PKK Lideri Abdullah Öcalan ile görüşmek üzere dün (30 Kasım) İmralı Adası’na giden Halkların Demokratik Partisi (HP) heyeti bugün yazılı bir açıklama yaptı.
HDP Heyeti, Demokratik Toplum Kongresi Eş başkanı Hatip Dicle’nin de heyete dahil olduğunu belirtti. Dicle’nin yanı sıra HDP Grup Başkanvekilleri Pervin Buldan, İdris Baluken ve İstanbul Milletvekili Sırrı Süreyya Önder’in olduğu heyetin görüşmesi dört saat sürdü.
Heyet açıklamasında görüşmede “çözüm sürecinde gelinen aşama, AKP Hükümeti’nin mevcut politika ve yaklaşımları, Kürt Ulusal Kongre çalışmaları, Kobanê ve Rojava başta olmak üzere Ortadoğu'daki gelişmeler ve diğer güncel olgular detaylı bir şekilde tartışılıp değerlendirildiğini” belirtti.
Müzakere süreci taslağı
Açıklamada "Barış ve Demokratik Müzakere Süreci Taslağı"na yer verildi:
“Öcalan’ın bir süredir üzerinde çalıştığı "Barış ve Demokratik Müzakere Süreci Taslağı"nı genel hatlarıyla olgunlaştırdığını ve devlet heyetiyle detaylı bir şekilde üzerinde tartıştıklarını, gelinen nokta itibarıyla üzerinde müzakere yürütülebilecek bir çerçeve olduğu konusunda mutabık kaldıklarını belirtmiştir.
“Bu müzakere taslağı, heyetimizle de paylaşılmış olup en kısa zamanda halklarımızın da bilgi, öneri ve katkılarına sunulacaktır.
“Heyetimiz, paylaşılan bu taslakta belirtilen 'Çözüm Önerileri'ni, 'Müzakere Başlıkları'nı ve 'Eylem Planı'nı sürecin bütün tarafları ve paydaşlarıyla tartışıp, olgunlaştırarak, ortaya çıkan sonuçları en kısa süre içerinde Sayın Öcalan'a aktaracaktır.”
Yasal güvence vurgusu
Heyet, Öcalan’ın sürecin bundan sonraki tüm aşamalarında, demokratik çözümün yasal güvencelerinin oluşturulmasının elzem olduğu ve bu güvenceler sağlanmadan nihai barış ve demokrasi hedefine varmanın mümkün olmadığını net, ısrarlı ve kararlı bir şekilde vurguladığını söyledi:
“Bu kapsamda, hem Habur Sürecinde barış gruplarının ülkeye girişleri ve devamında bu insanların maruz kaldığı kabul edilemez mahkumiyetler değerlendirilmiş, hem de sürecin başlangıcında gerillanın geri çekilme yürüyüşünün anlamlandırılmak yerine bölgeye dönük kalekol ve HES yapımına odaklanılmış olması etraflıca ele alınmıştır.
“Sayın Öcalan, yasal güvence sağlanmadan yaptığı bu çağrılarında yanılgılı olduğunu ve bu yanılgısından dolayı tüm Türkiye halklarına özeleştiri verdiğini belirtmiştir.
“Bu bağlamda; kendisinin yüksek ısrar ve uyarılarına rağmen, tüm bu süreçlerde gerekli yasal düzenlemeleri yapıp pratikleştirmeyen devleti ve hükümeti de meseleye özeleştirel temelde yaklaşmaya çağırarak, buradan çıkarılacak derslerle bundan sonraki süreçte, özellikle yasal düzenlemeler bahsinde, kendi üzerlerine düşen sorumluluğu yerine getirmeye davet etmiştir.”
“4-5 ay içinde demokratik çözüm sağlanabilir”
Açıklamada Öcalan’ın sürecin devamına dair şu açıklamaları da yer aldı:
“Tarafların belirtilen hususlarda süreci doğru, ciddi ve kararlı yürütmesi halinde, en fazla dört-beş ay içinde tüm Ortadoğu'nun geleceğini belirleyecek büyük demokratik çözümün sağlanabileceğini vurgulayan Öcalan, bu ciddiyet ve kararlılığın gösterilmemesi durumunda, bölgesel kaosun derinleşeceği ve darbe mekaniğinin sonuç alabileceği uyarısını yapmıştır.”
“Sayın Öcalan, anlamlı ve yasal tüm boşlukları giderilmiş müzakerelere geçilmesi durumunda tarafların ‘Tahkim edilmiş bir ateşkes’ ve bu ateşkesi denetleyecek bir ‘İzleme Kurulu’ oluşmasının önemine değinerek, süreçte bozucu bir alan olarak karşımıza çıkarılan ‘kamu düzeni’nin de ancak ve kalıcı olarak bu şekilde sağlanabileceğini belirtmiştir.”
HDP Heyeti, Öcalan’ın Kobanê ve Şengal direnişinde yer alanlar başta olmak üzere tüm Rojava ve Güney Kürdistan halkına ve onlarla dayanışma içinde olanlara, Kadın Hareketine, cezaevindeki tutuklulara ve 27 Kasım vesilesiyle de tüm kadro yoldaşlarına selamlarını ilettiğini belirtti. (BK)