HDP Grup Başkanvekili ve Diyarbakır Milletvekili İdris Baluken sokağa çıkma yasaklarında öldürülen sivillerin araştırılması amacıyla Meclis Araştırması açılmasını talep etti.
Baluken, devletin bir numaralı görevi yurttaşlarının can ve mal güvenliğini sağlaması olduğunu hatırlattı.
Sivil ölümlerin tek tek araştırılması, sorumluların açığa çıkarılması ve ölümlerin önüne geçilebilmesi amacıyla Meclis çatısı altında bir komisyon kurulması aciliyet arz ettiğine dikkat çekti.
“143 sivil yurttaş yaşamını yitirdi”
Baluken’in TBMM Meclis Başkanlığı’na verdiği dilekçede şu noktalara dikkat çekti:
* 7 Haziran seçimlerinden günümüze kadar 143 sivil yurttaş yaşamını yitirdi, yüzlerce kişi yaralanıp sakat kaldı.
* Şu ana kadar sadece Silvan’da 6 kez sokağa çıkma yasağı ilan edildi ve 20 sivil hayatını kaybetti.
* Cizre’de 3 kez sokağa çıkma yasağı ilan edildi bu yasaklar süresince ve öncesinde 30 sivil hayatını kaybetti.
* Nusaybin’de 13 Kasım’da ilan edilen ilan edilen sokağa çıkma yasağı devam ediyor ve şu an kadar 7 insan katledildi. Bölge halkı ölü sayısının artacağına dair derin bir endişe taşıyor.
“HDP’nin yüksek oy aldığı iller”
* Geçici AKP Hükümeti’nin Başbakanı Ahmet Davutoğlu “Cizre’de operasyonlarda hiç bir sivil yurttaş hayatını kaybetmemiştir” diyerek hakikati açık ve net bir şekilde çarpıtmıştır. Henüz 35 günlük bir bebeği dahi sivil olarak görmeyen anlayış maalesef ülke yönetimini esir almış durumdadır.
* HDP’nin yüksek oranda oy aldığı kentler, zırhlı araçlar içinde Özel Harekat Timlerinin de aralarında bulunduğu çok sayıda güvenlik görevlisi personeli sevkiyatı yapıldıktan sonra ablukaya alınmakta, akabinde ilan edilen sokağa çıkma yasakları boyunca halk perişan edilmektedir.
* Cizre’de insanlar yasaktan dolayı evden çıkamadıkları için kokmasın diye cenazelerini derin dondurucuda saklamak zorunda kaldı.
* Elektrik, su, gıda gibi en temel insani ihtiyaçların bile lüks haline geldiği bir ortamda insanlar hayatta kalma mücadelesi vermektedir.
* Abluka altına alınan kentlerde cami minarelerine ve yüksek binalara yerleştirilen keskin nişancılar, çocuk yaşlı demeden evinin kapısından başını çıkaranı anında hedef almakta, avlamaktadır.
“Müzakere gerekirken müdahale ediliyor”
* Tamamen meşru bir talep olan öz yönetim ilanları sonrası yapılması gereken müzakere etmek ve karşılıklı olarak anlaşmak iken sokaklara topla tankla müdahale edilmektedir. Günlerce abluka altında bırakılan kentler tamamen harabe haline getirildikten, insanlar göçe zorlandıktan sonra bir başka kente geçiş yapılmaktadır.
* Devletin güvenlik güçleriyle hareket eden ve kendilerine “Esedullah Timi" adı veren IŞİD görünümlü bazı unsurların hiç bir hukuki ve insani değere sığmayan eylemleri yüzünden bölge halkı derin bir korku ve endişe içindedir. Bebeklerin, yaşlıların ve kadınların katledildiği bir ülke haline gelmiş durumdayız. Bu işte sorumluluğu olan herkesin yargı önünde hesap vermesi gerekmektedir. (BK)