Haberin Kürtçesi / İngilizcesi için tıklayın
Türkiye iki yıl aradan sonra yeniden “dünyanın en büyük gazeteci hapishanesi” haline geldi, basın özgürlüğü ve şeffaflığa dair uluslararası göstergelerde en gerilerde yer aldı.
İnfografiği büyütmek için tıklayın |
15 Temmuz darbe girişimiyle ilan edilen Olağanüstü Hal (OHAL) ve yürürlüğe konan Kanun Hükmünde Kararnameler (KHK), "Cemaat" ve Kürt medyasına yönelik yaygın gözaltı, tutuklama, kapatma gibi ölçüsüz ve hukuka aykırı uygulamalar doğurdu.
İktidar, Türkiye içinden ve uluslararası düzeyde "demokrasi hedeflerinden uzaklaştığı ve devlet içinde ideolojik dönüşümünü hızlandırmak için OHAL’i araç olarak kullandığı" eleştirileri aldı, alıyor.
BİA Medya Gözlem Raporu 2016'nın Temmuz-Ağustos-Eylül döneminde medyaya yargısal ve idari müdahalelerin çeşitliliği ve çokluğunu gösteriyor; 226 gazeteci Temmuz-Ağustos-Eylül döneminde toplam bir ömürboyu hapis ve 2.235 yıl 4 ay hapis tehdidi altında.
Rapor 107 gazeteci ve 10 dağıtımcının Ekim 2016’ya cezaevinde girdiğini, 78 habercinin gözaltına alındığını, OHAL altında 775 basın kartı ve 49 pasaportun iptal edildiğini ortaya koyuyor.
Bu üç aylık dönemde 22 gazeteci “Cumhurbaşkanı veya Erdoğan’a hakaret” suçlamasıyla işlem gördü; bunlardan ikisi TCK’nın 299. Maddesinden 10 bin 500’er TL adli para cezasına mahkum edildi.
Rapor, geçen yılın aynı dönemine göre tutuklanan gazetecilerin 24’ten 106’ya, gözaltıların 49’dan 78’e, işsizlerin sayısının da 45’ten 2 bin 500’e çıktığını gösteriyor.
Medya Gözlem’den başlıklar
BİA Medya Gözlem Raporu’nda “öldürülen gazeteciler”, “hapis gazeteciler”, “saldırı, tehdit ve engellemeler”, “soruşturmalar, açılan-süren davalar, kararlar”, “hakaret, kişilik hakları ve tazminat davaları”, “yasaklamalar, kapatmalar, toplatmalar”, “Anayasa Mahkemesi”, “AİHM”, “RTÜK” ve “YSK” bölümleri yer alıyor.
Üç ay boyunca gazeteciler hakkında TCK ile TMK birlikte uygulanmak suretiyle yargılamalar sürdü. Yargılamalarda gazeteci ve dağıtımcı / medya çalışanlarına yönelik gazetecilik yoluyla “silahlı örgüt üyesi olmak”, “örgüte yardım etmek” veya “örgüt kurmak, sevk ve idare etmek” suçlamaları devam etti.
Hapis Gazeteciler: Çoğu "Cemaat Medyası"ndan
107 gazeteci ve 10 dağıtımcı Ekim 2016’ya cezaevinde girdi. Tutuklu gazetecilerin 71’i "Cemaat medyası"na çalışanlardan oluşurken habercilerden 29’u ve dağıtımcıların tamamı Kürt medyasındandı. Bu kişiler, TMK ile TCK kapsamında “örgüt” bağlantılı olarak hapiste bulunuyor.
2015’in aynı döneminde 24 gazeteci ve 9 dağıtımcı cezaevindeydi; gazetecilerden 13’ü ve dağıtımcıların tamamı Kürt medyasındandı.
Hapisteki 107 gazeteciden 70’i “FETÖ/PDY”, 28’i “Kürdistan Topluluklar Birliği-Türkiye” (KCK), “PKK” ve “DYG”; ikisi 'Marksist Leninist Komünist Partisi' (MLKP); biri 'Devrimci Halk Kurtuluş Partisi-Cephesi' (DHKP-C); biri 'Direniş Hareketi', biri ‘Türkiye Komünist Emek Partisi/Leninist’ (TKEP/L) örgütü üyeliği, biri “casusluk”, biri “gizli bilgi temini/tahribi”, biri de “Askeri yasak bölgeyi ihlal etmek” iddiası çerçevesinde yargılanma konusu oldu. Biri de üç örgüte birden üye olmaktan (Ergenekon Örgütü Mersin Teşkilatı, Türk İntikam Birliği Teşkilatı ve İç Örgüt) yargılandı.
