Cumartesi anneleri/insanları Galatasaray Meydanı'ndaki 355. buluşmasında yarın 16 yıldönümü olan 11 kişinin öldürülerek kaybedildiği Şırnak Güçlükonak Katliamını andı.
Güçlükonak'ta gözaltına alınıp kaybedilen Ahmet Kaya'nın kızı Leyla Kaya, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a seslenerek "16 yıldır babamı arıyordum. Tüm dünya sesimizi duydu ama siz duymuyorsunuz. Ölüsü ya da dirisi artık babamı bulun; sorumluları yargılayın" dedi.
İnsan Hakları Derneği (İHD) adına basın açıklamasını Aynur Akkemik okudu.
* PKK'nin 15 Aralık 1995'te ilan ettiği tek taraflı ateşkesin ardından 12 Ocak 1996'da Güçlükonak'a bağlı Çevrimli ve Yatağan köylerine baskın yapan askerle, Abdullah İlhan, Ahmet Kaya, Ali Nas, Neytullah İlhan, Halit Kaya ve Ramazan Oruç'u gözaltına aldı. Zorla korucu yapılan ama koruculuktan firar eden bu kişiler Taşkonak Jandarma Taburu'na götürüldü. Burada işkence ile sorgulanarak öldürüldüler.
* 15 Ocak'ta karakoldan Koçyurdu köyüne telefon eden jandarma gözaltına alınanların serbest bırakılacağını, onları almak için bir minibüs getirilmesini istedi. Bu durumdan şüphelenen köy korucuları Hamit Yılmaz, Abdülhalim Yılmaz, Mehmet Öner ve Lokman Özdemir, şoför Ramazan Nas'ı yalnız bırakmamak için onunla birlite karakola gitti.
* Jandarmalar onları da ayrı ayrı odalarda öldürdü. Öldürülen 10 kişinin bedeni koltuklara bağlanıp başlarına çuval geçirilerek jandarma kontrolündeki minibüsle yola çıktı.
* Askerlerin ve korucuların beklediği noktaya gelince aracın içindeki jandarmalar inerek uzaklaştı. Minibüs önce silahla tarandı; sonra atılan roketler sonucu cesetler kömür haline geldi.
* 16 Ocak'ta Genelkurmay Başkanlığı Ankara'dan Güçlükonak'a getirilen gazetecilere katliamı PKK'nin yaptığını söyledi; gazeteciler de böyle yazdı.
13 yıl sonra gelen itiraf
* 13 Şubat'ta" Barış İçin Bir Araya Çalışma Grubu" Güçlükonak'a giderek rapor hazırladı ve katliamı devletin yaptığını söyledi.
* Şubat 2009'da, katliama ilişkin ilk itirafını yapan dönemin İnsan Haklarından Sorumlu Devlet Bakanı Adnan Ekmen, "Katliamı PKK yapmadı, bunu biliyorduk ama çaresizlik üzerine gidemedik. Olayın perde arkasını öğrendiğimiz halde maalesef kamuoyuna açıklyamadık" dedi.
* Ocak 2010'da ikinci itirafını yapan Yüzbaşı Özcan Tozlu, Güçlükonak Katliamı ile ilgili Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) ile birlikte çalışma yaptıklarını "Bu çalışmalarda, saldırıyı Albay Selahattin Uğurlu himayesinde, MAK timlerinin gözetiminde, koruculardan oluşan yedi kişilik grubun icra ettiğini belirledik. Tetikçi ekip, saldırı yerine helikopterle getirilip götürülmüş ve bu işin karşılığında Tugay'dan 50 bin dolar almış. Bunları MİT biliyor" dedi.
Akkemik, MİT Müsteşarı Hakan Fidan ve Başbakan'a seslenerek "Şeffaflaştığını iddia ederek medya yöneticilerine ve devlet erkanına kapılarını açan MİT, kapılarını bize de açsın. Kaybedilenlerle ilgili arşivleri göstersin" dedi. (NV)