Haberin Kürtçesi için tıklayın
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, açlık grevlerinin 76. gününde tutuklanan akademisyen Nuriye Gülmen ve öğretmen Semih Özakça’nın Devrimci Halk Kurtuluş Parti/Cephesi (DHKP/C) örgütüne bağlı olduklarını iddia etti.
Gülmen ve Özakça için "Bunlar terör örgütü adına birçok eylemin altına imza atmışlar" diyen Soylu, "Biz çocuklarımızı terörist olarak eğitsinler diye okula göndermiyoruz" ifadesini kullandı.
Soylu’nun konuya ilişkin açıklamaları şöyle:
“Böyle bir mağduriyetler, şirinlikler…”
“Nuriye Gülmen'i zamanında Fehriye Erdal'a yaptıkları gibi şirin gösteriyorlar. Böyle bir mağduriyetler, şirinlikler.
"Yapılan haberlerde özellikle akademisyen ve öğretmen vurgusu yapıyorlar ki olay daha kolay yönetilsin, tiyatro daha güzel oynansın.
“DHKP/C’nin memur yapılanması”
"Ben size Nuriye Gülmen'in kim olduğunu söyleyeyim.DHKP-C'nin açık alan yapılanması içinde olduğu gerekçesiyle hakkında arama kararı çıkarılıyor.
“Daha sonra yakalanıyor, gözaltına alınıyor, tutuklanıyor, 1 Nisan 2015'te salındıktan sonra örgüte yönelik bir operasyon sırasında yeniden gözaltına alınıyor. 10 Nisan 2015'te açığa alınıyor. Arkadaşlarımız uzun bir liste vermişler. Afiş asma, örgüt adına çalışma, örgüt adına açıklama yapma ve bunların ötesinde birçok şey.
“Bu anlattıklarım OHAL'den çok önce. DHKP-C'nin memur yapılanması, devrimci memur hareketi içerisinde yer aldığı bütün raporlarda yazıyor. Bu mu şimdi akademisyen? OHAL'den sonra 25 kez gözaltına alınmış. Sonra greve başlamışlar.
“Yiyorlar, içiyorlar…”
“Yiyorlar, içiyorlar, ertesi sabah 9'da oradaki yerlerine gidiyorlar. Doktora muayeneye gidiyorlar, kendi istedikleri gibi rapor vermedi diye doktoru hedef gösterip linç etmeye çalışıyorlar.
“Meclis'teki iki parti de bunlara sahip çıkan, bunları mağdur gibi gösteren bir anlayış ortaya koyuyorlar. Böyle bir kişiye devlet neden maaş versin. Çocuklarımızın eğitimlerini bunlara mı teslim edeceğiz?”
“Bu mudur eğitimcilik?”
“Semih Özakça da Mardin'de öğretmenken ihraç edilmiş. Bu kişinin silahlı terör örgütüne üye olmak, kemiklerin kırılmasına sebebiyet verecek şekilde kasten yaralama, görevi yaptırmamak için direnme suçlarından yürüyen ceza davaları olduğunu neden kimse yazmıyor?
“27 Mart 2015 tarihinde DHKP/C'nin eylemine katılmış, uyarılara rağmen gözaltına alınmış. Başka bir eylem yüzünden yine gözaltına alınmış. Toplam 14 kez gözaltına alınmış.
“Bu mudur eğitimcilik? Böyle davaları olduğunu bildiğimiz öğretmene çocuğumuzu emanet eder miyiz?
“Bu iki kişinin yaptığı açlık grevlerine, DHKP/C'liler de yurt dışından destek veriyor. Kanada'da parlamento önünde eylem yapılıyor, ABD'de Beyaz Saray önünde, Paris'te, Brüksel'de eylem yapılıyor.
“Teröre moral verene bile tahammülümüz yok”
“Kurul oluşturuldu, orada her şey açık bir şekilde ortaya çıkarılacaktır.
“Teröre değil destek moral verene bile tahammülümüz yoktur.” (EKN)