Taksim Gezi Parkı'nın yıkımına karşı 27 Mayıs'tan beri nöbet tutan grup, polisin bu sabah erken saatlerde saldırısının ardından Harbiye'de biraraya geldi.
"Gezi için korna çal!"
"Gezi İçin Korna Çal" pankartlarına araçlar kornalarla destek verdi.
Divan Otel yanında toplananlar arasında Milletvekilleri Gürsel Tekin ve Sezgin Tanrıkulu da vardı. Taksim Dayanışması adına Tayfun Kahraman, Mimarlar Odası Genel Başkanı Eyüp Muhçu, Tabipler Odası'ndan Doktor Hüseyin Demirdizen ve CHP Milletvekili İlhan Cihaner'in konuştuğu basın açıklamasında polisin saldırısı ve AKP hükümeti protesto edildi, yaşam alanları için mücadelenin, direnişin süreceği belirtildi.
Barış içinde devam eden etkinliği şiddet ağına çeviren polisi kınadıklarını belirten Kahraman, kent mücadelesi içinde bu tip saldırıların yaşandığını ancak mücadelenin sürdüğünü belirtti.
"Başbakan ve kent yöneticileri suç işliyor"
Muhçu “Açıkça bir hukuk ihlali olduğunu, kentin doğasının başbakanın verdiği emirle gerçekleştiğini” belirtti:
“Makamı, rütbesi ne olursa olsun, hiç kimse kendini hukukun üstünde, kamu ve toplum denetimi dışında göremez. Bu diktatoryal anlayışı kınıyoruz.
Muhçu Mimarlar odası ve meslek örgütleri olarak Belediye Başkanı Kadir Topbaş’la görüşme taleplerinin reddedildiğini belirterek Topbaş’ı istifaya çağırdı.
“Buradaki yağma, rant ve ideolojik amaçlı projenin durdurulması be iptali amacıyla yargıya başvuru yapıldı. Yargı inceleme safhasındayken bu hukuksuzluğu devam ettirmekle başta başbakan olmak üzere kentin yöneticileri suç işliyor.
"Toplumun ruh sağlığı da tehlikede"
Demirdizen, sabah yaşanan müdahale sonucu bir kişinin ayağının kırıldığını, altı kişinin kafa travması veya düşme nedeniyle yoğun bakımda veya müşahede altında olduğunu, çok sayıda kişinin de gazdan kaynaklanan rahatsızlıklar yaşadığını belirtti. “Gaz kimyasal bir ajandır” diyen Demirdizen, Metin Lokumcu’da olduğu gibi ölümlere neden olabileceğini söyledi.
“AKP sadece talan, rant ve yapma için vurmuyor, aynı amanda toplumun sağlığını da tehdit ediyor. Fiziksel yaralanmanın yanında toplum gelecekleri konusunda endişeli, ruh sağlığı tehdit altında.
Cihaner ise şöyle konuştu: "Hükümet kanal projesi, üçüncü köprü ve Gezi Parkı olmak üzere İstanbul’da insani olan ne varsa saldırı başlatmış durumda. Bu saldırıya karşı buradayız, umarım bu daha başlangıç olacak, halk düşmanı iktidara hak ettiği cevabı vereceğiz."
Grup, basın açıklamasının ardından Gezi Parkı'na girmeyi başardı. Ancak polis gruba yeniden saldırdı ve parktan dışarı kovaladı.
Yaralılar var
Polis saldırısı Maçka Parkı'na dek sürdü, saldırıda çok sayıda insanlar yaralandı, ambulanslanslar geldi.
Polisin attığı gaz bombası bir aracın camını kırarak içeri girdi, sürücü aracın içinde dolan gazdan etkilendi.
Yaralananlar arasında gazeteci Ahmet Şık da var. Atılan gaz bombalarından biri Şık'ın kafasına isabet etti ve Taksim İlkyardım Hastanesi'ne götürüldü. Görgü tanıkları polisin nişan alarak Şık'a gaz bombası attığını ifade ediyor.
Polis saldırısı Harbiye'de de devam etti. TOMA'nın önüne oturan insanlara gaz ve tazyikli su ile saldırıldı. Elinde "Kimyasal Tayyip" yazılı pankart olan bir kişi uzun süre saldırıya direndi.
Yoğun saldırıya maruz kalan eylemciler Divan Otel'e sığındı. Otelin doktoru yaralıları tedavi eti, yaralılar daha sonra ambulansla hastanelere kaldırıldı.
"Bu daha başlangıç mücadeleye devam"
Divan Otel önünde toplanan insanlar ise polis saldırısını slogan ve ıslıklarla protesto ederken "Bu daha başlangıç mücadeleye devam" sloganları attı.
* Otel fotoğrafı: Elif İnce