Bebeklerin Öldüğü Hastane "Risk Belgesi" İmzalatmış, Geçerliliği Yok

Zekai Tahir Burak Hastanesi hastalara yetersizlik altında riski kabul ediyorum belgesi imzalatmış. SES ve Sağlık Hakkı Hareketi'nden Sütlaş "Hasta baskı altındayken imzaladığı hiçbir belgenin geçerliliği yok" diyor.

Tolga Korkut

Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) temmuz ayında 49 bebeğin öldüğü Dr. Zekai Tahir Burak Kadın Sağlığı Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde hasta ve hasta yakınlarına "risk belgesi" imzalatıldığını duyurdu.

Bu belgede "Yenidoğan ünitesinde yeterli yer, vantilatör ve kuvöz olmadığı ilgili tutanakla polikliniğimize iletilmiştir. Bu bilgi çerçevesinde, acil poliklinikte görevli doktor ve hemşire tarafından detaylı olarak Yenidoğan Ünitesi’nin durumu hakkında hasta ve hasta yakınına bilgi verilmiştir. Hasta ve hasta yakını bu bilgilendirme ışığında her türlü risk ve olası teknik yetersizlikleri kabul ederek hastanın hastanemize yatmasını kabul etmiştir" yazıyor.

Hastadan veya hasta yakınından da "Bilgilendirmeyi okudum ve anladım. Bu şartlar altında yatışı kabul ediyorum" metninin altını imzalaması istenmiş.

bianet'in görüştüğü SES yetkilileri bu belgenin hukuki bir bağlayıcılığı, geçerliliği olmadığını, ayrıca hastanenin risklerin varlığını kabul ettiğini kanıtladığını söyledi.

Sağlık Hakkı Hareketi Derneği Başkanı Mustafa Sütlaş da " Baskı altında imzalanmış hiçbir sözleşmenin geçerliliği yok. Hasta burada zor durumda; çaresi yok. Hastaneye ulaşmışsınız, kapıda size 'Bu olanaklar yok, imzala' dendiğinde bunu baskı altında imzalamışsınız demektir" dedi.

"Anestezi cihazım yok, ameliyat edeceğim" demek gibi bir şey

Sütlaş hastanenin bu uygulamasıyla sorumluluğu üzerinden atamayacağını da ekledi. "Nasıl hiçbir hastane hastaya ' Anestezi cihazım yok, seni ameliyat edeceğim, kabul eder misin' diyemezse, böyle bir belge de imzalatılamaz. Riskli durum altında hizmet verilmesi, sağlık hizmetine ulaşma hakkının ihlali."

Hastanenin bu uygulamayı büyük olasılıkla aşırı hasta yüküne karşı caydırıcı bir etken olarak devreye soktuğunu düşünen Sütlaş, "Asıl yapılması gereken riski ortadan kaldırarak sorunu çözmek. Sağlık hizmeti veren kurum hizmet için gerekli bütün niteliklere sahip olduğunu taahhüt etmiş durumdadır" dedi.

Sütlaş, bu tür durumlarla karşılaşan hasta veya hasta yakınlarına da şunları önerdi: "Sağlık hizmeti almakla ilgili şart olarak dayatılmışsa belgeyi imzalasınlar. Ayrıca bir örneğini talep etsinler. Seçeneğiniz varsa, altına. 'Belge bana zorla imzalatıldı, hastayı kabul etme mecburiyeti altında imzaladım' diye. şerh koyun."

Sütlaş bazı hastanelerde yatmadan önce hastalara imzalatılan "bütün işlemlere onay verdiklerine" dair belgelerin de geçersiz olduğunu belirtti. "Bu tür 'Başıma ne gelirse kabul ediyorum' belgeleri olamaz. Çünkü doğru ve eksiksiz bilgilendirmenin gerçekleştiği bir onam süreci değil." (TK/EZÖ)