İnsan Hakları Derneği (İHD) İstanbul Şubesi “Ayşe Nur Zarakolu Düşünce Özgürlüğü Ödülü” 14. yılında Barış İçin Akademisyenler, Can Dündar, Erdem Gül, Tahir Elçi, İMC TV ve Refik Tekin'in oldu.
Ödüller Ayşe Nur Zarakolu'nun doğum günü 9 Mayıs'ta İHD İstanbul Şubesi'nde düzenlenen törende veriliyor.
2015'te sansüre uğrayan Bakur Belgeseli, Roboski yürüyüşüne katıldığı için tutuklanan gazeteci Özgür Amed (Ethem Cağır), IŞİD'in öldürdüğü gazeteci Deniz Fırat (Leyla Yıldıztan) ve siyasi tutuklu Hasan Gülbahar ödüllendirilmişti.
Birdal: İnsanlık onuru yargılandı
Can Dündar’a ödülünü İHD Onursal Başkanı Akın Birdal verdi. Birdal konuşmasında "bu yargılamayla ifade ve basın özgürlüğü yolunda mücadele eden tüm arkadaşlara gözdağı verilmek istendi," dedi.
“Can Dündar ve Erdem Gül ile birlikte düşünce ifade özgürlüğü, barış, demokrasi, basın özgürlüğü, insanlık onuru yargılandı. Akademisyenler de ifade ve basın özgürlüğü yolundaki mücadelenin tetikçisi oldular. Hukuk olmazsa ne insan hakları, ne özgürlük, ne barış olur. Tahir Elçi de o yolda bizim için örnekti.”
Birdal, 1998’de Dündar ile yaşadıkları bir anıyı da paylaştı:
“12 Eylül 1998’de düşünce ve ifade özgürlüğü için bildiriden ötürü 28 arkadaşımız Devlet Güvenlik Mahkemesi'nde (DGM) yargılanıyorlardı, Duruşma öğleden sonraya sarktı, Can ‘Abi yemeğe gidiyoruz’ dedi, toplantı olduğunu söyledim. İHD’ye döndüm, malum saldırı ile karşılaştım. Can da duruşma arasında saldırıya maruz kaldı."
Dündar: Baskılar yoğunlaşıyor ama yoketmeyi başaramıyorlar
Dündar, Erdem Gül adına da ödül için teşekkür etti.
“Türkiye’in tarihi bir ifade ve düşünce özgürlüğünün ezilmesinin, baskılara karşı duran insanların bedel ödediği bir tarihtir. İHD bunun en iyi tanıklarından biri. Bu ödülle o mücadelenin parçası olduğumuz hissetik.
“Baskılar yoğunlaşıyor ama yerde yatan bir kameraman çekime, gazeteler çıkmaya, akademisyenler hapisten yazmaya devam ediyorlar. Hiçbir zaman teslim olmayacağımızı göstermeye ve umuda çok ihtiyacımız var.”
Keskin: İnsan hakları mücadelesi ölülerimize borcumuz
Tahir Elçi adına ödülü eşi Türkan Elçi, Eren Keskin’den aldı.
Keskin, “Düşünce ve ifade özgürlüğü bizim coğrafyamızda Ermeni Soykırımı, Kürdistan meselesi, Kıbrıs’taki askeri işgal, devletin kırmızı çizgileri dışında söz söylemek. Ayşenur da Tahir Elçi de böyle insanlardı," dedi.
Elçi: Tahir'in adı geçince
Türkan Elçi “Tahir’in adının geçtiği yerlerde ağır bir atmosfer çöker üstüme, bana ait olan cümleler genelde biter. Varolan sözcüklerin hepsi kaybolur” diye söze başladı.
“Onu anlatamayacağımı farkederek konuşmaktan vazgeçerim. Bana, onun arkasında bıraktığı güzel günlerin yanında acı bir keder, hüzün kalır."
Eren: Haber yapanlar da var
İHD İstanbul Şube Başkanı Zeynep Ceren Boztoprak, İMC TV adına Haber Koordinatörü Faruk Eren’e ödülü verirken "gerçek haberi" topluma ulaştırma konusundaki mücadelesi için İMC tv’ye teşekkür etti.
Eren, “Savaşlarda gerçekler öldürülür önce. Cezaevinde bulunan gazeteci sayısı her gün artıyor. Tüm baskılara rağmen yayın yapmaya gerçekleri duyurmaya devam edeceğiz” dedi.
