410. kez biraraya gelen Cumartesi Anneleri/İnsanları, 2 Şubat 1984'te polisler tarafından gözaltına alınan ve bir daha kendisinden haber alınamayan 25 yaşındaki öğretmen Maksut Tepeli'nin dosyasını aktardılar. 1993'te nüfus cüzdanını değiştirirken "dul" kaydıyla karşılaşan eşi Şehriban Tepeli'nin, Maksut Tepeli'nin 6 Şubat 1984'te ölü olarak kayda geçirildiğini öğrendikten sonra Kadıköy Cumhuriyet Başsavcılığı'na başvuruda bulunmasıyla başlayan süreç anlatıldı.
Soruşturma sürecinde yaşananlar aktaran Tepeli ailesinin avukatı Gülseren Yöreli, 2004'e kadar herhangi bir belge yok denilmesine rağmen 2006'da Haydarpaşa Numune Hastanesi'nde öldüğünün söylenmesine rağmen bunu doğrulayan bir belge olmadığını söyledi.
Hem defin tarihinin, hem adli tıp incelemelerinin yapıldığı tarihin soruşturma sürecinde çelişkili olduğuna değinen Yoleri, mezar tespitini beklediklerini, bu dosyayı açık tutacaklarını bildirdi.
Fotoğraflar çoğalsın istemiyoruz
Maksut Tepeli'nin kardeşi Türkan Tepeli, "Annem 90 yaşında her gün oğlunu arıyor, 29 yıldır ağabeyim Maksut Tepeli'yi arıyoruz, artık dayanacak gücümüz kalmadı" dedi.
Küçük kardeşi Orhan Tepeli ise çok beklediklerini ama hiçbir iyi haber alamadıklarını, devletin ağabeyini bulmak istemediğini söyledi. Tepeli, buradaki fotoğrafların artık çoğalmasını, kayıpların artmasını istemediklerini vurguladı.
Mezarı hala gösterilmedi
Basın açıklamasını okuyan Mukaddes Şamiloğlu, kayıpların akıbetlerinin açıklanmaması ve faillerin yargılanmamasından yakınarak kayıp yakınlarının hukuki olarak sonuç alamadıklarından söz etti.
Şamiloğlu, Maksut Tepeli'nin kaybedilmesinden sorumlu olan isimlerin yargılanmasını istedi. 29 yıldır gözaltına alındığı inkar edilen Tepeli'un öldüğünün açıklandığını ancak mezarının hala gösterilmediğini belirterek Maksut'u kaybedenlerinin korunduğunu söyledi.
Açıklamada, uluslararası hukukun gereği olarak, kayıpların faillerini hakkaniyete uygun bir şekilde, cezalandırmakla yükümlü olan hükümet, görevini yerine getirmeye çağırıldı. (BA/EKN)