde hem de yurtdışındaki kamu imajıyla çelişiyor.

Araştırmalarım sırasında bazı medya ekiplerini takip ettim ve nasıl Farsça ve Arapça dillerinde film, belgesel, hatta müzik videosu hazırladıklarını gördüm.

Süleymani, İran içinde, rejimin en popüler isimlerinden biri olarak sürekli kamuoyu yoklamaları yaptı.

Faaliyetlerinin çoğunun İran dışında gerçekleşmesi, İslam Cumhuriyeti'nin çılgın politikaları içinde itibarını korumaya yardımcı oldu.

Aynı şekilde, General Süleymani'nin, özellikle Irak ve Lübnan'daki Arap Şii grupları arasındaki sembolik gücünü abartmak zor.

Birbirlerine bağlayan bağlar farklı

General, Lübnan'dan Yemen'e İran gücünün yüzü, para, silah ve danışman getiren bir yüzdü. Ancak Batı medyası daha çok tasvir eğiliminde olduğu için Devrim Muhafızları'nda böyle kişisel figür olan tek kişi o değildi. Ne münasebetti.

Sembolizmin gücü Muhafızların yapısı sayesinde, Devrim Muhafızları ile Irak ve Lübnan Şii silahlı grupları arasındaki ilişki uzun ve derin öneme sahip.

Lübnan ve İran'da geçirdiğim süre boyunca, hem iş hem de zevk için İran'da uzun süreler geçiren yabancı militanlarla tanıştım.

Akıcı Farsça konuşuyorlar ve Devrim Muhafızları ahlakını tamamen anlıyorlar. Bu grupların birçoğunu birbirine bağlayan bağlar arasında nesiller boyu evlilik, ticaret, tarih ve kültürel işbirlikleri yer alıyor.

General Süleymani, bu bağlar kadar önemli, tekil değildi.

İran ve nüfusu bölgede binlerce yıllık bir geçmişe sahip. Bu, suikastlar ve füze saldırıları ile "yerleşmiş" değil.

Halefi uzun zamandır belliydi

Devrim Muhafızları kadroları arasında, muhafızlar ve yurtdışındaki müttefikleri arasında bu ilişkiler derindir ve rakamlara dayanmazlar.
Aslında İran, uzun zamandır milletvekili Ismail Qaani'yi General Süleymani'nin halefi olarak seçti.

Kasım ayında devletin protestoculara ağır baskınlar yapmasının ardından İran içindeki yoğun siyasi çatışmalar göz önüne alındığında, General Süleymani'nin suikastı ülkeyi birleştirmek için uygun bir fırsat.

İslam Cumhuriyeti dış düşman karşısında nasıl fikir birliği yaratılacağını biliyor: İran-Irak savaşı sırasında, İslam Devletine karşı savaşta ve Amerikan yaptırımlarına karşı da bunu yaptı.

Bu şekilde General Süleymani'nin etkisi onu atlatacak; aslında, aniden önemli ölçüde büyümüş olabilir.

ABD popüler bir figür öldürdü ama... 

Amerika Birleşik Devletleri, bölgedeki güçlü silahlı çevrelerde çok popüler bir figürü öldürdü.

ABD'nin bölgeyi terk etmesini isteyen stratejik ve savaş deneyimine sahip tek lider o değildi.

Bu son derece sembolik bir suikasttı. ABD için sorun, sembolizmin insanları eyleme geçirme gücüne sahip olması.

(PT)