Barış İçin Akademisyenler/İstanbul gruba adına barış talebinde ısrarcı olduklarına dair açıklamayı okuyan ve haklarında yakalama ve gözaltı kararı çıkarılan akademisyenler adliyeye getirilmedi.
Üç akademisyenin geceyi emniyette geçirmesi ve yarın adliyeye getirilmesi bekleniyor.
Barış İçin Akademisyenler ise meslektaşlarına destek olmak için Çağlayan’daki İstanbul Adliyesi önündeydi. “Hocama dokunma” dövizlerinin taşındığı eylemde yakalama kararına gerekçe olan metni okudular.
Ev baskını
Akademisyenler Esra Mungan, Kıvanç Ersoy, Muzaffer Kaya ve Meral Camcı Barış İçin Akademisyenler/İstanbul grubu adına, "Bu suça ortak olmayacağız" bildirisini kamuoyuna sunmalarından bu yana yaşanan gelişmeler hakkında 10 Mart’ta basın toplantısı yaptı.
Açıklamada savcılığın hangi suçu istinat edeceğini belirlemeden soruşturmalar için harekete geçtiğini belirterek, barış talebinde ısrarcı olduklarını söylediler.
Dört akademisyen hakkında yakalama ve gözaltı kararı çıkarıldı. Akademisyenlerin evine bu sabah polis baskını yapıldı. Akademisyenler evlerinde değildi. Yurtdışında olan Meral Camcı dışındaki üç akademisyen avukatları ile Vatan Caddesi’ndeki İstanbul Emniyet Müdürlüğü’ne gitti.
"Terör örgütü propagandası" suçlaması
* Barış İçin Akademisyenler, kararı twitter hesabından paylaştı.
Cumhuriyet Başsavcı Vekili İrfan Fidan imzalı yakalalama ve gözaltı kararında "Terör örgütü propagandası" suçlaması yer aldı. Kararda Bese Hozat ve Cem Erciş'in yazıları ile 10 Mart'taki açıklamanın tespit tutanağı haline getirildiği belirtildi.
Çağlayan’da dayanışma
Meslektaşlarının Çağlayan’daki İstanbul Adliyesi’ne getirilmesini bekleyen Barış İçin Akademisyenler, saat 16.00’da burada buluşma çağrısı yaptı. Ancak gözaltında tutulan akademisyenler adliyeye getirilmedi.
60 kadar akademisyen ve öğrenciler, dört akademisyenin 10 Mart'ta okuduğu açıklamayı tekrarladı.
10 Mart’taki açıklamada akademisyenler barış koşullarının sağlanması çağrısı yapmıştı. İstanbul Savcılığı’nın imzasını çeken üç akademisyeni ifadeye çağırmasına dair de Savcılığın kendilerine hangi suçun isnat edileceğini dahi belirlemeden adli soruşturmalar için harekete geçtiğini belirtmişlerdi. (BK)
* 10 Mart'taki açıklamanın tamamına buradan ulaşabilirsiniz.