Fotoğraf: Evrensel
700. haftadan bu yana Galatasaray Lisesi önünde oturma eylemi yapmasına izin verilmeyen Cumartesi Anneleri / İnsanları, bu hafta da İnsan Hakları Derneği (İHD) İstanbul Şubesi önünde biraraya geldiler.
Cumartesi Anneleri / İnsanları’nın Galatasaray Meydanı’na gitmesine izin vermeyen polisler, grubu İHD önünde çembere aldı.
Cumartesi Anneleri / İnsanları 708. buluşmalarında, kaybedilen Fehmi Tosun ve Hüseyin Aydemir için adalet istedi.
Ocak: 9 haftadır engelleniyoruz
İHD İstanbul Şubesi Gözaltında Kayıplara Karşı Komisyon’un bu haftaki basın açıklamasını gözaltında kaybedilen Hasan Ocak'ın kardeşi Maside Ocak okudu.
“Anayasa'nın 34. maddesiyle barışçıl toplantı ve gösteri yürüyüşü düzenleme hakkı güvence altındadır.
“Anayasa Mahkemesi içtihatları da barışçıl gösteri veya basın açıklamalarının ilke olarak cezai yaptırım tehdidine maruz bırakılamayacağı yönündedir.
"Dokuz haftadır basın açıklaması yapmamız engelleniyor. Kamu gücünü kullanan bütün organların ortak amacı, temel hak ve özgürlüklerin korunması ilkesi olmasına rağmen devleti yönetenler, kamu gücünü ve imkanlarını bize karşı nefretin ve şiddetin aracı olarak kullanılmaktadır.
“708. haftamızda AKP iktidarının uluslararası yargı karşısında hakikati kabul ettiği ancak bugüne kadar hukukun dışında durarak yükümlülüklerini yerine getirmediği kayıp dosyalarından birini kamuoyuyla paylaşmak için buluştuk.”
Tosun ve Aydemir’in yaşadıkları
Maside Ocak, Fehmi Tosun ve Hüseyin Aydemir’in yaşadıklarını kamuoyuyla paylaştı.
"19 Ekim 1995 sabahı 35 yaşındaki Fehmi Tosun ve arkadaşı 34 yaşındaki Hüseyin Aydemir, birlikte kahvaltı ettikten sonra Tosun ailesinin İstanbul/Avcılar'daki evinden çıktıktan sonra Fehmi Tosun akşam saatlerinde silahlı, telsizli sivil polisler tarafından 34 UD 597 plakalı Beyaz Toros araçla evinin önüne getirildi. Kendisini gören eşi ve çocuklarına 'Gözaltına alındım, beni öldürecekler!' diye bağırdı. Onlar Fehmi'nin yanına koşunca zorla araca bindirilerek evinin önünden götürüldü. Olaya çevredeki komşular da tanık oldu."
“Fehmi Tosun’un eşi Hanım Tosun hemen Avcılar Karakolu'na giderek olanları anlattı.
"Hanım Tosun aracın plakasını verdi ve duruma müdahale edilmesini istedi. Plakayı kontrol eden ve telefonla görüşmeler yapan görevliler 'Bizim yapacağımız bir şey yok' dedi.
“Aileleri tüm yasal yollara başvurdu ama Fehmi Tosun ve Hüseyin Aydemir'in gözaltına alındığı devletin bütün kademelerince inkâr edildi. Onlardan bir daha haber alınamadı."
“Zamanaşımından takipsizlik”
Maside Ocak basın açıklamasına şu sözlerle devam etti:
“Fehmi Tosun ve Hüseyin Aydemir dosyalarında etkin bir soruşturma yapılmadı. Zaman aşımından takipsizlik kararı verilen dosyalar kapatıldı.
“Bunun üzerine Fehmi Tosun dosyası Anayasa Mahkemesine taşındı.
“Yargı makamları Fehmi Tosun ve Hüseyin Aydemir dosyalarında yargılamanın yenilenmesi yoluyla etkin bir soruşturma yaparak maddi gerçeğin açığa çıkartılması ve ceza adaletinin sağlanması yönünde göreve çağırıyoruz.”
Tosun: Hukuktan bahsediyorlarsa kayıplara baksınlar
"Bizi bu sokağa mahkum edenleri ve Galatasaray’ı yasaklayanları burada kınıyorum.
"Cumartesi Annelerinden neden korkuyorsunuz? Biz yıllardır Galatasaray'da kayıplarımızı arıyoruz. Kimseye zarar vermedik. 23 seneden sonra o meydanı bize neden yasakladınız?
“Hukuktan bahsedenler bu meydana baksınlar. Hukuksuzca o meydanı yasakladılar.
“Kayıplarımızı aramaktan vazgeçmeyeceğiz. Bu ülkede hukuktan bahsediliyorsa kayıplara baksınlar.
“Kayıplarımızı hiçbir şey yapmadan, gözaltında kaybettiler. Bu insanlar zaten siyasetle uğraştığı için kaybedildi. Neden yargısız infaz yaptılar? Eğer suçu varsa yargılasaydılar.
“Biz kayıplarımızın akıbetini yetkililerden soruyoruz. İnfazı veren kişilerden hesap soruyoruz. Biz kayıplardan da Galatasaray'dan da vazgeçmiyoruz. Biz haklıyız. Meydanlarda olmaya devam edeceğiz." (EKN)
* Bu haberde Evrensel ve ETHA’dan yararlandık.