Cumartesi Anneleri/İnsanları Galatasaray Meydanı’ndaki 569. buluşmalarında 21 yıl önce gözaltında kaybedilen Murat Yıldız’ın akıbetini sordu.
Oğlu Cemil Kırbayır’ı ararken hayatını kaybeden Berfo Kırbayır ile “barış” yazılı döviz de pankartın üzerinde yer aldı.
569. haftanın açıklamasında “Sur’dan, Cizre’den, İdil’den Merasim Sokak’a tüm yurttaşların can güvenliğinin sağlanabilmesi için evrensel hukuk ilkelerinin egemen olduğu bir hukuk devletine ihtiyacımız var” diye seslendiler.
“Biz evlat acısının yakıcılığını yaşayanlar ve bu acıya tanıklık edenler hiç bir annenin evlat acısı yaşamasına razı değiliz. Ne Cizre’de ne Merasim Sokak’ta bu toprakların hiç bir evladının ölmesine razı değiliz. Hükümeti ölümlere neden olan politikalarından acilen vazgeçmeye ve evrensel hukukun sınırlarına çekilmeye çağırıyoruz.”
“Başta devlet olmak üzere silahlı tüm yapıları yaşam hakkına saygı göstermeye, diyaloğun, müzakerenin, çözümün kanallarını tıkayan uygulamalara derhal son vermeye çağırıyoruz.”
Kırbayır: Ben mezarımı ararken onlar mezar yeri arıyor
Bu hafta söz alan kayıp yakınlarından Mikail Kırbayır, ölümünün üçüncü yıldönümünde annesi Berfo Kırbayır’a “. Sen evladının kemiklerini ararken şanslıydın, bugünleri görmedin” diye seslendi.
“İnsanlar ölüleriyle aynı evde. Cemil’i unutmadım ama ben mezarımı ararken onlar mezar yeri aramaktalar. Bu bağlamda insanlığımdan utanıyorum.”
Murat Yıldız’ın annesi Hanife Yıldız da oğlunu kendisinin karakola götürdüğünü anlattı. Oğlu için yazdığı şiirde “Gelsen sofralar kurardım” diye seslendi “Törenler yapamadım, sofralar kuramadım, hep yollarda eylemlerde ömrümü tükettim” dedi.
Murat Yıldız nasıl kaybedildi?
İnsan Hakları Derneği İstanbul Şubesi Gözaltında Kayıplara Karşı Komisyon’un açıklamasını Cumartesi İnsanları’ndan Nur Sürer okudu.
Açıklamada Murat Yıldız’ın kaybedilişi şöyle aktarıldı.
"19 yaşındaki Murat Yıldız annesi ile birlikte İzmir'de yaşıyordu. 29 Ocak 1995 tarihinde İzmir/ Bornova'daki bir kafede çıkan tartışmada silahla havaya ateş ederek olay yerinden uzaklaştı. Bu nedenle polis tarafından aranmaya başlandı.
"Şubat ayında Yıldız ailesinin evine gelen polis ekibi anne Hanife Yıldız'ı emniyete götürdü. Emniyette kendisine oğlunun havaya ateş açması nedeniyle arandığı, hemen gelip teslim olursa ifade vererek serbest kalacağı söylendi.
"23 Şubat 1995 tarihinde, Hanife Yıldız avukatı ve yeğeni ile birlikte tek çocuğu Murat'ı İzmir Bornova Özkanlar Asayiş Şubesinde Komiser Ramazan Kaya ile polis memuru Tahir Şerbetçi'ye teslim etti.
"Murat’tan bir daha haber alınamadı. Polis, silahı bulmak için Murat’ı İstanbul’a götürürken feribottan atlayıp yüzerek kaçtığını söyledi.
"5 yıl süren yargılamada Gebze 2. Asliye Mahkemesi, Murat Yıldız'ın feribottan atladığını gören tek bir tanık olmamasına rağmen sanık polislerin beyanını esas aldı ve polislere yalnızca “görevi ihmalden günümüz parasıyla 1 lira 18 kuruş para cezası verdi. Aynı mahkeme 2002'de polislerin aldığı para cezasının beş yıl ertelenmesine, 2007 yılında ise davanın bütün sonuçlarıyla ortadan kaldırılmasına karar verdi.
"İHD avukatı Gülseren Yoleri 2015 Ocak ayında Gebze Cumhuriyet Başsavcılığı'na Murat Yıldız'ın akıbetinin açığa çıkartılması için tekrar suç duyurusunda bulundu."
Sorumluları şöyle sıraladı:
"Murat Yıldız'ın kaybedilmesinden İzmir Bornova Özkanlar Asayiş Şubesi'nde görevli Komiser Ramazan Kaya ve polis memurları Şahismail Öztürk ile Tahir Şerbetçi, dönemin İzmir Emniyet Müdürü Kemal Yazıcıoğlu, İzmir Valisi Kutlu Aktaş, Bornova kaymakamı Yüksel Ayhan, Emniyet Genel Müdürü Mehmet Ağar, İçişleri Bakanı Nahit Menteşe, Başbakan Tansu Çiller, Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel sorumludur." (BK)