Tekin: Çığlığı yükseltmeliyiz
İHD Cezaevi Komisyonu üyesi Aylin Hacaoğlu da Refik Tekin'in ödülünü İMC editörü Halime Aktürk'e verdi.
Aktürk'ün paylaştığı mesajında Tekin “bu günlerde en çok ihtiyacımız olan insan hakları ve insan değerlerini korumak için mücadele veren insanların yanında olma duruşu göstermektir" dedi.
“Bu ödülü ekip arkadaşımla birlikte halkın haber alma hakkı için direnen, yargılanan, tutuklanan ve katledilen gazeteci arkadaşlarımla birlikte ablukalarda katledilen sivil halkımız, özelikle 3 aylık Miray bebek, 12 yaşındaki Bınewş Garan ve katledilen bedeni günlerce sokak ortasında bekletilen taybet İnan’a adıyorum.”
Mungan: Barış sözümüzü söylemeye devam
Barış İçin Akademisyenler adına ödülleri tutuklanan dört akademisyen aldı. Akademisyenler İHD’den ve Zarakolu adına bir ödül almanın önemini vurguladı.
Esra Mungan’a ödülü veren Ümit Efe “Çok cesaretsiz bir dönemde imzalarınız bizi cesaretlendirdi” dedi.
Mungan “Her şeye rağmen döşenen bir yol var, herkes bir taş koyuyor, bizimkisi küçük bir taş” dedi.
“Yaptığımız gerçeği ifade etmekti. İmza sayısı karşısında olağanüstü şaşırdık. 12 Eylül’ün en büyük amacı üniversitelerde ifade özgürlüğü yoketmek, biat kültürünü kalıcı şekilde inşa etmekti, demek ki başaramamışlar.
“Çok genç araştırmacılardan, bizim öncümüz olmuş kişilere dek çok geniş bir yelpaze var, çok ümitliyiz. Bir çok öğrencimiz tutuklanmış durumda. İnatla ve çoğalarak barış sözümüzü söylemeye devam edeceğiz. ”
Ersoy: Bizimkisi ufak bir bedel
Kıvanç Ersoy’a ödülünü veren Prof. Dr. Gençay Gürsoy, “Akademisyenlere söyleyecek laf yok. Ben de akademisyenim. Doğrusu aşk olsun bunlara. Sessizliğin hakim olduğu bir toplumu sadece doğruları söyleyerek sarstılar” dedi.
Ersoy da “Alt tarafı 40 gün içeride kaldık. Bizim dışarı çıkmamız büyük topumsal dayanışmanın sonucu oldu. Ödülü bizim dışarı çıkmamız için, barış ve demokrasi için mücadele eden herkes adına alıyorum” diye konuştu.
Camcı: Kadınları sözü bitmeyecek
Meral Camcı’ya ödülünü veren İHD İstanbul Şube eski Başkanı Gülseren Yoleri, “Suskunluğu parçaladığınız için teşekkürler” dedi.
Camcı da “Barış mücadelesi veren kadınların sözü bitmeyecek. Akademide üretilen sözün belki küçük bir etkisi hala varsa, ki varmış gördük, o sözü üretmeye, o etkinin de bu coğrafyada insanlara barış ve demokrasi olarak geri dönmesi mücadelemize devam edeceğiz” dedi.
Kaya: Birlikte barışı kazanacağız
Muzaffer Kaya’ya ödülünü veren İHD Şube yöneticisi Ahmet Demirsoy, “Herşeye rağmen müthiş direnişinizi hayranlıkla izledik” dedi.
Kaya da ödülü imzacı 2212 akademisyen adına aldıklarını söyledi. Zarakolu’nun ve Belge Yayınları’nın akademisyenler için önemine değindi.
“Klasik tarih dersleri dışında bambaşka Türkiye tarihi olduğunu akademiden önce Belge Yayınları’ndan öğrendik. Barış dediğimiz için suçlandık, tutuklandık, barış demeye devam edeceğiz. Ülkenin üzerine çöken karanlık bulutun dağılacağını düşünüyorum."
Ayşe Nur Zarakolu kimdir?
İnsan hakları savunucusu, Belge Yayınlarının sahibi. 28 Ocak 2002'de yaşamını yitirdi. Ayşe Nur Zarakolu Düşünce Özgürlüğü ödülleri, düşünce ve ifade özgürlüğü uğruna kendi mesleki alanında da ölümüne kadar mücadele veren, Türkiye'de düşünce özgürlüğü alanının genişlemesine katkıda bulunan İHD kurucularından ve yöneticilerinden Zarakolu anısına 2002'de verilmeye başlandı. (BK)