"Ergenekon"da Bayrak Yakma Provokasyonsa, Çocuklar Niçin Hâlâ Sanık?

Ergenekon İddianamesi'nde de yer verilen Mersin'deki "Bayrak yakma" olayından tutuksuz yargılanan altı çocuğun davasında polis "takım elbiseli şahsı" bulamıyor.

10 Temmuz 2008 tarihli iddianamede 17 numaralı gizli tanığın sağladığı bilgilerle tutuklu sanık Ali Kutlu, bayrağı "Ergenekon Terör Örgütü'ne bağlı dernekler" arasında sayılan Vatansever Kuvvetler Güç Birliği adına, "provakasyon amaçlı yaktırmak"la suçlanıyor.

Mersin'deki Metropol miting alanında, 20 Mart 2005 tarihinde yapılan Newroz kutlamalarının ardından, 23 Evler Kavşağı civarında Türk bayrağını yere atıp yakma girişiminde bulundukları iddiasıyla C.S, M.A, V.S, F.B, E.B. ve S.T. tutuklanmış, sanıklar yargılandıkları duruşma sonrası tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakılmışlardı.

Avukatı Ergenekon İddianamesini isteyecek

Mersin 2. Asliye Ceza Mahkemesi'nde çocukların üç yıldır tutuksuz sanık olarak yargılandıkları davada, avukatları çocukları kışkırtmakla suçladıkları "takım elbiseli şahsın" tespit edilmesi bekleniyor.

Mersin Terörle Mücadele Şubesi'nin mahkemeye "bu kişiyi tespit edemedik" şeklinde yanıt gönderdiğini bianet'e aktaran bazı sanık çocukların avukatı Ali Dinsever, davanın 15 Temmuz'da sürdüğünü, 21 Ekim'de görülecek duruşmadaysa mahkemeden Ergenekon İddianamesi'nin ilgili bölümlerinin istenmesini talep etmeyi düşündüklerini açıkladı.

Olay günü altı çocuğun şüpheli olarak 48 saat süreyle Terörle Mücadele Şubesi polisince tutulduğunu, bu süre içerisinde "takım elbiseli" kişinin hazırlık soruşturmasında teşhis edildiğini savunan Dinsever, bu kişinin serbest bırakılmasıyla birlikte çocukların Emniyet Çocuk Şubesi'ne teslim edildiğini, resmi işlemlerin bu aşamada başlatıldığını ileri sürdü.

Şimdi Dinsever, Ergenekon İddianamesi'nde kendi davalarındaki savunmalarını destekler nitelikte, örneğin olayın Kuvvayi Milliye Derneği'nce yapıldığı gibi, bilgiler bulunduğunu söyledi.

Ergenekon İddianamesi'nde "bayrak yakma"

İddianamede, "Vatansever Kuvvetler Güç Birliği, derneğinin kurucuları arasında bulanan Taner Ünal ve Ahmet Cinali'nin Veli Küçük ile irtibatları, aynı şahısların Muzaffer Tekin ile irtibatları, derneğin Küçük'ün talimatıyla kurulduğu, kuruluşunda bizzat Tekin, Mehmet Zekeriya Öztürk, soruşturma aşamasında ölen Kuddisi Okkır gibi örgütün ileri gelenlerinin de bulanmasına rağmen daha sonraki aşamalarda dernek başkanı Ünal'ın İşçi Partisi lideri Doğu Perinçek'ten aldığı talimatlarda Diyarbakır da örgüt adına yürüyüş tertipledikleri, Mersin'de meydana gelen bayrak yakma ve akabinde tüm Türkiye'de meydana gelen gösterilerinde o dönem itibariyle dernekte faaliyet gösteren tutuklu şüpheli Ali Kutlu tarafından provokasyon amaçlı yakıldığı da Gizli Tanık 17'nin beyanlarından anlaşılmaktadır" denildi.

Bayrak yakmayla başlayan linçler CD oldu

Mersin'de bayrak yakma olayı ve ardından dönemin Genelkurmay Başkanı Hilmi Özkök'ün açıklamalarıyla başlayan ve Karadeniz Bölgesi'nde linç gösterileriyle devam eden süreç Düşünce Suçuna Karşı Girişim'in "yorumsuz" başlığıyla çıkardığı CD belgesellere konu olmuştu.

Türkiye'de sosyal hafıza zayıf olduğu için böyle çalışmalara ihtiyaç duyulduğunu bianet'e ifade eden Girişim Sözcüsü Şanar Yurdatapan, belgeseller için 2004'ten beri tuttukları haber arşivinden yararlandıkların, mesaj-görüntü yoluyla yaptıkları kayıtlara herkesin katkı yapabileceklerini söyledi.

Hürriyet: Bayrak Yakmaya Sert Tepki

Örneğin Hürriyet gazetesi, "Bayrak Yakmaya Sert Tepki" başlığıyla dönemin Dışişleri Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Abdullah Gül, Türk bayrağına saldıranlar için "bedhahtlar" (kötülük isteyenler, kötü yürekliler) nitelemesinde bulunduğu açıklamasına yer vermişti.

Newroz'u kutlayanların adres gösterildiği haberde, Genelkurmay Başkanlığı'nın bayrağa saldırı girişiminin "haince bir davranış olduğunu vurgulaması" da alıyordu. (EÖ/EZÖ)