Taksim Dayanışması, Gezi direnişinin üçüncü yıldönümü nedeniyle Mimarlar Odası’nda basın toplantısı düzenledi.
Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şube Başkanı Sami Yılmaztürk “Kentlerimiz, doğamız, yaşam alanlarımız geçen üç yılda belki daha fazla yağmalandı ama Gezi geleceğe ilişkin bize hep umut verdi” dedi. “Gezi Parkı ve Taksim Meydanı kamuoyuna yeniden iade edilene dek mücadelemiz sürecek” diye ekledi.
Avukat Can Atalay, Gezi parkıyla ve Gezi’de öldürülenlerle ilgili davalardaki gelişmeleri aktardı. Akif Burak Atlar da Gezi Parkı’nın bugünkü durumuna dair tespit ve taleplerini paylaştı.
Toplantıya CHP milletvekili Sezgin Tanrıkulu, HDP milletvekili Garo Paylan da katıldı. Katılımcılar üçüncü yıldönümü için hazırlanan tişörtleri giydi.
TIKLAYIN - TAKSİM DAYANIŞMASI GEZİ DİRENİŞİ'NİN 3. YILI PROGRAMI AÇIKLADI
"Gezi Parkı davaları yürütmenin yargıya tahakkümünün kanıtı"
Atalay, Gezi Parkı’yla ilgili plan değişikliği, yüksek kurulun kararının iptali istemi ve İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin (İBB) plan ve bütçesine ilişkin olmak üzere üç grup dava olduğunu söyledi.
Davaları, “Türkiye’de tek kişinin elinde tuttuğu yürütmeyi erkinin yargıdaki tahakkümünün somut kanıtı” diye yorumladı. Davalarla ilgili aktardığı bilgiler şöyle:
* Plan değişikliğine dair meslek örgütlerinin açtığı davada İstanbul 1. İdare Mahkemesi iptal kararı verdi. Danıştay 6. Dairesi önce kararı onadı. Daha sonra kanunda sınırlı olan hallere uymamasına rağmen düzeltme kararı vererek, önceki kararını iptal etti.
* Taksim Gezi Parkını Koruma ve Güzelleştirme Derneği’nin ‘Topçu Kışlası’ projesine Yüksek Kurul’da verilen onayın iptal edilmesi için açtığı dava, İstanbul 6. İdare Mahkemesi’nce reddedildi. Danıştay 14. Dairesi de derneğin talebini reddetti. Süreç henüz sonuçlanmadı.
* Mimarlar Odası'nın açtığı dava sonucunda Yayalaştırma Projesi ve Topçu Kışlası'nın yapımını öngören tadilatların iptali kararına rağmen İBB Meclisi’nin bütçesine Topçu Kışlası’nı katması dava edildi. Mahkeme kararı varken Topçı Kışlası kararı alınması yok hükmündedir.
"İki ölümde iddianame hazır değil"
Gezi direnişinde Mehmet Ayvalıtaş, Hasan Ferit Gedik, Ethem Sarısülük, Abdullah Cömert, Berkin Elvan, Ahmet Atakan, Ali İsmail Korkmaz ve Medeni Yıldırım öldürüldü.
Can Atalay, Berkin Elvan ve Ahmet Atakan’ın öldürülmesiyle ilgili iddianamelerin hala hazırlanmadığını, sonuçlanan davalardaki kararların da kabul edilemez olduğunu söyledi.
Gezi Direnişine katılan 255 kişi ile ilgili davanın ceza ile sonuçlanmasını da kabul edilemez olarak niteleyen Atalay, özellikle sağlık hizmeti teminin için uğraşırken yargılanan iki hekimin yanında olduklarını vurguladı.
"İBB, Gezi Parkı için göreve"
Akif Burak Atlar da Gezi Parkı’nın ve Taksim Meydanı’nın inşai faaliyet tehdidi altında olduğunu söyledi. Park ile ilgili tespit ve taleplerini sıralayarak İBB'yi göreve çağırdı.
* Parkın genel bakımlarının fen ve teknik kurallara uygun olarak, zamanında ve rutin olarak yapılması,
* Mevcut sulama sisteminin rehabilite edilerek, zaman saatli (timer) çalışır hale getirilmesini ve parkın, iklim koşullarına göre düzenlenen periyodik sulamaların yapılması,
* Bakım ve koruma çalışmaları eksikliğinden kuruyan/kurutulan ağaçların, parkta tahribat yaratmadan sökülerek yerlerine aynı yaş, boy, çap, kutur ve türde ağaçların usulüne uygun olarak dikilmesi,
* Sert zeminler içinde veya yakınında kuruyan ağaçların yerine dikilerek ve çanakları küçük olmak zorunda kalan ağaçların köklerine su ve gübrenin ulaşımını kolaylaştırmak için drenaj borusu döşenmesi ve kök salma evresi boyunca sabit kalması için bağlanması,
* Parkın tüm bitkilerinin ihtiyaçlarına göre ve gerekli dönemlerde organik gübreler ile gübrelenmesi ve canlı yaşamına olumsuz etkisi olmayan organik koruyucu ilaçlarla ilaçlanması,
* Taksim Meydanı yayalaştırma projesi kapsamında yapılan işlerde park içine inşaat malzemeleri, iş makinalarının park edilmesi ve kum, çakıl, moloz gibi gereçlerin stoklanmaması,
* Aynı proje kapsamında park ile çevredeki yaya yollarını bağlayan merdiven, sahanlık ve bağlantı yürüme yolları imalatlarında park içi bitmiş kotların kimi yerlerde park toprak yüzeyinden sıyırma gerektireceği, ağaç köklerinin açığa çıkmasına neden olacağı ve kurumalara sebebiyet vereceği sebebiyle mevcut park kotlarından düşük tutulmaması.