"Devlet Sivillerin Güvenliğini Sağlamalı Ama Yapmıyor"

"Genelkurmayın sitesine baktığımızda 10 Ocak'ta Bingöl'de gerçekleşen patlamanın yanı sıra, 12 Ocak'ta da Mardin Nusaybin'de gerçekleşen bir patlama sonucu havyan otlatan bir çobanın yaralandığını görüyoruz. Kamuoyunda zaman zaman bu patlama olaylarını duyuyoruz. Ama bunların bir listesini çıkardığımızda korkunç bir tablo çıkıyor ortaya."

Mayınsız Bir Türkiye Girişimi'nden Muteber Öğreten, Genelkurmayın askeri mühimmatın patlaması sonucu yaralanan 14 yaşındaki Fırat Okşak'la ilgili açıklamasının ardından bianet'e bunları söyledi.

Öğreten, "Devlet sivillerin güvenliğini sağlamalı, ancak bunun için imzaladığı sözleşmelere rağmen hiçbir adım atmıyor" dedi.

"Patlamaların gerçekleştiği bölgelerdeki sivillere risk eğitimi vermek gerekiyor"

Diyarbakır Lice'de patlama sonucu ölen 12 yaşındaki Ceylan Önkol'dan sonra, Bingöl'de 14 yaşındaki Fırat Okşak yine aynı sebepten ağır yaralandı. Genelkurmay ise yaptığı açıklamayla tüm bu ölümlere ve yaralanmalara neden olan mayınların ve diğer askeri mühimmatın sivillerin kolayca ulaşabileceği yerlerde bırakılması konusuna değinmek yerine, çocukların "mühimmatının kuyruk kısmına sert bir cisimle vurması sonucu meydana gelen patlamada yaralandığını" söyleyerek patlamaların sorumluluğunu mağdurlara yükledi.

Türkiye'nin beş yıl önce imzaladığı halde gereklerini yerine getirmediği Ottawa Sözleşmesi'nin amacının "telafisi olmayan kayıplara son vermek" olduğunu ifade eden Öğreten, patlamaların gerçekleştiği bölgelerde konuyla ilgili tedbir alınması gerektiğini belirtti.

"Bu tür olaylar askeri karakol yakınında olan çöplüklerde, atış alanlarına yakın yerlerde gerçekleşiyor. Yeni olayların, yeni kurbanların olmasını engellemek için Ottawa Sözleşmesi'yle öngörülen tedbirler var. Bunlardan birincisi, bu tür alanların etrafının çevrilerek sivillerin girişinin engellenmesi. İkincisi ise bu bölgelerde yaşayan halkın bu konuda eğitilmesi."

Öğreten, "devletin birincil görevlerinden birinin sivillerin güvenliğini sağlamak olduğunu, ancak bu sorumluluğunu yerine getirmediğini" ve "mayın ve askeri mühimmat kaynaklı patlamalardan en çok çocukların ve gençlerin etkilendiğini" söyledi.

"Çocuklar ve gençler, merak nedeniyle buldukları bu nesneleri kurcalıyor. Yaşları biraz daha büyük olup da para kazanma derdinde olanlar ise buldukları bu maddeleri hurdacıya satmak için parçalara ayırmaya çalışıyor. Olayların yaşandığı bölgelerde bize anlatılan, metal ile pirinci birbirinden ayırmaya çalışırken patlama gerçekleştiği."

Türkiye mayın temizliğiyle ilgili hiçbir adım atmıyor

Landmine 2009 raporuna göre:

- Türkiye, stoklarındaki mayınları Sözleşme'de belirtilen 1 Mart 2008 tarihine kadar imha etmeyerek Sözleşmeyi ihlal etti ve hala da ediyor.

- Türkiye'de 17 bin 312'si antipersonel mayını, 164 bin 466'sı zırhlı araç mayını olmak üzere, toplam 981 bin 778 mayının döşenmiş halde duruyor.

- 2009 yılında da, 29 Haziran 2009 itibariyle, kurban tarafından aktive edilen aygıtlar nedeniyle 27'si ölü 21'i yaralı olmak üzere 48 yeni kurban verildi.(ÇT/BÇ)

* Raporla ilgili detaylı bilgiye www.mayinsizbirturkiye.org adresinden ulaşabilirsiniz.