Trabzonda Polis Kimliği Olmayan Çocuğu Dövdü
Trabzon'da 25 yaşındaki Kürt işçi Özkan Yıldız'ın öldürülmesinin ardından, emniyet güçleri düzenli olarak gece kontrolleri yapmaya başladı. Trabzonlular kontrolleri tedirginlik verici buluyor.
Polis kimliksiz diye hasta çocuğu hırpaladı
Kimliği olmaması gerekçesiyle hırpalanan ve polis arabasına alınarak önce karakola, sonra hastaneye ve tekrar karakola, son olarak da çocuk şubesine götürülen S.U., daha sonra serbest bırakıldı. Hastaneden rapor alan S.U. şikayetçi olduğunu belirtti.
Trabzon Emniyet Müdürlüğü'ne bağlı ekiplerse, S.U. hakkında polise mukavemetten işlem yaptı. S.U. dün (23 Şubat) Adliye'de ifade verdi.
Mahalle sakinleriyse polise tepkili. Görgü tanıkları, "S.U. mahallemizin çocuğu ve sara hastası. Kimliği olmadığını belirten S.U.'yu alan ekipler Gençlik Dayanışma Derneği önünde S.U.'yu tartaklayınca polisin elinden kurtarmaya çalıştık. Kimliği yok diye 15 yaşındaki bir çocuğa bunun yapılmasını mahalleli olarak kınıyoruz" dedi.
Kürt işçinin öldürülmesine tepkiler sürüyor
Trabzon'da peş peşe gelen, Tutuklu Hükümlü Aileleri Yardımlaşma Derneği (TAYAD) üyelerine linç girişimi, İtalyan Papaz Andrea Santoro'nun öldürülmesi olaylarının ardından Kürt işçi Yıldız öldürüldü.
İskenderpaşa Mahallesi'nde Kürt işçilerin bulunduğu kahvehanelere yapılan silahlı saldırı sonucu çarşamba günü Ağrılı Yıldız diğer bir işçiyse yaralanmıştı.
Olaya tepkilerini dile getirmek için açıklama yapan 50-60 kişilik bir grup Kürt adına konuşan İrfan Geçer, "Bu olaylar 4 yıl öncesine dayanıyor. Her ay bizden birileri vuruluyor. Bizim halkla hiçbir sorunumuz yok. Ekmek parası için çalışıyoruz" dedi.
SDP: Sıradan asayiş olayları değil
Sosyalist Demokrasi Partisi (SDP) Trabzon İl Başkanı Musa Yavuzyılmaz, "Kürt öldürmek, güç ispatının en kolay yolu haline geldi" diyerek son yaşanan olayları kınadı.
"Ulusalcı-milliyetçi siyasi kesimlerin, uzantılarına dağıttıkları kent rantları sonucu sokaklarda yeni hükümranlık alanları yaratılmıştır. Şimdiye kadar olduğu gibi güvenlik yetkilileri, olayları sıradan asayiş gibi değerlendirmekte, kamuoyunu bilgilendirme zahmetinde bile bulunmuyor." (EZÖ)