"İstanbul Emniyet Müdürü Celalettin Cerrah'ın görevde olduğu altı yıl boyunca travesti ve transseksüellere (TT) yönelik şiddet gözle görülmemesi imkansız bir şekilde arttı. Cerrah İstanbul'da yaşayan travesti ve transseksüeller için dönüm noktasıydı."
Bir çok kez polisin şiddetine maruz kalan transseksüel Beren "Elimizde olsa Osmaniye'ye vali olarak atanan Cerrah'ı zılgıtlarla uğurlamak isterler" dedi.
Payımıza düşen baskınları, hukuksuz cezalar, şiddet...
Selefi Hasan Özdemir'in görevde olduğu süre boyunca TT'ler için daha yaşanılır bir dönem olduğunu bianet'e anlatan Beren, AKP göreve getirdiği Cerrah'la birlikte nelerin değiştiğini şöyle sıralıyor:
* Öncelikle Beyoğlu bizim için yaşam merkezi olmaktan çıkarılmaya çalışıldı. Sistematik şekilde. TT'lerin uğrak yeri olan -özellikle
Taksim meydanı, Gezi parkı çevresi ve elbette gece kulüpler sürekli baskınlarla yaşanılmaz hale getirilmeye çalışıldı. Bunda başarılı da olundu. Şu anda gece Taksim Meydanında bir tane TT bulamazsınız. Oysa Özdemir döneminde meydan cıvıl cıvıldı.
* TT'lerin çalıştığı evler sürekli basıldı, sağlık bakanlığının dağıttığı prezervatifler bile suç aleti olarak gösterildi, evlerde kalan kızları bezdirmek için haklarında deli raporu bile çıkartılmaya teşebbüs edildi. Evler mühürlendi. Pek çok TT gece veya gündüz fark etmeksizin şiddete maruz kaldı.
* Şişli, Beyoğlu ve diğer ilçelerde geceleri sokakta seks işçiliği yapan TT'lere yönelik operasyon üstüne operasyon düzenlendi. Önce gözaltılarla başlayan bu baskılar daha sonra hukuk zorlanarak ve hiçe sayılarak türlü yöntemlerle sürdürüldü.
Önce haklarında TCK 225'ten, yani "teşhircilikten" davalar açıldı. Her TT'ye en az 10 dava açıldı. Elbette çoğu beraat etti bu davalardan ama istenilen de yapılmış oldu.
* Yetmedi Trafik Kanunun yayaları ilgilendiren bir maddesi TT'lere uygulandı. Yolda çalışanlara "trafiği men etmekten" para cezaları kesildi.
Bunların yanı sıra kurulan özel sivil ekiplerle TT'ler sopa ve coplarla dövüldü. Şişli'den alınıp kenar semtlerde gecenin bir vakti atıldılar. Üstelik bu uygulamalar hâlâ devam etmekte.
Gidişine çok sevindim
Özdemir'in bir grup travesti ve transseksüeli Aksaray'daki emniyet binasına çağırarak konuştuğunu hatırlatan Beren "sokakta seks işçiliği yapmak zorunda olmak bir sorun ama bunu şiddetle çözmek bir yöneticiye yakışmıyor" diyerek eleştiriyor Cerrah'ı.
"Cerrah kesinlikle buna yanaşmadı. Bizleri hiç muhatap almadı. Hem görüntü hem de
söylemleriyle klasik bir polis müdürü protitipi çizdi ki, bu bile kırık not alması için yeterli bir sebep. 1 Mayıs gösterilerine vahşice öldürülen Münevver Karabulut'un ailesi için söylediklerini ekleyin ve sonra böyle bir polis müdürünün bizlere nasıl davranacağını varın tahmin edin."
Beren "Gidişine çok sevindim. Bir umut belki yeni müdür bu konuya daha sosyal açıdan bakar. En azından dayak yemekten kurtuluruz. Bu bile bizim için büyük bir kazanç olur" dedi ama tedbiri elden de bırakmadı: "Umarım gelen gideni aratmaz."(BÇ)