Cumartesi Anneleri/İnsanları Galatasaray Meydanı'nda 393. buluşmalarında Ayhan ve Ali Efeoğlu için oturdu. Efeoğlu kardeşleri aramaktan vaz geçmeyeceklerini söylediler.
Yıldız Teknik Üniversitesi öğrencisi Ayhan Efeoğlu 20 yıl önce 6 Ekim 1992'de okul önünde sivil polisler tarafından göz altına alındı. İstanbul Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şubesi'ne götürülen Efeoğlu'yla ilgili yapılan başvurular dikkate alınmadı. Gözaltına alınmadığı belirtildi.
5 Ocak 1994'te ise Ayhan Efeoğlu'nun kardeşi Ali Efeoğlu gözaltına alındı. Devlet Güvenlik Mahkemesi Cumhuriyet Savcısı suç duyurusunda bulunan avukatlara "Belki kardeşinin yanına gitmiştir." açıklamasında bulundu.
Ayhan ve Ali Efeoğlu'yla ilgili olarak, ailesi, arkadaşları ve İnsan Hakları Derneği'nin girişimlerine rağmen haber alınamadı.
Eski Özel Harekat Polisi Ayhan Çarkın, 2011'de Ayhan Efeoğlu'nun gözaltında işkence yapılarak öldürüldüğüne tanık olduğunu söyleyerek Efeoğlu'nu sorguya çeken polislerin isimlerini açıkladı.
Çarkın'ın itirafı sonrasında başlatılan soruşturmada Özel Yetkili Savcılık olayın "örgütlü suç kapsamında olmadığını" belirterek görevsizlik kararı verildi ve dosya Şişli Cumhuriyet Başsavcılığı'na gönderildi.
Savcılık dosyayı ilgili olarak "örgütlü suç" olduğu gerekçesiyle yeniden özel yetkili savcılığa gönderdi. Bu süre zarfında Efeoğlu Ailesi'nin Bursa'da açtığı davaya ilişkin olarak İçişleri Bakanlığı, mahkemeye gönderdiği dilekçede Ayhan ve Ali Efeoğlu'nun öldürüldüğünü kabul ederek "İdarenin eylem ve işlemlerinden kaynaklanmıştır" açıklamasını yer aldı.
Eylemde 18 yıl önce gözaltına alınan ve bir daha haber alınamayan Kenan Bilgin'in kardeşi İrfan Bilgin, 17 yıl önce gözaltına alınan Fehmi Tosun'un eşi Hanım Tosun, 1981 yılında gözaltına alınan Nurettin Yedigöl'ün kardeşi Muzaffer Yedigöl konuştu.
Hanım Tosun, "Türkiye halkı sağır mı? Kör müsünüz? Neden sesinizi çıkarmıyorsunuz? Devlet yetkilileri rant peşinde. Onların vicdanı yok peki sizlerin de mi vicdanı yok" diye sordu.
Zeynep Tanbay'ın yaptığı basın açıklamasında şunları söyledi:"Efeoğlu kardeşler soruşturmasında bir arpa boyu mesafe alınmazken, gözlatında kaybetmeyi bir devlet politikası olarak uygulayan eski başbakanlardan Tansu Çiller'i savcılar 28 Şubatîn mağduru olarak ifadeye çağırdı.
Zalimden mağdur yaratan savcılara soruyoruz:
Ne zaman Çiller'e kaybedilen çocuklarımızı soracaksınız?
Devlet adına kurşun atanları şerefli ilan eden Çiller'e faili devlet olan infazların hesabını ne zaman soracaksınız?
JİTEM'cileri 'madden ve manen arkanızdayım' diye cesaretlendirip bu toprakları faili meçhuller, yargısız infazlar, kayıplar, toplu mezarlar cehennemine çeviren Çiller'den bunun hesabını ne zaman soracaksınız?
Ne zaman insanlığa karşı işlenen suçları evrensel hukuka uygun bir şekilde soruşturacaksınız?
20 yıl yetmedi mi?
Gerçek bu kadar ortadayken Ayhan ve Ali Efeoğlu dosyasını daha ne kadar tozlu raflarda tutmaya devam edeceksiniz?
Hukuku ne zaman işleteceksiniz?" (TAA/HK)