Marmara Üniversitesi İletişim Fakültesi'nden Doç. Dr. Gözde Yılmaz, yazılı bir basın açıklamasıyla dekan Yusuf Devran'ın uygulamalarını ve yaşadıklarını ayrıntılı bir şekilde anlattı. Uygulamalara karşın gereğinin yapılması için yetkili makamları göreve davet etti.
Yılmaz'ın açıklaması şöyle:
"Marmara Üniversitesi İletişim Fakültesi Dekanı Prof.Dr.Yusuf Devran'ın Yüksek lisans ve doktora (lisansüstü) sınavlarında fişleme, adam kayırma, baskı yoluyla etki altına alma, hocalara ve öğrencilere iftira ve tehdit yoluyla sınav sonuçlarına müdahale etmesi üzerine 27 Haziran 2012 tarihinde Şişli Cumhuriyet Savcılığı'na başvuruda bulundum. Akabindeki süreçte de Rektörlük ve Yüksek Öğretim Kurumu'nu konuyla ilgili bilgilendirdim.
"O günden bu güne, Prof.Dr.Yusuf Devran'ın tarafıma yönelttiği iftira, fişleme ve yıldırmalar artarak devam etmektedir. Her geçen gün can ve çalışma güvenliğim tehdit altındadır.
"Geçen süre içinde, Rektörlük, Prof.Dr.Yusuf Devran'ın fişleme, sınavlarda adam kayırma, tarafıma tehdit ve yıldırma eyleminde bulunmasına karşı savcılığın soruşturmasına izin vermemiştir.
"Lisans üstü eğitime başvuran öğrencilerimizi, sınav öncesi, sınav listeleri üzerinde MC, FS, P, ŞÖ, EÖ, gibi kodlamalarla fişlemiş, sınav sonrasında bunların alınmamaları için baskı uygulamıştır. Örneğin, adı Azad olan bir öğrenci, sınavı başarılı geçtiği halde dekan Prof. Dr. Yusuf Devran tarafından PKK'lı olarak fişlenmiş ve bu öğrencinin yazılı ve sözlü sınav sonuçlarına müdahale edilerek kazanması engellenmiştir. Dekan Prof.Dr. Yusuf Devran, sınav sonrası beni de "bir teröristi yüksek lisansa almakla" itham ederek, gece 02.30'da sözlü saldırıda bulundu. Daha sonraki günlerde de sözlü saldırının yanısıra fiziksel saldırıda da bulunmuştur.
"Bir öğrencinin internette kendisi için kullandığı "herif" kelimesini tehdit olarak algılayıp, kendini çelik kapılar ve onlarca güvenlik görevlisiyle koruma altına alan dekan Prof. Dr. Yusuf Devran, hiçbir koruması olmayan hoca, asistan ve öğrencileri terörist, PKK'lı, solcu, ülkücü ve sendikacı ya da polis yanlısı şeklinde fişlemekte ve karşıt gruplara hedef göstermektedir.
"Bu iftiraları da dedikodu yoluyla okula yayarak fişlediği kişileri (öğrenci, öğretim üyesi ve asistan) itibarsızlaştırmaktadır.
"Öğrencileri twitter üzerindeki yazışmalarla tetikçi ve PKK'lı ilan etmekte ve bu öğrencileri internette afişe ederek farklı öğrenci gruplarına hedef göstermekte ve öğrencileri birbirine düşürmektedir.
"5 günde 15 lisansüstü sınavının 8'ine kendisi başkanlık yapmış, sınav sonuçlarını da sınav öncesi kendisinin belirlediği şekilde, diğer jüri üyelerine söz hakkı vermeksizin baskı ve tehdit yoluyla yine kendisi belirlemiştir.
"Fakültemizde, iletişim kökenli, doktoralı asistanlar kadro beklerken, kadrolar okulun akademik personeli yerine, dışarıdan, eğitiminin hiçbir aşamasında iletişim bilimiyle ilişkili olmamış, eş dost ve adam kayırma yoluyla dışarıdan gelen kişilere verilmiş ve kadrolaşma yoluna gidilmiştir.
"Dekanlığı döneminde Fakültemizde kongre, sempozyum gibi bilimsel çalışmalar hiç yapılmamıştır.
"Fakültenin öğretim üyelerini ve asistanlarını yıldırma girişimleri genişleyerek ve şiddeti artarak devam etmektedir. En son uygulama ise, öğretim üyelerinin talepleri olmaksızın oda değişikliğidir. 1 yılda 4 kez odalar; boya, tadilat ve yeni oturma planı oluşturma bahaneleriyle değiştirilmiştir.
"Marmara Üniversitesi İletişim Fakültesi mezunu bir öğretim üyesi olarak, dekan Prof. Dr. Yusuf Devran'ı; can ve çalışma güvenliğimi ihlal ettiği, öğrencileri fişleyerek ayrımcılık ve bölücülüğü körüklediği, fakültede çatışma ortamı ve gerilim yarattığı, huzurlu bir akademik ortama izin vermediği, adam kayırdığı ve kadrolaştığı için tüm Türkiye'ye şikayet ediyorum ve gereğinin yapılması için yetkili makamları göreve davet ediyorum." (ÇT)