Başbakan Ahmet Davutoğlu Adalet ve Kalkınma Partisi'nin (AKP) bugün yapılan Merkez Yürütme Kurulu'nda yaptığı veda konuşmasıyla görevini bırakacağını açıkladı.
Davutoğlu Cumhurbaşkanı Erdoğan’la dün gerçekleştirdiği görüşme sonrasında 22 Mayıs'ta olağanüstü kongre yapılacağını da duyurdu.
İki lider arasında bu ayrılığa giden süreç gün yüzüne 29 Nisan günü yapılan Merkez Karar ve Yürütme Kurulu'nda il ve ilçe parti başkanlarını atama yetkisinin Davutoğlu'ndan alınmasıyla çıkmıştı.
Cumhurbaşkanı ile Başbakan'ın dün akşam yaptıkları toplantı sonrası süreç hızlandı. Siyasi kriz olarak değerlendirilen bu gelişmeleri Dicle Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Vahap Coşkun, Marmara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi öğretim üyesi Prof. Dr. Büşra Ersanlı ve Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi öğretim üyesi Yrd. Doç. Kerem Altıparmak yorumladı.
Coşkun: AKP'deki yapısal sorunu çözmez
Ahmet Davutoğlu, göreve başladığında beri Tayyip Erdoğan’la arasında ciddi bir görüş farklılığı olduğu biliniyordu. Her ne kadar Davutoğlu “arada fark yok” dese de somut konular gündeme gelince birbirinden tamamen farklı olduğunu görebiliyorduk. Parti içi iktidar mücadelesi kaçınılmazdı.
Eylül ayındakİ kongrede bunun ortaya çıkması bekleniyordu ancak bir şekilde uzlaşma sağlandı. Aslında AKP içindeki bu iktidar mücadelesiyle kongrede yüzleşmeliydi, o zaman da yazmıştım yoksa ileride bunun sonucu daha şiddetli olur diye. Şu anda yaşanan bu.
Davutoğlu’nun görevi bırakmasının iki önemli sorun yaratacağını düşünüyorum. Bundan sonra yerine kim gelirse gelsin emanetçi olarak algılanacak. Zaten Davutoğlu’nun Erdoğan ile sürtüşmesini altında yatan Davutoğlu’nun emanetçi gibi davranmamasıydı. İkincisi bu durum sürdürülebilir değil. Erdoğan fiili ve hukuki olarak partinin başına geçmediği sürece kim gelirse gelsin sürtüşmeler devam edecek. İktidar mücadelesi devam edecek. Yani Davutoğlu ve ekibinin tasfiye edilmesi AKP içindeki sorunu bir süre erteleyebilir ama bu yapısal bir sorundur. Anavatan ve Doğruyol partisinde de bu yaşandı.
Altıparmak: Anayasa daha nasıl delinir?
Anayasaya göre tarafsız olması gereken Cumhurbaşkanı partiyi herkesin gözü önünde olağanüstü kongreye götürüyor. Anayasa daha nasıl delinir?
— Kerem ALTIPARMAK (@KeremALTIPARMAK) May 5, 2016
Ersanlı: Kendini bu kadar siyasetin içine sokmamalıydı
Davutoğlu iyi bir akademisyendi, keşke orada kalsaydı. Başından beri kendini bu kadar siyasetin içine sokmaması gerekirdi. (NV/BK)