Pozitif Yaşam: HIV/AIDS'i Gündeminize Alın, Birlikte Çalışalım

Pozitif Yaşam Derneği'nin (PYD) Antalya'da düzenlediği basın toplantısında konuşan Dernek Başkanı Arzu Kaykı, halka seslendi: "Test yaptırın, durumunuzu öğrenin. Hem kendinizi hem de sevdiklerinizi koruyun."

Yetkilere seslenen Kaykı, "HIV/AIDS'i gündeminize alın. Sayılar giderek artıyor. Koruma, test ve destek programınızı geliştirmede iş birliği yapalım" dedi.

"Kişisel verilerin gizliliği ihlal edliyor"

Bugün saat 11.00'de Antalya Gazeteciler Cemiyeti'nde yapılan basın toplantısına Kaykı'nın yanı sıra Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Ana Bilim Dalı öğretim üyesi Doç. Dr. Rabin Saba ve PYD Antalya Hukuk Danışmanı avukat Soner Ustaoğlu katıldı.

"HIV/AIDS'le ilgili konuşmanın zamanının geldiğini" söyleyen Kaykı, yersiz korkular yerine bilgilenmenin, korumanın ve korunmanın gerektiğini" vurguladı. HIV/AIDS'lileri PYD ile iletişime geçmeye çağırdı.

Dünyadaki, Türkiye'deki ve Antalya'daki HIV/AIDS sayılarını basınla paylaşan Saba, "Dünyadaki yeni vaka sayılarında gerileme görülürken, Türkiye'de hızlı bir artış olduğunu" kaydetti.

"HIV'in sosyal ilişkilerle, aynı ortamda bulunmakla, öpüşmekle, terle, tükürükle ve sivrisinekle bulaşmadığını" hatırlatan Saba, "özellikle Antalya'da kişilerin çoğunlukla ileri AIDS evresinde tanı aldıklarını" dile getirdi. "HIV'in ortalama iki ile 13 yıl ortalama belirtisiz bir dönemi olduğunu" söyledi.

Saba, "Bu kişilerin AIDS evresine gelmelerinin önüne geçmek için erken dönemde test yaptırmanın önemli olduğunu" ekledi.

Toplantıda "HIV ve İnsan Hakları" başlıklı bir sunum yapan avukat Ustaoğlu, "Mevcut yasal düzenlemede HIV pozitif olmanın çalışmaya, evlenmeye, çocuk sahibi olmaya, öğrenim görmeye engel olmadığını" belirtti. "HIV ile yaşayanların haklarının Anayasa'daki ayrımcılık maddesiyle korunduğunun" altını çizdi.

"Yasaların uygulanmasındaki kişisel verilerin mahremiyeti sağlanamadığından" şikayet eden Ustaoğlu, bugün basında çıkan HIV pozitifli devlet memuru haberini örnek göstererek, "İç hukuk yollarını tüketmeden yapılan başvuruyu AİHM'in kabul etmesinin, Türkiye'deki yasal zeminde kişisel verilerin gizliliği konusunun önemini bir kez daha gösterdi" dedi.(BÇ)