Fotoğraf: Yağmur Karagöz/bianet 25 Kasım 2019
Yazının İngilizcesi için tıklayın
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, geçen hafta katıldığı bir youtube programında gönül rahatlığıyla, “Türkiye’de kadın cinayetleri vardı. Korona başlamadan ilk 60 günü ve sonraki gününü değerlendirdiğimizde evde şiddet azaldı. ‘Evdeki şiddet arttı’ diyorlar. Hayır yüzde 12 düştü. Kadın cinayetleri yüzde 38 düştü...” dedi.
Kadınların sokaklardan "yaşamak istiyoruz" diye seslendiği, sosyal medyadan "şiddete karşı korunmak için çağrı yaptığı" Türkiye'de İçişleri Bakanlığı "şiddet azaldı" diye açıklama yapabiliyor...
TIKLAYIN - İlgili videoyu izleyin
TIKLAYIN - Anadolu Ajansı ilgili haberini okuyun
Tüm kalbimle söylüyorum, gönlüm Bakan Soylu’nun söylediklerinin gerçek olmasından yana. Ama maalesef pandemi sürecinde erkek şiddeti sonucu öldürülen kadınlar, Soylu’nun söyledikleri ile örtüşmüyor.
Erkekler, sadece geçen hafta Ankara’da Selma Tetik'i, Muğla’da Zeynep Şenpınar'ı, Manisa’da Gülnur Kocabaş'ı, Rize’de Rukiye Çerman'ı ve Diyarbakır’da Nurcan Polat'ı öldürdü.
Rize’ye dair şu bilgiyi de eklemek gerek. Rize’de pandemi öncesine kadar erkek şiddeti sonucu öldürülen kadın yoktu. Yani, basına hali ile bianet erkek şiddeti çetelelerine yansımamıştı. Fakat sadece pandemi sürecinde en az üç kadın* erkeklerce öldürüldü.
Erkek şiddetinin kaydedilmediği Rize’de bile sadece pandemi sürecinde erkekler en az üç kadını öldürdü. Bu üç kadın da ev içinde öldürülseydi belki haberimiz olmayacaktı; bir kadın öğretmenevi gibi resmi bir kurumda, iki kadın da sokak ortasında insanların gözü önünde öldürüldü.
Tek bir kadının canı dahi kıymetli
Aslında Bakan açıklaması ile bu ülkede bir erkek şiddeti sorunu olduğunu itiraf etmiş oluyor. Sorunun üzerine şiddetin miktarını ekleyerek, erkek şiddeti sonucu oluşan kadın cinayetlerinin “azaldığını” iddia ediyor.
Öldürülen kadınların sayısını açıklarken bir amacımız da erkek şiddetinin sistematik olduğunu vurgulamak. Yani 20 kadının canı ne kadar önemli ise tek bir kadının canı aynı derecede önemli. Kıymetli olan "sayı" değil, "can".
Keşke Bakan Soylu’nun tek konusu şiddetin azalıp artması yani miktarı değil de kadınları erkek şiddetinden koruma yolları da olsaydı. Bakan, “Şiddet azaldı” dedikten sonra, “İstanbul Sözleşmesi’nin ruhunun tüm kurumlarımıza yansıması için çalışmalarımıza başladık. Artık Sözleşme’nin gereklerini bilmeyen hâkim savcı kalmayacak. 6284 No'lu yasa tüm maddeleri ile eksiksiz uygulancak. CEDAW'ın öngördüğü şekilde eğitimde toplumsal cinsiyet eşitliği perspekifi getirelecek. YÖK'ün sitesinden kaldırılan toplumsal cinsiyet perspektifi belgesi eklenecek. Kadınların 24 saat ulaşabileceği kadınlara özel şiddet hattı kuruyoruz. Kadınlar kolluk güçlerine şiddet gördüklerini beyan ettikleri an korunmaları sağlanacak….” deseydi.
Demedi.
Bakan’ın söyledikleri farz edelim ki doğru; şiddet azaldı. O zaman sizin bakanlığınız “azaldı” diye kaydettiğiniz; öldürülen kadınların canını korumak için ne yaptı?
Mesela, bu alanda çalışan kadın örgütlerinin görüşlerini dikkate alıp bir eylem planı oluşturdunuz mu?
TIKLAYIN - Mor Çatı'dan Bakanlığa: "Şiddet Azaldı Açıklamanız Gerçeği Yansıtmıyor"
Şiddet gören kadınların korunması için erkeğin uzaklaştırılmasını sağlayan 6284 No’lu yasanın askıya alınmasına engel mi oldunuz? Yoksa “Kadınlar şiddet görsün ama şiddet uygulayan erkeğin gidecek yeri yok pandemide evinden uzaklaşmasın mı?” dediniz?
Mor Çatı’nın açıkladığı raporlara göre kadınlar pandemi döneminde sığınaklara ulaşamadı, kolluk kuvvetlerine başvurduğunda destek alamadı.
Ha şunu da vurgulamak gerek. Evet bianet erkek şiddeti çetelesine göre oransal olarak erkek şiddet "azalmış" gibi görünüyor. Fakat biz bunu "şiddet azaldı" diye yorumlayamıyoruz; çünkü şiddetin erkekler ve kadınlarla birlikte eve kapandığını hatta basının önceliklerinin değişmesiyle medyaya yansımadığını biliyoruz.
Şimdi yine en başa dönelim.
Bakanlık önceki yıla ve pandemi öncesine göre erkek şiddetinin azaldığını iddia ediyor.
O zaman soru şu: Siz kadınları erkek şiddetinden korumak için ne yaptınız?
Şiddetsiz yeni bir hafta dileği ile.. (EMK)
*Pandemi döneminde Rize'de öldürüen kadınlar.
Savaş D. Rize Fındıklı'da 16 Nisan'daGamze P.'yi öldürdü.
Hasan Ç. Rize Çayeli'nde 30 Mayıs'ta Rukiye Ç.'yi öldürdü.
Ali Rıza H. Rize merkezde 20 Mart'ta Hatice K.'yi öldürdü.