Haberin İngilizcesi için tıklayın
Halkların Demokratik Partisi'nin (HDP) önceki Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, "Ben 23 Haziran'da HDP seçmeninin çok daha kararlı bir şekilde, daha yüksek bir katılımla sandığa gideceğini düşünüyorum." dedi.
İstanbul seçimine iki gün kala Yeni Yaşam gazetesinden M. Ferhat Çelik'in sorularını yanıtlayan Demirtaş ayrıca , "Kürtleri, 'aldatılması çok kolay saftirikler' gibi görenler hep yanıldılar, yanılmaya da devam edecekler. Kürtler bu türden yüzeysel söylemlere göre siyasi tavır belirlemezler kanımca; söylemden çok eyleme bakarlar" ifadelerini kullandı.
4 Kasım 2016'dan bu yana tutuklu bulunan Selahattin Demirtaş röportajının satırbaşları şöyle:
"HDP seçmeni daha yüksek katılımla sandığa gidecek"
"YSK'nin hukukla, yasayla bağdaşmayan kararı nedeniyle 23 Haziran'da tekrarlanacak İstanbul seçiminde, HDP'nin tavrında herhangi bir değişiklik olmadığı biliniyor zaten. Ben 23 Haziran'da HDP seçmeninin çok daha kararlı bir şekilde, daha yüksek bir katılımla sandığa gideceğini düşünüyorum. Ortada ciddi bir seçmen iradesi gasbı var. Gasp edilen iradeye karşı İstanbul'daki yurttaşların bu defa bağırlarına taş basmadan, kendi iradelerini ve haklarını koruyacaklarına inanıyorum."
"Kürtler, söylemden çok eyleme bakarlar"
AKP'nin Kürtlerle ilgili söylem değiştrimesi yönündeki soru üzerine Demirtaş şunları söyledi:
"Kürt ve Kürdistan kavramları tarihi, sosyolojik ve coğrafi gerçekliklerdir. Kim bu kavramları ifade etmek isterse edebilir tabii. Sonuçta bu kavramları kullanmak kimsenin tekelinde değil. Binali Yıldırım'ın da, Devlet Bahçeli'nin de kullanmasında elbette hiçbir sakınca yok. Hatta mümkünse daha sık kullansalar iyi olur. Fakat bunun aktüel bir siyasi karşılığının olmayacağından da eminim. Kendileri de biliyordur.
"Kürtleri aldatılması çok kolay saftirikler gibi görenler hep yanıldılar, yanılmaya da devam edecekler. Kürtler bu türden yüzeysel söylemlere göre siyasi tavır belirlemezler kanımca; söylemden çok eyleme bakarlar. Eyleme bakınca da her yerde zulüm, hakaret, adaletsizlik ve savaş politikalarını görüyorlardır. Dolayısıyla bu tür söylem sahipleri, kendileri için meseleleri kavramaktan oldukça uzak, sıradan ve ucuz bir profil çizmek dışında bir etki yaratamazlar"
"Pazarlık iddiaları manipülatif"
"Son günlerde sizin tahliye edileceğiniz, Öcalan ile görüşmeler yoluyla HDP'nin İstanbul'da strateji değiştireceği şeklinde manipülatif olarak görülen kulisler dolaşmaya başladı. Avukatları İmralı'da İstanbul seçiminin bahsinin hiç geçmediğini vurgulamasına rağmen Kürtler neden sürekli töhmet altında bırakılıyor?" sorusuna ise Demirtaş şu yanıtı verdi:
"Bu türden tartışmaların yapılmasını engellemek mümkün değil. Siz ne söylerseniz söyleyin, birileri hep böyle yaklaşacaktır. Ama bizim de bu süreçleri ve algıları ve bize karşı yürütülen manipülatif operasyonları doğru okuyup iyi yönetemediğimizi de görmemiz gerekir. Seçilmişlerin rehin alınıp hapse atılmasına yıllardır sessiz kalmaktır asıl eleştirilmesi gereken, bırakılmaları değil. Kaldı ki böyle bir şey de yoktur. Pazarlık iddiaları tümüyle manipülatif, tümüyle dayanaksız iddialardır."
Açlık grevleri sonrası gerçekleşen Öcalan ile görüşmenin ardından, Öcalan'ın 2013 Newroz'u pozisyonunu koruduğunu deklare ettiği hatırlatılarak "Siz Öcalan'ın mesajlarını nasıl okudunuz?" sorusuna ise Demirtaş, şu yanıtı verdi:
"Devlet ve Hükümet ne yapar, nasıl yaklaşır bilemeyiz. Zaten Sayın Öcalan da seçim sonrasını işaret ederek tarafların tavrını ancak o zaman görebileceğiz dedi. Fakat HDP başta olmak üzere demokrasi güçlerinin, Kürt siyasi hareketinin, ciddi bir şekilde ve bugüne kadar görülmemiş derinlikte, samimiyetle demokrasi mücadelesine, demokratik siyasete hazırlanması gerekir. Çok yönlü, kapsamlı, yaratıcı, yenilikçi bir perspektifle herkesin ve her kesimin özeleştirel bir duruşla, tarihi bir demokratik hamleyle, bu yönlü mücadeleye açık olmasında yarar var." (AÖ)