“Bu Topraklarda Hakikat ve Adalet Esir Alınmıştır”

Cumartesi Anneleri/İnsanları 609’uncu kez Galatasaray Meydanı’nda toplandı.

Eylemde eylemde 30 Kasım 1994’te özel tim, asker ve korcuların gözaltında kaybettiği Nihat Doğan’ın akıbeti soruldu. Eyleme Galatasaray Meydanı'ndaki buluşmaya CHP Milletvekili Ali Şeker de destek verdi.

1993 yılında faili meçhul bir şekilde kaybedilen avukat Şevket Epözdemir'in katledilişinin 23. yıldönümü dolayısıyla konuşan yeğeni Behçet Epözdemir ise, "Her hal ve pozisyonda halkının yanındaydı Şevket Epözdemir, halkını aydınlatmak için bir mum gibi tutuştu. Katledildi. Katilleri lanetliyoruz" dedi.

Nihat Aydoğan kaybedildiğinde henüz bebek olan kızı Nejbir Aydoğan da “Ben babamı hiç görmedim. O, nasıl bakardı hiç bilmiyorum. Elimi nasıl tutardı?.. Bize bu acıyı çektirenler, bu vicdan azabıyla ömürlerinin sonuna kadar yaşayacaklar. Hiçbir çocuk anasız babasız bırakılmamalı. Benim gibi binlerce çocuk var. Babamın bir mezarı olana dek, ellerim katillerin yakasında olacak” dedi.

Diğer kızı Leyla Aydoğan aradan geçen zamana rağmen babasını aramaktan vazgeçmediklerini dile getirdi. 

Haftanın basın açıklamasını okuyan Av. Gülseren Yoleli, Nihat Aydoğan’ın akıbetinin açıklanmasını istedi.

“Failleri tespit edilsin ve yerelden ulusala bu suçta sorumluluğu bulunan herkes yargılansın.”

Kayıp yakınları, 29 Kasım Salı günü saat 12'de Beykoz Adliyesi'nde Hasan Ocak hakkında verilen zamanaşımından kovuşturmaya yer olmadığına dair karara itiraz edeceklerini de duyurdu. 

Ne olmuştu?

Çiftçilik ve hayvancılıkla uğraşan dört çocuk babası Nihat Aydoğan Midyat/Doğançay (Mizizağ) Köyü’nde yaşıyordu.

Devletin koruculaştırma politikasına direnen köylüler üzerinde ağır baskı vardı. Bu baskı ortamında Nihat Aydoğan’ın oğlu dağa gitti ve aile üzerindeki baskı daha da ağırlaştı. Evleri sık sık basılıyor, gözaltına alınan Nihat Aydoğan günlerce işkence görüyordu.

30 Kasım 1994 sabahı, saat 05.00 sularında Aydoğan ailesinin evi çok sayıda özel tim, asker ve korucu tarafından basıldı. Nihat Aydoğan dövülerek yataktan kaldırıldı. Elleri ve gözleri bağlanarak kanlar içinde önce Midyat Jandarma Karakolu’na, daha sonra da Mardin Jandarma Merkez Komutanlığı’na götürüldü.

Onu soran eşine serbest bırakıldığı söylendi. Tüm başvurular sonuçsuz kaldı. Nihat Aydoğan'dan bir daha haber alınamadı. (YY)