2000'den beri her yıl kutlanan 21 Şubat Uluslararası Anadili Günü, bu sene Birleşmiş Milletler Genel Konseyi tarafından ilan edilen Dünya Diller Yılı'nın başlangıcına da işaret ediyor.
Dillerin sadece bir uzmanlık alanı olmadığını, tüm sosyal, ekonomik ve kültürel yaşamın merkezinde olduğunu vurgulayan Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Kurumu (UNESCO) Genel Müdürü Koiçiro Matsuura UNESCO'nun Dünya Diller Yılı için seçtiği sloganın altını çiziyor: “Diller Önemlidir!”
Türkiye'nin dil envanteri güncel değil
Türkiye'de konuşulan dilleri dünya dilleri üzerine kapsamlı çalışmalara yer veren ethnologue.com'un Türkiye raporundan derledik. Rapora göre Türkiye'de Türkçe'yle birlikte 36 dil konuşuluyor. Ancak Ethonologue'un rakamları da birçok dil için eski. Çoğu 1980'lere ya da 1990'lara ait. Bu durum, Türkiye'nin dilleri için de güncel çalışmalara ihtiyaç olduğunu gösteriyor.
Abazaca: 10 bin civarında insan tarafından konuşuluyor (1995).
Abhazca: 35 bin (1993) Abhazyalının 4 bin kadarı (1980) tarafından çoğunlukla Çoruh, Bolu ve Sakarya'da anadili olarak konuşuluyor.
Adigece (Çerkesçe): 1965 nüfus sayımında önemli bölümü Kayseri, Tokat ve Kahramanmaraş'ta 71 bin kişi tarafından anadili olarak konuşulduğu tespit edildi.
Arapça (Kuzey Mezopotamya): Mardin ve Siirt ağırlıklı olmak üzere 400 bin kişi bu dili konuşuyor (1992).
Arnavutça: 65 bin Arnavut'un 15 bin kadarı konuşuyor (1980).
Azerice (Güney): Çoğu Kars'ta 530 binden fazla kişi tarafından konuşuluyor (1996).
Boşnakça: Ağırlıklı olarak Batı illerinde olmak üzere 20 bin kişinin anadili (1980).
Bulgarca: Bulgaristan göçmenleriyle birlikte 300 bin kişi konuşuyor (2001).
Çingene Dilleri: Ethnologue.com'un Domari ve Romani olarak ikiye ayırdığı dilleri toplamda 50 bini aşkın kişi konuşuyor.
Ermenice: 70 bin civarında Ermeni'nin 40 bini konuşuyor (1980).
Gagavuzca: 327 bin kişi konuşuyor (1993).
Gürcüce: Başta Artvin, Ordu ve Sakarya olmak üzere 40 bini aşkın kişi tarafından konuşuluyor (1980).
Kabartayca (Çerkesçe): Önemli kısmı Kayseri ve çevresinde 202 bin kişi konuşuyor (1993).
Kazakça: 600 kadar kişi konuşuyor (1982).
Kırgızca: Van ve Kars yörelerinde binden fazla kişi konuşuyor (1982).
Kırım Türkçesi (Balkan Tatarcası): Tam olarak kaç kişi tarafından konuşulduğu bilinmiyor. Özellikle Ankara'nın Polatlı yöresindeki Tatar köylerinde kullanılıyor.
Kumukça: Birkaç köyde konuşuluyor.
Kürtçe: Ethnologue.com Zazaca, Dimlice ve Kırmançi ile Kırmançi'nin lehçeleri sayılan Şikaki ve Herki'yi ayrı diller olarak değerlendiriyor. Tüm bunlar Kürtçe ana başlığında toplanırsa 5 milyondan fazla kişinin anadili olarak Kürtçe konuştuğu söylenebilir. KONDA'nın 2007 tarihli araştırmasına göre kendini Kürt olarak tanımlayanlarsa 11,5 milyon civarında.
Ladino: Çoğu İstanbul ve İzmir'de 8 bin kişi konuşuyor (1976).
Lazca: 30 binden fazla kişi anadili olarak konuşuyor (1980). KONDA'ya göre Türkiye'de kendini Laz olarak tanımlayanlar 220 bin civarında. Ağırlıklı olarak Rize'nin doğusu ve Artvin'de konuşuluyor.
Osetçe: Digor lehçesi Bitlis, Erzurum, Kars, Muğla ve Antalya yörelerinde konuşuluyor (1993).
Özbekçe: Hatay, Gaziantep ve Urfa'da 2 bine yakın kişinin anadili (1982).
Rumca (Yunanca): Büyük çoğunluğu İstanbul'da 5 bine yakın kişi konuşuyor (1993).
Süryanice: Ethnologue.com tarafından Turoyo ve Hertvince gibi lehçeleri ayrı ayrı değerlendirilen Süryanice yok olma tehlikesiyle karşı karşıya. Hertvince lehçesi Siirt'te 1000 kadar kişi tarafından konuşuluyor (1999). Turoyo ise Mardin yöresinde 3 bin civarında insanın anadili (1994).
Tatarca: İstanbul'daki Tatarlar tarafından konuşuyor.
Türkçe: Türkiye nüfusunun yüzde 90'ının anadili (1987). KONDA'ya göre bu oran yüzde 85.
Türkmence: Tokat ve çevresinde bin kadar kişi tarafından konuşuluyor (1982).
Uygurca: Çoğu Kayseri'de 500 kişi konuşuyor (1981). (KM/TK)