Haberin İngilizcesi için tıklayın
Arter'de 12 Eylül – 24 Aralık 2017 tarihleri arasında CANAN'ın "Kaf Dağı'nın Ardında" başlıklı sergisi yer alıyor.
“Kaf Dağı’nın Ardında”, CANAN’ın bu sergi için ürettiği yeni yapıtlarla bazıları daha önce hiç sergilenmemiş erken dönem eserlerini bir araya getiriyor.
“Kaf Dağı’nın Ardında” sergisinin küratörlüğünü Nazlı Gürlek üstleniyor.
Sergi, başlığını Arap ve Fars kozmolojisinin efsanevi Kaf Dağı’ndan alıyor ve heykel, fotoğraf, baskı, nakış, video, yerleştirme ve minyatür gibi çeşitli mecralarda üretilmiş eserlere yer veriyor. Sanatçının pratiğini Cennet, Araf ve Cehennem kavramlarıyla okumayı öneren “Kaf Dağı’nın Ardında” sergisinde, CANAN’ın ışık/gölge, iyi/kötü, içsel/dışsal, gerçeklik/hayal, aydınlık/karanlık gibi ikiliklere dayanan ve insan ruhunun bastırılmış yönlerini, cinleri, gerçeküstü yaratıkları ve arketiplere dayanan figürleri ele alan yeni üretimleri üç kata yayılıyor.
Çok boyutlu, çok bedenli, mistik, sembolik, şaşırtıcı ve oldukça cazibeli bir evren yaratmayı hedefleyen sergide, sanatçının kişisel olanın politik olduğu düşüncesinden hareketle kendi bedenini kullandığı yapıtları da yer alıyor.
Kibele
“Kaf Dağı’nın Ardında”nın giriş katında izleyiciyi karşılayan “Kibele” (2000) adlı fotoğraf, ana tanrıçayı sanatçının kendi bedeniyle temsil eden ve ilk kez sergilenen bir otoportre. Sanatçının yine kendi yüzünü kullanarak resmettiği minyatürlerden “Şahmaran” (2010) ve tüm cinlerin anası “Şehretün’nar” (2011), Cennet, Araf ve Cehennem olarak kurgulanan üç sergi katındaki farklı bilinç halleri arasında izleyiciyi yönlendiriyorlar.
Anka kuşu
Sergide çokça yer alan mekânsal yerleştirmelerin ilki, İstiklal Caddesi seviyesindeki katta yer alan ve bu sergi için mekâna özel olarak üretilmiş olan “Hayvanlar Alemi” (2017). Parlak renkli ve payetli kumaşlarla kaplı ejderha, yılan, Anka kuşu gibi ancak masallarda varolabilecek türden hayvan ve yaratıkların bir araya gelerek oluşturduğu bu masal alemi, Arter’in cam bir vitrinle sokağa açılan kısmına yerleşirken, hem dışarıdan hem de binanın içinden izlenebiliyor.
Burgazada
Kuş Kadın, 2017, Yerleştirme Fotoğraf: Murat Germen |
Cennet başlığı altında aynı kata yerleştirilen bir diğer yeni yapıt, “Ayışığında Yıkanan Kadınlar” (2017) adlı video. Burgazada’da dolunaylı bir gecede çekilmiş olan bu videoda, bir grup genç kadın yazlık elbiseler içinde, başlarında çiçeklerle adanın tepesinde önce dolunaya doğru kurtlar gibi uluyorlar. Neşeli kahkahalar eşliğinde deniz kenarına yaptıkları yürüyüşten sonra, denizin içinde son bulan bu gizemli ritüel, uzaktaki şehir manzarasıyla karşıtlık oluşturuyor.
Cennet
Tülden bir silindir şeklinde tavandan yere doğru uzanan ve kendi ekseni etrafında yavaşça dönen “Cennet” (2017) adlı başka bir yeni iş, ışık-gölge oyunu aracılığıyla görünen ve görünmeyenler, gerçek ve kurgusal dünyalar arasında bağlar kuruyor. Yerleştirmede kadın, erkek ve çift cinsiyetli figürler, gökkuşağının yedi rengi ve masalsı yaratıklar eşliğinde dönerlerken, çıplak bedenlerinin gölgeleri de duvarlarda geziniyor. Duvardaki gölgeler, eril ve dişil özellikleriyle birbirlerine karışırken, onlara yaklaştıkça bizim gölgelerimizle de karışmaya başlıyorlar. “Araf” (2017) ise alt kattaki kurgunun aynısını bu kez Araf teması üzerinden yorumluyor. Gri tonlarının hâkim olduğu tül yerleştirmede, melekler ve kuşlar eşliğinde karanlıklardan dışarı doğru süzülen bir karakterin hikâyesiyle karşılaşıyoruz.
Varlıklar
Dışarıda Çok Kötülük Var, 2017, Yerleştirme Fotoğraf: Murat Germen |
Sergi, ikinci katın tamamına yayılan “Garaib’ül Mevcudat” (2017) yerleştirmesiyle son buluyor. Bu katta, insan figürleri tamamen kayboluyor ve sahneyi cinler kaplıyor. Tüller üzerine floresan boyalarla çizilmiş cinlerin tamamının karartılmış olan mekâna yayıldığı bu cehennem bizi korkularımızla yüzleşmeye, cin dediklerimizle bir arada olmaya davet ediyor.
Sergiye eşlik eden kitapta, Nazlı Gürlek’in küratoryal metni ve Kathy Battista, Tuğba Taş ve Derya Yücel’in sanatçının işlerine farklı perspektiflerden yaklaştıkları yazıları yer alıyor. (HK)
Not: CANAN’ın “Kaf Dağı’nın Ardında” başlıklı sergisi süresince düzenli aralıklarla rehberli sergi turları düzenlenecek. İzleyiciler aynı zamanda ücretsiz sesli rehberleri kullanarak CANAN’ın yapıtları hakkında ayrıntılı bilgi edinme imkânı bulacaklar.
CANAN HakkındaMarmara Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi, Resim Bölümü'ndeki eğitimini 1998'de tamamladı. İlk kişisel sergisini x-ist'te açtı: "Bıyık Kedide de Vardır" (2010) İstanbul ve Almanya'da çeşitli ödüller kazandı ve rezidans programlarına katıldı. "Hicap" (Performans, Platform Sanat Merkezi, İstanbul, 2007 ve Pompidou Kültür Merkezi, Paris, 2010), "Bahname" (Masa Projesi, İstanbul, 2007), "Perde Arkası" (Festival De Rode, Amsterdam, 2006), "Nihayet İçimdesin" (İstanbul, 2000 ve "Yeni Yapıtlar, Yeni Ufuklar", İstanbul Modern Müzesi, İstanbul, 2009) gibi sergileriyle İstanbul, Almanya ve Hollanda'da oldukça ilgi gördü. Contemporary İstanbul 08, 09 ve 10, IFCA 13th International Festival of Computer Arts (Maribor), 9. Uluslararası İstanbul Bienali Misafirperverlik Alanı, Scope Basel 2009, 11. Uluslararası İstanbul Bienali'nde, ART HK'10 (Hong Kong Uluslararası Sanat Fuarı) ve Art Dubai 2011 sanat fuarlarında yapıtları sergilendi. Sotheby's 2009 ve 2010, Türk Çağdaş Sanatı Müzayedeleri'nde yer aldı. Kendisini aktivist feminist olarak tanımlayan CANAN, toplumsal iktidar ve kadın bedeni arasındaki ilişkiyi konu edinen yeni işleriyle tanınıyor. |
* Manşet: Cennet, 2017, Heykel, Fotoğraf: Murat Germen