Cumhurbaşkanı, AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, Star TV ve NTV’nin dün akşamki ortak yayınında, Seçim Özel programında Nazlı Çelik'in sorularını yanıtladı.
Erdoğan, bedelli askerlik sorusunu, “Seçim sonrası bunları Genelkurmay, Milli Savunma oturacağız, konuşacağız. Gerçekten 'böyle bir şeyin olması uygundur' diyorlarsa hiç bu noktada tereddüdümüz olmaz, önünü açarız” diye yanıtladı.
Erdoğan, 29 Nisan’daki açıklamasında ise konunun gündemde olmadığını söylemişti:
“Bedelli askerlik şu anda hükümetimizin gündeminde değil, böyle bir durum yok. Hele hele bir tarafta Afrin, bir tarafta malum Fırat Kalkanı Harekatı. Bunların olduğu bir dönemde bunu gündemimize almak şehitlerimize, özellikle gazilerimize, onlara karşı bir saygısızlık olur.”
“300'ün üzerinde ciddi bir rakam olması lazım”
Erdoğan, özetle şunları söyledi:
“Kamuoyu araştırmalarında herhangi bir sıkıntı söz konusu değil. Birinci turda biteceği burada çok açık, net görünüyor. Şahsım üzerinde halkımın ciddi bir ittifakı var ve parlamentonun oluşumunda da hamdolsun diğer partilere mukayese edilemeyecek derecede orada da önemli bir fark söz konusu.
“Oy oranından öte sandalye sayısı önemli. Bu, birçok yerde olayı farklı etkileyecektir. Bazı yerde oy oranı yüksek olmayabilir ama aldığınız sandalye yüksek olur. Şunu hedefliyoruz demem doğru olmaz, ama kesinlikle 300'ün üzerinde ciddi bir rakam olması lazım ki...
“Burada öncelikle ittifak olarak konuşmak durumundayım, çünkü bir ittifakla biz birbirimize saygı duymuşuz, bir sadakatimiz var. Bu sadakati de koruyacağımıza inanıyorum.
“Ben inanıyorum ki bu 50+1 konusu bundan sonraki süreçlerde Türkiye'de birçok siyasi partiyi de bu seçimlerden sonra bir kenara koyacaktır.”
“Bizi Cumhurbaşkanlığında zayıf bırakmamanız gerekir”
“Milletimden bir şeyi özellikle rica ediyorum, eğer ülkemin geleceği için hakikaten bir güçlü meclis, güçlü bir hükümet istiyorsak bizi özellikle Cumhurbaşkanlığında zayıf bırakmamanız gerekir.
“Çünkü cumhurbaşkanının kanun yapma yetkisi yok, sadece kararname çıkarma yetkisi var. Kanun yapma yetkisi Parlamento'da.
“Biz o zaman güçlü bir meclis, güçlü bir başkan, bu işi süratle yürütelim ve muasır medeniyetler seviyesinin üstüne de ülkemizi çıkaralım.”
“E ne dedi Nasuhi?”
CHP’nin cumhurbaşkanı adayı Muharrem İnce'nin, “AKP kurulmadan önce Pensilvanya'ya gittiğine" yönelik iddiasıyla ilgili de şunları söyledi:
“Benim Gülen ile başbakanlığım döneminde, zaten cumhurbaşkanlığı döneminde hiç söz konusu değil veya partimizi kurarken, böyle bir adım atmam söz konusu değil. Tamamen yalan.
“Bir insan dürüst olacak. Kılıçdaroğlu dürüst değil. (İnce) Ama bu da dürüst değil. Dava üzerine dava açıyorum bunlara. Ve o davaları da kazanıyorum. Bu gidişle buna da çok dava açacağım.
“Yalan üzerine yalan. Tuttu en sonunda 'İşte falanca yazdığı kitabında' dedi. Nasuhi [Güngör] ile alakalı. E ne dedi Nasuhi? 'Benimki somut bir ifade değil, soyut bir ifadedir. Bunun tutarlılığı yoktur' dedi. 'Dolayısıyla bunun tutarlılığı yoktur' dedi. Ne yapacaksın şimdi?”
“Onların bu ülkeye vereceği bir şey yok”
“Ben Türk kardeşlerimin temsilcisi olduğum kadar Kürt kardeşlerimin de temsilciyim. Onların haklarını bugüne kadar ben HDP'nin savunmadığı kadarıyla savundum. HDP'nin bölgeye ve Kürt vatandaşlarıma verdiği bir şey var mı?
“Ret, inkar, bütün bunları ortadan kaldıran kim, bütün bu asimilasyonları ortadan kaldıran kim? Biz kaldırdık. Biz bunlara meydan okuduk. Onlar bunları ne yazık ki, savunur durumdaydılar.
“Şimdi yeni bir adım atıyoruz. Nedir? Bölgenin fiziki noktada geldiği durumu herhalde benim Kürt kardeşlerim görüyor di mi? Bütün oraları bunlar yakıp yıkmadı mı? O çukurları bunlar yapmadı mı?
“Şimdi mesele içeride olan kişi tutmuş cumhurbaşkanlığına aday oluyor. Hangi yüzle aday oluyorsun be hangi yüzle?
“CHP'nin adayı kalkıyor, onu gidiyor ziyaret ediyor. Onların bu ülkeye vereceği bir şey yok. Kimi ziyaret etmeye gidiyorsun?
“İnanıyorum ki, bu seçimlerde oyunu adil bir şekilde, demokratik bir şekilde, hak ve özgürlüklere saygısı olan Kürt kardeşlerim de bunlara sandıkta HDP'ye gereken dersi verecektir.” (AS)