İsrail'in Başbakan Adayı Livni

İsrail Dışişleri Bakanı Tzipi Livni, partisi Kadima'nın (İleri) liderlik yarışını 431 oy farkıyla kazandı. Parti, Başbakan Ehud Olmert'in yolsuzluk iddiaları nedeniyle istifasının ardından yeni liderini belirlemeye çalışıyordu.

50 yaşındaki Livni, koalisyon hükümetini yeniden kurmayı başarabilirse, Golda Meir'ın 1970'lerdeki iktidarından sonra İsrail'in ikinci kadın başbakanı olacak.

Jerusalem Post'a göre Livni parti içi oylamada oyların yüzde 43,1'ini, diğer aday Ulaştırma Bakanı Şaul Mofaz da oyların yüzde 42'sini aldı. Mofaz, Livni'nin galibiyetini kabul ettiğini açıkladı.

Olmert, ABD'li Morris Talansky'nin 2006 seçimlerinde seçim kampanyası için rüşvet almak ve ailesi için yaptığı harcamaları hazineye ödetmek gibi yolsuzluk iddialarıyla karşı karşıya kalmasının ardından, istifa edeceğini açıklamıştı.

Yeni hükümet için altı hafta süre

Livni'nin yeni hükümeti kurması için altı hafta süresi var. Olmert bu süre içinde başbakanlığı sürdürecek.

Koalisyonun büyük ortağı İşçi Partisinin lideri ve Savunma Bakanı Ehud Barak, erken seçime gerek olmadığını, Kadima'nın yeni bir lider seçmesiyle hükümetin seçimsiz yeniden oluşturulabileceğini söylemişti.

Muhalefetteki Likud Partisinin lideri Benyamin Netanyahu'ysa erken seçime gidilmesini istiyor.

Bugünkü Haaretz gazetesi, yorum yazısında, Livni'nin ilk işinin Kadima partisini derhal "Olmertsizleştirmek", yani yolsuzluk iddialarından arınacak şekilde kabineyi Olmert'in ahbap ilişkilerinden temizlemek olduğunu söylüyor.

Eski casus Livni

Bir avukat olan Livni, İsrail istihbaratı Mossad'ın eski casuslarından. Hakkında yolsuzluk iddiası bulunmaması nedeniyle "Bayan Temiz" olarak adlandırılıyor.

Ancak Livni, İsrail dış politikasıyla ilgili, eski başbakan Ariel Şaron'un sert ve insan haklarını umursamaz çizgisinde. İsrail barış hareketinin öncülerinden Uri Avnery, İsrail'in Lübnan'ı bombaladığı 2006 yazında, Livni'yi ve Olmert'i ordunun güdümünde olmakla eleştirdiği yazısında şunları yazmıştı:

"Birçok kişinin umutlandığı Tsipi Livni, kayboldu gitti. Bu dramada hiçbir rolü yok. En banal basmakalıp sözlerden başka söyleyecek bir şeyi yok. Tıpkı Olmert gibi, onun da ne olduğu ortaya çıktı: Sağcı bir babanın ayak izlerini izleyen sağcı bir politikacı."