Bilgi Üniversitesi Psikoloji Bölümünden Öğr. Üyesi Ayten Zara'nın Barış İçin Akademisyenlerin "Bu suça ortak olmayacağız" bildirisini imzalaması sebebiyle "Terör örgütü propagandası" iddiasıyla Çağlayan'daki İstanbul Adliyesi'nde 28. Ağır Ceza Mahkemesi'nde yargılandığı davadaki beyanını yayınlıyoruz.
Sayın Mahkeme Heyeti,
11 Ocak 2016 tarihinde kamuoyuna açıklanan “Bu Suça Ortak Olmayacağız” başlıklı bildiri ile 3713 sayılı kanunun 7/2 ve TCK'nin 53. maddesi uyarınca terör örgütü propagandası yapma ithamıyla yargılanıyorum.
Anayasamızın 26. maddesinin güvenceye aldığı, “Herkes düşünce ve kanaatlerini söz, yazı veya başka yollarla tek başına veya toplu olarak açıklama ve yayma hakkımı kullanarak, herhangi bir terör örgütünün propgandasını yapmadan, şiddeti ya da terörü teşvik etmeden bu bildiriye imzamı,
Şiddetin açtığı tahribatın son bulması isteğiyle,
Barışın bu topluma getireceği birlik ve beraberlik sonsuz inancıyla,
Sürekli travma üreten bu coğrafyada doğup büyüyen çocuklara bırakacağımız mirasın travmalarla dolu bir şiddet kültürü olmaması dileğiyle attım.
Ben bir akademisyenim. Klinik Psikoloji, toplumsal şiddet ve travmalar üzerine dersler veriyor, araştırmalar yapıyorum.
Klinik Psikoloğum. Ülkemde ve dünyanın birçok yerinde şiddete maruz kalarak ruhları yaralanmış insanlara ruhsal destek vermek için çalışmalar yapıyorum.
Ayrıca barış ve insan hakları çalışanıyım. Şiddet ve travmayı önlemeye yönelik projeler geliştiriyor; hem ülkem hem de dünyanın diğer ülkelerinde bu projeleri uyguluyorum.
On yıllar boyunca edindiğim deneyimimle şunu söyleyebilirim ki: Günümüzde süregelen birçok savaşın, halklar arası anlaşmazlığın sebebi geçmişten gelen ve çözümlenemeyen toplumsal travmaların psikolojik sonuçlarının kuşaklar boyunca taşınması ve halen canlı kalmalarıdır.
Şiddetin yarattığı tahribatların birinci elden bir tanığıyım. Korku, çaresizlik, öfke gibi duyguların eşlik ettiği şiddet olayları, meydana geldiği toplumun ruhsal, sosyal, kültürel ve ekonomik yapıtaşlarını sarsıp zedelemekte ve toplumu bölmektedir.
Ülkemde bunların olmaması için temel çağrısı barış olan bu bildiriyi imzaladım. Bu bildiride şiddete ya da herhangi bir terör örgütüne yönelik hiçbir teşvik ya da propaganda yoktur.
Bildiride siyasal çatışma ve sorunların daha barışçıl yöntemlerle çözümlenerek yıkım ve ölümlerin son bulması arzusu dillendirilmiştir.
“Kalıcı barış için çözüm yolları kurulması” ana temasıyla çağrıda bulunan bu bildiriyi imzalamaktan ötürü hakkımda yapılan tüm ithamları reddediyor ve beraatimi talep ediyorum. (AZ/TP)