Basın Enstitüsü: Başbuğ'un Medyaya Tehdidine Başbakan Arka Çıktı

Basın Enstitüsü Derneği ve Uluslararası Basın Enstitüsü (IPI) Ulusal Komitesi, Şemdinli'deki Aktütün Karakolu'na saldırının önceden bilinmesine rağmen yeterli önlem alınmadığı iddialarını yansıtan açıklama ve haberlere Askeri Savcılıkça yasak getirilmesine tepki gösterdi.

Yayın yasağı kararını "Türkiye'de basın özgürlüğü açısından endişe verici bir durum" olarak nitelendiren basın meslek örgütleri, tüm basın ve medya kuruluşlarına "bilgi edinme, yayma, eleştirme, yorumlama" yasağı getirilmesinin de "Türkiye'de ifade ve basın özgürlüğüne yönelik tehdidin ne kadar ciddi boyutlara ulaştığının göstergesi" olduğunu bildirdi.

"Sözler, basın özgürlüğünü ipotek altına alma çabası"

Başbuğ'un saldırıyla ilgili gizli bilgilerin sızdırılmasına karşı çıkabileceği, TSK içinde soruşturma da başlatabileceği, bilgilerin kamuoyuna yansımasından duyduğu sıkıntıyı da dile getirebileceğine işaret eden iki kuruluş, Başbuğ'un sözlerini şöyle eleştirdi:

"Beğenmediği haberlerin PKK'yı başarılı gösterdiği iddiasını ortaya atmasını ve bu haberleri veren yayın organları ve gazetecilerin "akan ve akacak olan her damla kanın sorumluluğuna ortak olacağını" söylemesini basın ve ifade özgürlüğünü ipotek altına alma çabası olarak değerlendiriyoruz."

Başbakan basına yönelik tehdide arka çıktı

Başbakan Recep Tayip Erdoğan'ın da açıklamasıyla basın özgürlüğüne yönelik tehdide arka çıktığını savunan dernek ve komite, ortak açıklamada "Terörizme karşı en etkili yanıtı verecek olan halkın doğru ile yanlış arasında seçim yapmasını, halkın haber alma özgürlüğünü, terörizmle mücadele de dahil hiçbir gerekçe engellememelidir" dedi.

"Gazetecinin sorumluluğu gerçeği ortaya çıkartmaktır. Doğru taraf emirler, yasaklarla değil, gerçeği yansıtan doğru haberlerle bulunur.Bu da ancak özgür medya ortamında doğru haberin yalan haberi tasfiyesi ile mümkündür."

Org. Başbuğ, dünkü (15 Ekim) konuşmasında isim vermeden Taraf gazetesini hedef almış, "..Bölücü terör örgütünün eylemini başarı gibi gösterenler de akan kandan sorumludur....Türk Silahlı Kuvvetleri'nin kendine güveni tamdır. Bilgi sızdıran, gizli bilgiyi kullananlar cezalandırılacaktır. Bölücü terör örgütünün eylemini başarı gibi gösterenler de akan kandan sorumludur.. Herkesi dikkatli olmaya doğru yerde bulunmaya davet ediyorum" demişti. (EÖ)