Tutuklu avukat Engin Gökoğlu’nun Tekirdağ 2 Nolu T Tipi Hapishanesinde kolunu kırılmasının ardından, maruz kaldığı hak ihlallerinin devam ettiği açıklandı.
Halkın Hukuk Bürosu (HHB), bugün yaptığı yazılı açıklamayla, Gökoğlu’nun ihtiyacı olan tedaviye de ulaşamadığını ifade etti.
TIKLAYIN - “Tutuklu Avukatların Dilekçeleri Savcılığa Ulaşmıyor, Tutuksuzların Dilekçeleri Yanıtsız”
Konuyla ilgili 2 Kasım’da bianet’e konuşan avukat Yaprak Türkmen, “Avukat Engin Gökoğlu ayakta sayımı kabul etmeyince darp edildi, ailesiyle yaptığı görüşmede kolunun kırıldığını öğrendik. Yasadışı, hukukdışı uygulamalarla kamu görevlileri suç işliyor. Tutuklu avukatlar savcılığa itiraz bulunuyor ama henüz bir sonuç alınamadı” demişti.
21 Eylül’de tutuklanmış olan Gökoğlu, açlık grevindeki eğitimciler Nuriye Gülmen ve Semih Özakça’nın avukatlarındandı.
“Giysilerini çıkartıp soğuk su sıktılar”
Gökoğlu’nun da avukatlarından olduğu HHB’nin açıklaması şöyle:
“Avukat Engin Gökoğlu 30 Ekim’de, kaldığı Tekirdağ Hapishanesinde, gardiyanların işkencesine maruz kaldı, kolu kırıldı. Ardından Gökoğlu’nun giysilerini çıkartarak üzerine soğuk su sıktılar. Tekerlekli sandalyeye oturtup vurmaya, tekmeleye devam ettiler ve çıplak şekilde saatlerce beklettiler. Bu işkenceye hapishane müdürleri de katıldı.
“Bütün bunlar olurken çağırılan 112 Acil Servis’ten gelen sağlıkçılar Gökoğlu'nu bu şekilde gördükten sonra ‘Hayatı tehlikesi yok’ diyerek çekip gittiler. Sağlık görevlileri hiçbir emre bağlı olmaksızın sadece hastanın durumunu gözeterek hareket etmek zorunda. Oysa hapishaneye giden 112 acil servis görevlileri Gökoğlu'na en basit acil müdahalede dahi bulunmadı.”
“Sorumlular tespit edilip yargılanmalı”
Gökoğlu ile görüşen HHB’den avukatlar taleplerini şöyle sıraladı:
“Engin Gökoğlu’nun sağlıkla ilgili ihtiyaçları derhal karşılanmalı, tedaviye erişimi sağlanmalı.
“Gökoğlu şu anda kirli bir koğuşta tutuluyor. Koğuşta masa, sandalye, çarşaf, yastık, battaniye yok. Engin Gökoğlu ve aynı koğuştaki tutuklulara ait olan giysiler de henüz verilmedi. Engin Gökoğlu’na insani koşullar sağlanmalı.
“Ayrıca hapishaneye gönderilen mektuplar kendisine verilmiyor. Diğer hapishanelerdeki tutuklu avukatlara gönderdiği mektuplara ‘sakıncalı’ olduğu gerekçesi ile el konuldu. İletişim hakkı kendisine tanınmalı.
“Hapishane müdürü ile yaptığımız görüşmelerde Gökoğlu’nun kolunu kıran kişinin kim olduğu sorularına cevap verilmedi. Gökoğlu ve diğer tutuklulara işkence yapan sorumlular tespit edilmeli ve haklarında dava açılmalı.”
Dernek kapatıldı, 19 avukat tutuklu
Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD), OHAL kapsamındaki 677 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile 22 Kasım 2016’da kapatılan 375 dernek ve 9 basın yayın kuruluşu arasındaydı.
Derneğin İstanbul ve Ankara şubeleri ile Halkın Hukuk Bürosundan olan 14 avukat da, avukatlıklarını yaptıkları Nuriye Gülmen ve Semih Özakça’nın duruşmasından bir gün önce tutuklanmıştı.
Avukatlar Didem Baydar, Şükriye Erden, Ayşegül Çağatay, Ebru Timtik, Aytaç Ünsal, Zehra Özdemir, Yağmur Ereren, Engin Gökoğlu, Süleyman Gökten, Aycan Çiçek, Naciye Demir, Behiç Aşçı, Barkın Timtik ve Özgür Yılmaz 21 Eylül’den beri tutuklu. Avukat Ahmet Mandacı da 10 gün sonra tutuklandı. Ayrıca bir de stajyer avukat tutuklu.
25 Ekim’de de Ezilenlerin Hukuk Bürosundan avukatlar Özlem Gümüştaş ve Sezin Uçar, takip ettikleri Suruç davasının duruşması öncesinde tutuklandı.
ÇHD Genel Başkanı, Soma davası avukatlarından Selçuk Kozağaçlı da 13 Kasım’da tutuklandı. (AS)