107 gazeteciden 82’si soruşturma geçiriyor, 18’i hükümlü, 1’i yerel mahkemede hüküm giydi, Yargıtay kararını bekliyor; 5’i halen yargılanıyor.
9 saldırı, 3 tehdit, 2 kötü muamele
Temmuz-Ağustos-Eylül 2016 döneminde 7 gazeteci ve 2 medya bürosu saldırıya uğradı; Ayrıca, 2 gazeteci tehdit edildi, 2 gazeteci de kötü muamele gördüklerini açıkladı.
2015’in aynı döneminde 21 gazeteci, 3 medya organı ve 1 gazete matbaası saldırıya uğramış, 20 gazeteci ve 7 medya organın tehdit edilmişti.
2015 yılının tamamındaysa, 3 Suriyeli gazeteci ve 1 gazete yazarı öldürülmüş, 64 gazeteci, 4 medya organı ve 1 yazar da saldırıya uğramıştı. Geçen yıl, 38 gazeteci ve 21 medya organı da tehdit görmüştü.
OHAL: 78 gözaltı, 24 gözaltı kararı, 6 ev baskını
Temmuz-Ağustos-Eylül 2016’da, 78 gazeteci ve medya çalışanı gözaltına alınıp serbest bırakıldı; 24 gazeteci için gözaltı kararı çıkarıldı; 6 gazetecinin evine baskın düzenlendi. 1 gazeteci ev hapsinde tutuluyor.
Geçen yılın aynı döneminde, 49 gazeteci veya medya çalışanı gözaltına alınmıştı. 2015 tamamında bu sayı 120 idi.
29 “Erdoğan” sanığı/mağduru/şüphelisi
Rapor döneminde TCK’nın 299. Maddesi kapsamında ve “Cumhurbaşkanı’na hakaret” iddiasıyla yargılanan 6 gazeteciden dördü beraat etti; ikisi 10 bin 500’er TL adli para cezasına mahkum edildi.
Bu dönemde, 22’si gazeteci toplam 29 kişi, TCK’nın 299 (Cumhurbaşkanı’na hakaret) ve 125. Maddeleri (Erdoğan’a görevinden dolayı hakaret) kapsamında açılan ceza davaları veya Erdoğan’ın “kişilik haklarına saldırı” gerekçesiyle açılan tazminat davaları kapsamında işlem gördü.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın darbe girişimi sonrası, haklarında dava açtığı, sayıları 3 bini bulan kişilere yönelik şikayetlerini geri çekeceğini açıklamasının ardından Antalya ve Ankara gibi illerde tahliyeler yaşandı.
Temmuz-Eylül döneminde 15 gazeteci ve bir hukukçu,yazı, görüş ve eleştirileriyle “Cumhurbaşkanı Erdoğan’a hakaret etmek"ten Ceza Kanunu’nun 299. Maddesi uyarınca açılan davalar kapsamında yargılanıyordu. Bu dönemde, TCK’nın 299. Maddesinden yeni soruşturma veya suç duyuruları tespit edilemedi. Cumhurbaşkanının geri çektiği davaların nasıl seyredeceğini ise zaman gösterecek.
Geçen yılın aynı döneminde, biri gazeteci dört kişi, TCK’nın 299. Maddesi uyarınca 4 yılı ertelemeli olmak üzere toplam 7 yıl 9 ay 25 gün hapis cezasına mahkum edilmiş, 11’i gazeteci toplam 23 kişi de yazı, görüş ve eleştirileri nedeniyle 299. Maddeden halen yargılanıyordu. Yine TCK 299’dan 19 gazeteciye yeni soruşturma açılmış; üç de suç duyurusu yapılmıştı. Dört gazeteci hakkında takipsizlik kararı verilmişti.
2015’in tamamında da, beşi gazeteci toplam 9 kişi, “Cumhurbaşkanı’na hakaret” başlıklı TCK’nın 299. Maddesi uyarınca toplam 10 yıl 8 ay 22 gün hapse, 14’ü gazeteci, ikisi karikatürist toplam 19 kişiyse Başbakan olduğu dönemde Erdoğan’a hakaret ettikleri (TCK 125/3) iddiasıyla toplam 10 yıl 9 ay 27 gün hapse mahkum edilmişlerdi. Böylece, geçen yıl, 19 gazeteci ve iki karikatürist olmak üzere 28 kişi, Erdoğan’a hakaretten mahkum edilmiş oldu.
