Oyuncu Mehmet Ali Alabora, Yeni Şafak gazetesinin bugünkü “Bu ne tesadüf” manşetiyle kendisinin ve oynadığı “Mi Minör” tiyatro oyunun Gezi Direnişi ile ilişkilendirilerek hedef göstermesi üzerine Türkiye Gazeteciler Cemiyeti'nde basın açıklaması yaptı.
Alabora, 27 defa, üç mekanda üç resmi makamdan izin alarak sergilenen oyundan böylesi bir sonuç çıkarmanın kasıtla açıklanabileceğini söyledi.
"Neden mesele sadece Gezi Parkı değil?"
“30 Mayıs Perşembe gecesi O saat 21:45’te, daha sonra beni hedef haline getirmek için kullanılan şu tweeti attım: Mesele sadece Gezi Parkı değil arkadaş, sen hala anlamadın mı? Hadi gel. #direngeziparkı’
“Bu tweet’im kullanılarak sürekli hedef haline getirildim, getirilmeye de devam ediyorum. Hedef gösterilmemden itibaren bu tweet’e bağlı olarak tehdit mesajları alıyorum. Bu tweet’te ne demek istediğimi sizlerle paylaşmak isterim.
“Ben Gezi Parkı’na 28 Mayıs’ta ağaçları ve İstanbul Kültürü’nü korumak için gittim. Üst üste uygulanan şiddet sonucunda mesele, ifade özgürlüğüne karşı uygulanan şiddeti protesto etmek haline dönüştü.
“Devamında da oraya gelenler, kendilerini ifade edemediklerini düşündükleri diğer meselelerde kendilerini ifade etmeye başladılar. Bu benim için de geçerliydi. Benim için mesele Gezi Parkı kadar Emek Sineması’nın yok edilişi, Şehir Tiyatroları’ndaki yönetmelik değişikliği, Devlet Tiyatroları’nın kapanmak üzere oluşu, Kadıköy’deki Kuşdili Çayırı, Haydarpaşa Garı gibi birçok meselenin ifade edilmesi haline geldi. Mesele 'sadece' Gezi Parkı değil derken, bunu kast ediyordum.”
Alabora 1 Haziran’da sanatçılar olarak şiddetin durması için Vali Hüseyin Avni Mutlu ile görüşme çağrısı yaptıklarını, bunun üzerine 2 Haziran’da Vali, 3 Haziran’da da AKP İstanbul Milletvekili Bülent Turan tarafından aranarak aracı olması istendiğini ancak kendisinin muhatap olarak iki seferde de Taksim Dayanışması’nı gösterdiğini aktardı.
"Bugün Yeni Şafak Gazetesi, ilk sayfadan 'Bu ne tesadüf' manşeti ile; yönetmeni ve başrol oyuncusu olduğum, içinde uzaylıların dahi yer aldığı, Türkiye ile hiçbir bağlantısı olmayan, tamamen kurmaca bir ülke olan Pinima’da geçen ve fantastik bir oyun olan 'Mi Minör' isimli tiyatro eseri ile akla mantığa sığmayacak bir şekilde Gezi Parkı olayları arasında bir bağlantı kurmaya ve kurdurmaya çalışmıştır.
“Bu manşet beni dehşet içinde bırakmıştır. Sadece İstanbul’da 23 kez oynanmış, onlarca TV kanalı ve gazetede yer almış, toplamda üç mekanda, üçü için de resmi makamlardan üç ayrı izin alınmış bir tiyatro oyunundan böylesine aklı zorlayan bir sonuç çıkarmak ancak bir kasıtla açıklanabilir."
"Bir oyuna çekilmeye çalışılıyorum"
“Anlaşılıyor ki, Gezi Parkı’nın korunması ile başlayan süreci bir komplo teorisi ile açıklamaya çalışmak için ben bir oyuna çekilmeye çalışılıyorum. Hedef gösterilerek içine sokulmak istendiğim durumların hiçbiri ile bir ilgim olmadığını, Gezi Parkı direnişinin benim için ağaca ve kente sahip çıkmakla başlayıp, kendimi özgürce ifade etmemle devam eden bir süreç olduğunu bir kez daha ifade etmek isterim.
"Bu gelişmeler yaşanırken iki gün önce de, yurtdışından, bilmediğim bir adresten, tanımadığım bir isimle gönderilen ve benimle bir yerde buluşmak istediğini belirten İngilizce iki e-posta aldım. Bu e-postaları hukuken gereğinin yapılması için anında avukatıma bildirdim. Bugün Yeni Şafak Gazetesi’nde çıkan haberle ilgili de avukatım hukuki süreci başlatacaktır. Ayrıca medya ve sosyal medya aracılığı ile beni hedef gösteren, tehdit edenlerle ilgili de hukuki takip yapılmaktadır. Can güvenliğim olmadığından, bugün avukatım yetkili makamlara koruma talebinde de bulunmuştur."
Haberde yer alan “İngiltere merkezli bir ajansın desteği ile sergilenen oyun” iddiasıyla ilgili olarak ajansın İngiltere bağlantısı olan Türkiye’de kurulu bir ajans olduğunu ve bir dijital iletişim ajansı olduğunu söyledi.
Alabora yaşanan süreçten dolayı ayrıca Strasburg’da konuşmacı olarak yer alacağı Gezi Direnişi ile ilgili bir konferansa katılımını iptal ettiğini ifade etti.
"Yeni Şafak gazetesine teşekkür ederim"
Alabora toplantının sonunda salondaki Yeni Şafak muhabirine şunları söyledi:
“Son olarak, Yeni Şafak Gazetesi’ne tiyatroyu bu kadar ciddiye aldıkları için bir de teşekkür etmek istiyorum. Çağımızda tiyatro ile toplumsal olaylar yaratmak mümkün değil ama Yeni Şafak Gazetesi, 1873 yılında iki sokak arkamızda sergilenen Vatan Yahut Silistre’den beri ilk kez bir tiyatro oyunun bu kadar etkili olduğunu iddia ederek tüm ekip olarak büyük özveri ile hazırladığımız “Mi Minör” oyununa fevkalade bir önem atfetmiştir. Kendileri ile istedikleri zaman “Mi Minör”ü ve tiyatro sanatının toplumsal olaylara etkisini yüz yüze tartışmak, fikir alışverişinde bulunmak isterim.”
Yeni Şafak gazetesi bugünkü "Bu ne tesadüf?" manşetinde Gezi Parkı direnişinin provasının Mi Minör adlı oyunda yapıldığını ileri sürmüş, oyunun yönetmeni ve oyuncu olan Alabora'nın direnişin başından beri "kışkırtıcı" olmakla nitelendirmişti. (EA)