13. İstanbul LGBTİ Onur Yürüyüşü katılımcıları İstiklal Caddesi’ndeki polis saldırısının ardından, Tophane’de de kimliği belirsiz kişilerin saldırısına uğradı.
Tophane saldırıları sonucu en az dört kişi yaralanarak hastaneye kaldırılırken, polisin attığı plastik mermilerle yaralanan en az iki kişi var.
Kaos GL, Onur Yürüyüşü’nde işkence ve kötü muamele görenleri “Ayrımcılığa Uğradım” web sitesi üzerinden kendisine başvurmaya çağırdı. Dernek, mağdurlara hukuki destek verecek.
“Buradan çıkış yok, diye bağırdılar”
bianet’in eski stajyerlerinden Aslıhan Örün, polis saldırısı nedeniyle sığındıkları mağazadan çıktıkları anda Tophane’de saldırıya uğradıklarını, saldırganların kadınları sadece yumruklarken yanlarındaki erkeklere tekme, tokat ve sandalyelerle saldırdıklarını, yerlerde sürükleyerek ağır bir şekilde darp edildiklerini anlattı. Örün, arkadaşlarının burnunu kıran kişinin yanında küçük bir kız çocuğunun da olduğunu belirtti.
CHP İstanbul milletvekili Mahmut Tanal da polis saldırısında bacağından yaralandı. Polisin yürüyüle TOMA'yla saldırdırğı sırada birçok fotomuhabiri polisin tekmeleriyle karşılaştı. Gazeteci Yıldız Tar da polis tarafından darp edildi. Polisten kendisine dokunmamalarını rica eden Tar, "Biz senin gibilere dokunmayız" cevabı aldı. İstanbul Valiliği “Olaylar neticesinde sağlık kurumlarımıza sevki gerektiren herhangi bir yaralanma meydana gelmemiştir” dedi. Dün İstiklal Caddesi'nde bulunan Beyoğlu Emniyet Müdür yardımcısına, polise gazetecileri darp etmemesini söylediğimizde, "Polis gazeteci dövmez" dedi. |
“Saat 19.00’a doğru, yürüyüşün başladığını duyunca Tünel’e doğru gittik. Yolda polisin saldırısıyla karşılaşınca bir mağazaya sığındık. Kepenkler kapatıldı. Mağaza çalışanları bizi arka kapıdan çıkarabileceklerini, isteyenlerin mağaza içinde beklemeye devam edebileceğini söyledi. Yarım saat kadar bekledik. Ardından arka kapıdan çıktık. Polis mağaza girişini tutmuştu, oradan çıkmamız imkansızdı çünkü yüzleri mağaza girişine dönük bekliyorlardı. Arka kapı ise doğrudan Tophane yokuşuna çıkıyordu.
“Kapıdan çıkıp, aşağı doğru inerken, bir adam ‘Geri dön, buradan çıkış yok’ diye bağırmaya başladı. Önümüzde dondurma yiyen biri vardı, ona sözle ‘Top musun! Burada dondurma mı yenir!’ diye sataştılar. Elimizdeki bayraklar için ‘Bir tarafınıza sokun’ dediler. Biz de bayrakları saklayıp oradan çıkmaya karar verdik. Bir kadın arkadaş bayrağı kaldırdı ama eline sardı. Yani bayrak görünüyordu.
“Daha 10 adım atmadan bir adam, erkek arkadaşımıza omuz attı. Küfrederek oradan ayrılmamızı söyledi. Tamam gidiyoruz, dedik. O sırada yanımızdaki bir kadın arkadaş, kısık sesle ‘terbiyesiz herif’ deyince, adam ‘Ulan orospu’ diyerek erkek arkadaşımıza tokadı yapıştırdı. Yanında küçük kızı vardı ama umurunda değildi.
“Bir anda 20-30 kişi etrafımıza toplandı. Tekme-tokat- sandalyelerle saldırdılar. Arkadaşımız Ümit Güler’in burnunda kırılmadık kemik kalmadı. Bir erkek arkadaşımızı da yokuştan aşağı sürükleyerek darp ettiler.
“Hastaneye gittiğimizde öğrendik ki, bizden 10 dakika önce aynı yokuşta gençlere saldırmışlar. Onlara vururken ‘Vatan hainleri’ diye bağırıyorlarmış.”
“Polis ara sokaklardan gidin, dedi, orada saldırı vardı”
Trans Erkek Kültür Üretim Platformu T-Kulüp’ten Berk İnan da platform üyesi trans erkeklerin Tophane’de saldırıya uğradığını anlattı.
Meydandaki polislerin kendilerini ara sokaklara yönlendirdiğini söyleyen İnan, saat 19.00’a doğru İstiklal’de yürüyüşün gerçekleştirildiği haberinin hemen ardından, iki trans erkek arkadaşlarının Haseki Hastanesi’ne kaldırıldığı haberini aldıklarını söyledi.
“Herkes Tünel’e yürümek için Tophane güzergahını kullanmış. Ama oradaki küçük grupları tek tek avlamışlar. Bizim arkadaşlarımız ört kadın ve üç trans erkekten oluşan bir grup olarak Tophane’den geçmişler. Bir trans erkek arkadaşımızın kaburgasının kırıldığını sanmıştık ama kaburgasında oluşan yumuşak doku zedelenmesi nedeniyle vücudunda iltihap oluşmuş.
“Haseki’de de birçok sorun yaşadık çünkü ultrason aletleri yokmuş. Arkadaşımız yatamıyor, kalkamıyor ama hastane bize ‘taksiye atın Samatya’ya götürün’ dedi. En sonunda arkadaşımız Göztepe Numune’ye götürüldü. Sabah taburcu oldu.
“Bir diğer trans erkek arkadaşımız da kafasına ağır darbeler almış O da taburcu oldu.
“Hastanede yine yürüyüşün ardından saldırıya uğrayan ve bacağı alçıda bir erkek ve kafasına ağır darbeler alan bir kadın vardı.
“Polis de çok saldırgandı, ara sokaklarda “Burada erkek yok mu lan” diye bağırıyorlardı. Biz de kendi aramızda ‘Koli arıyorlar herhalde’ diye takılıyorduk.” (ÇT)