173 medya kapatıldı; 775 basın kartı, 49 pasaport iptal
OHAL’in etkili olduğu Temmuz-Eylül 2016 döneminde 775 basın kartı ve 46 gazetecinin pasaportu iptal edildi; tutuklu Şahin Alpay’ın kızı, Ercan Gün’ün oğlu, Can Dündar’ın eşi Dilek Dündar’ın pasaportuna el konuldu. Ayrıca, 5 gazetecinin pasaportuna el konulması için talepte bulunuldu. Bu üç aylık dönemde 155 medya organı (TV, radyo, gazete ve yayınevi) kapatıldı; 3 yayın yasağı veya geçici yayın yasağı, 18 site kapatıldı; 4 site haberi sansür gördü. 7 yayına müdahale edildi; 2 gazeteci sınırdışı edildi; 1 gazete toplatıldı.
Geçen yılın aynı döneminde 101 site, 40 Twitter hesabı, 178 URL/bazlı habere sansür gelmişti. 1 yayın yasağı gelirken 3 TV kanalı, 3 mizah dergisi, 2 kitap, 1 film sansüre uğramış, en az 1 olayda akreditasyon ayrımcılığına gidilmişti. Ayrıca 3 sansür olayı da yaşanmıştı.
2015’in tamamında, 6 yayın yasağı, 5 gizlilik kararı, 10 akreditasyon ayrımcılığı yaşanmıştı. Ayrıca, 118 site, 353 Twitter hesabı, 399 haber ve köşe yazısı, 21 TV ve 2 gazeteci sansürle karşılaşmıştı. 12 video, 7 kitap, 5 mizah dergisi, 4 film, 2 dergi, 2 gazeteci, 1 belgesel, 1 broşür, 1 panel, 1 anma, 1 seçim filmi, 1 afiş, 1 resim sansür edilmişti.
Hakaret: 4 gazeteciye toplam 55 yıl isteniyor
Temmuz-Ağustos-Eylül 2016 döneminde 4 gazeteci toplam 55 yıl 4 ay hapis istemiyle yargılandı.
Geçen yılın aynı döneminde, 1 gazeteci 3 yıl 6 ay hapse mahkum edilmiş, 10 gazeteci ve 2 gazeteye açılan ceza davaları sürüyordu; 3’üne yeni ceza davası açılmıştı. Kişilik haklarına saldırı iddiasıyla 1 gazete 5 bin TL tazminat ödemeye mahkum edilmiş, 5 gazeteci toplam 1 milyon 140 bin TL tazminat istemiyle yargılanıyordu, 1’ine 100 bin TL’lik yeni tazminat davası açılmıştı.
2015 yılının tamamında, 15 gazeteci ve 1 siteye “hakaret” suçlamasıyla 1740 TL’si ertelemeli olmak üzere toplam 5 yıl 8 ay 17 gün hapis ve 48 bin 940 TL adli para cezası verilmişti. 3 gazeteci de kişilik haklarına saldırı gerekçesiyle toplam 14 bin TL tazminat ödemeye mahkum edilmişti.
TMK/TCK: 1 ömür boyu; 2152 yıl hapis isteniyor
Temmuz-Ağustos-Eylül 2016 döneminde 117 gazeteci TMK uyarınca 880 yıl, 6 ay hapis istemiyle yargılandı. 61 gazeteci “örgüt yöneticiliği,” örgüt üyeliği” veya “örgüt örgüte yardım”dan toplam 1036 yıl hapis istemiyle yargılandı. 5 gazeteci TCK’nın 301. Maddesini ihlal etmek suçlamasıyla toplam 10 yıl hapis istemiyle yargılanıyor.
6 gazeteci de, “Devletin güvenliğe dair gizli bilgileri temin etme ve açıklama” gibi suçlamalarla bir müebbet ve 216 yıl ve 6 ay hapis tehdidiyle yargılamaya devam ediyordu. Ayrıca, 2 gazeteci “Kin ve düşmanlığa tahrik”, bir diğeri de “soruşturmanın gizliliği ihlal” iddiasıyla hakim karşısındaydı. Tüm bu suçlamalardan hepsine istenen cezaların toplamı 1 müebbet ve 2 bin 152 yılı buluyor.
Bu dönemde, Özgür Gündem gazeteciyle sembolik bir günlük dayanışma eyleminde bulunan 32 gazeteci ve hak savunucusu “terör örgütü propagandası” suçlamasıyla kendisini mahkemelerde buldu. Bu dosyalardan 10 takipsizlik kararı çıkarken 8’inin soruşturmasıysa sürüyor.
Geçen yılın aynı dönemindeyse, 28 gazeteci TMK uyarınca 430 yıl 6 ay hapis istemiyle yargılanıyordu. 4 gazeteci ve 18 kitap hakkında TMK’dan yeni soruşturma açılmış veya suç duyuruları yapılmıştı. Toplam 60 gazeteci “örgüt yöneticiliği,” örgüt üyeliği” veya “örgüt örgüte yardım”dan toplam 546 yıl 6 ay hapis istemiyle yargılanıyordu.
