Avrupa Roman Hakları Merkezi: Zorla Yerinden Etmelere Son Verin

Merkezi Budapeşte’de bulunan Avrupa Roman Hakları Merkezi (ERRC) Başkanı Ðorđe Jovanović, 8 Nisan Dünya Romanlar Günü sebebiyle yayınladığı açıklamada hükümetlere Romanları yerinden eden uygulamalara son vermesi çağrısında bulundu.

Jovanović, açıklamasında Romanların çadır, konteynır, baraka gibi insani koşullara uygun olmayan yerlerde barındığını hatırlatarak Romanların devlet tarafından ayrıştırılmış yerlerde barındırılmasının ya da bunu engelleyememesinin ayrımcılık olduğunu belirtti.

Fransa'da 3600 kişi yerinden edildi

Bunun yanında Romanların hemen hemen her gün zorla yerinden edilmeye maruz kaldığını belirten Jovanović, ERCC’nin raporuna göre, 2016 yılının ilk çeyreğinde Fransa’da 3 bin 600 Romanın evinden atıldığını ve bu kişilerin yarısının sokaklarda kaldığını söyledi.

Jovanović İtalya’da da binlerce ailenin yerel hükümetlerce ayrıştırılmış kamplarda barınmaya zorlandığını belirterek bu kampların temel ihtiyaçların karşılanacağı yerlerden uzakta, çöplüklerin ve kirli yerlerin yanında olduğunu ifade etti.

Türkiye'de zorla tahliye var

Avrupa dışında da Türkiye, Sırbistan, Makedonya, Arnavutluk ve Ukrayna gibi ülkelerde de zorla yerinden etmeler olduğuna dikkat çeken Jovanović, bu ülkelerde Roman nüfusunun fazla olması ya da ülkelerin ekonomik durumunun kötü olmasının bu davranışı meşrulaştırmayacağını belirtti.

Zorla tahliyeler Roman içermesini engelliyor

“21. Yüzyılda Avrupa’da insanların bu kirli dışlamaya katlanmasına tahammül yok. AİHM, kısa zaman önce, bir hafta içinde Romanya ve İtalya’da iki yerinden etme vakasına müdahale etti. Zorla yerinden etmeler, Romanların içermesini engelliyor. Özellikle çocukların okuldan ayrılmalarına, yetişkinlerin işlerini kaybetmesine ve daha kötü koşullarda ve sokaklarda yaşamalarına neden oluyor. Zorla yerinden etme insanlık dışı ve vahşice, aile hayatını ortadan kaldırıyor.

“Bu sebeple 8 Nisan’da tüm Avrupa kurumlarını, uluslararası örgütleri ve hükümetleri zorla yerinden etmelere karşı durmaya çağırıyoruz. Bu insanlıkdışı ve ırkçı uygulama son bulduğunda ancak bir şeyler kutlanabilir.” (NV)