Ayrıca, 3 gazeteci “gizliliği ihlal”, 2 gazeteci “dini değerleri aşağılamak” ve “kin ve düşmanlığa tahrik”, 2 gazeteci “Türk milletini aşağılamak”, 2 gazeteci “askerlikten soğutmak”, 2 gazeteci “devletin güvenliğine dair belge yayınlamak”, 1 gazeteci “Toplantı Gösteri Yürüyüşleri Kanunu’na muhalefet” iddiasıyla yargılanıyordu. Bu son suçlamalar için istenen cezaların toplamı 44 yılı buluyordu.
2015 yılının tamamındaysa, 3 gazeteci TMK uyarınca 6 yıl 3 ay 22 gün hapis (1 yıl 6 ay 22 günü ertelemeli olmak üzere) ve 24 bin TL de para cezasına mahkum edilmişti. 26’si 337 yıl 6 ay hapis istemiyle yargılanmaya devam ediyordu. 2’sine yeni dava açılırken 2’si beraat etmişti. 135 yıl hapis istemiyle yargılanan 18 gazetecinin davası zamanaşımından düşmüştü.
Fezlekeler HDP’liler için davaya dönüştü
Milletvekillerinin yasama dokunulmazlığının kaldırılmasıyla birlikte, çoğu HDP’li, 152 milletvekiliyle ilgili daha önce düzenlenmiş 799 fezleke işleme konulmaya başlandı.
Ankara 25. Asliye Ceza Mahkemesi, hakkında 16 fezlekesi bulunan HDP milletvekili Altan Tan’a “duruşmaya katılmazsanız tutuklanabilirsiniz” tebligatı gönderdi. Tan, partilerinin aldığı karar gereği 5 Aralık’ta duruşmaya da katılmayacağını açıkladı. HDP eş genel başkanları Selahattin Demirtaş ve Figen Yüksekdağ ile eş genel başkan yardımcısı Meral Danış Beştaş hakkında düzenlenen fezlekeler de davaya dönüştü.
AİHM ve AYM durdu
Temmuz-Eylül 2016 döneminde, Anayasa Mahkemesi'nden (AYM) bireysel başvuru kapsamında ifade ve haberleşme özgürlüğüyle ilgili karar çıkmadı. Özgür Gündem gazetesi, itirazı reddedilince kapatılmasını AYM’ne taşıdı.
Rapor döneminde Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) de, basın ve ifade özgürlüğü kapsamında herhangi bir dosyada karar vermedi. HDP, vekillerinin dokunulmazlıklarının kaldırılmasının ardından AİHM’e başvurdu.
Medya kapatmaları 2 bin 500 işsiz yarattı
Temmuz-Eylül 2016 döneminde Kanun Hükmünde Kararnameye dayanılarak medya organlarının kapatılması sonucu 2 bin 500’e yakın gazeteci ve medya çalışanı işsiz kaldı. Geçen yılın aynı döneminde bu rakam 45 iken tüm 2015 yılı için 348 oldu.
RTÜK: Yayın yasaklarına karşı direnme cezaları arttırdı
Radyo Televizyon Üst Kurulu (RTÜK), Temmuz-Eylül 2016 döneminde haber, film ve program yayınlarından dolayı TV kuruluşlarına beş uyarı, beş para cezası ve bir yayın durdurma cezası verdi. Bu dönemde radyo kuruluşlarına bir para cezası uygulandı. Kurul, Radyo ve TV’lere toplam 300 bin 698 TL idari para cezası verdi.
Geçen yılın aynı döneminde;TV kuruluşlarına dört uyarı, beş para cezası; radyo kuruluşlarına bir uyarı, bir de para cezası verilmişti. Kurul, Radyo ve TV’lere de toplam 112 bin 989 TL idari para cezası vermişti.
Kurul 2015 yılının tamamında TV’lere 69 uyarı, 168 para cezası, radyolara da 4 uyarı 4 de para cezası vermişti. 2015’te yayın kuruluşlarına 9 milyon 905 bin 674 TL para cezası kesilmişti. (EÖ/BA)
Bu yayın IPS İletişim Vakfı ile Osservatorio Balcani e Caucaso tarafından Avrupa Komisyonu ortak fonuyla yürütülen European Centre for Press and Media Freedom (ECPMF) Projesi kapsamında üretilmiştir. Burada dile getirilen görüşler IPS İletişim Vakfı’na ait olup hiç bir biçimde Avrupa Birliği'nin resmi görüşleri olarak değerlendirilemez.