Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) rüşvet almakla suçlanan dört eski bakanla ilgili meclis soruşturma komisyonu haberlerine getirilen yayın yasağının kaldırılmasına ilişkin girişimi olumsuz sonuçlanınca Anayasa Mahkemesi’ne (AYM) başvurdu.
AYM, Twitter ve YouTube dijital platformlara getirilen erişim yasağı ve Telekomünikasyon İletişim Başkanlığı’na (TİB) güvenlik gerekçesiyle yargı kararı olmaksızın sansür yetkisi veren düzenlemeyi kaldırdığından bu yana, özellikle temel özgürlükler bakımından hükümetin tepkilerini üzerine çekiyor.
CHP bireysel başvuruyla AYM’ye taşıyor
CHP, yayın yasağıyla ilgili bianet, Halk TV, Cumhuriyet gazetesi, Türkiye Gazeteciler Cemiyeti (TGC) ve Basın Konseyi gibi, 25 Kasım’da tebliğ edilen yayın yasağına itiraz etmişti.
Ancak Ankara 8. Sulh Ceza Hakimliği, CHP’nin başvurusuyla ilgili 28 Kasım’da, yayın yasağında hukuka aykırı bir yön bulunmadığını savunan bir karar almıştı.
Bunun üzerine CHP Grup Başkanvekili ve Ankara Milletvekili Levent Gök’ün avukatı Kemal Akkurt, ret kararını “tedbir talepli ve öncelikle görüşülmesi” istemiyle ve bireysel başvuru kapsamında AYM’ya taşımaya karar verdi. Girişim sonrasında AYM önünde bir basın açıklaması yapılması da bekleniyor.
CHP’nin AYM önünde yaptığı bir başvurusu da, 6545 Sayılı Kanunla kaldırılan Sulh Ceza Mahkemeleri’nin yerine geçen, arama, yakalama, el koyma, tedbir, adli kontrol ve tutuklama taleplerini değerlendirme yetkisi verilen Sulh Ceza Hakimliği ile ilgiliydi. Bu konuda AYM, henüz başvuruya ilişkin esasa ilişkin kararını vermedi.
İlkiz: AYM kararları hak temelli daha derin içeriğe kavuşmalı
İletişim Hukukçusu avukat Fikret İlkiz, “Bireysel Başvuru Hakkı Neden Korunmalıdır?” başlıklı bianet yazısında, AYM’nin bireysel başvuru yoluyla artık “devlet yerine insan temel hak ve özgürlüklerin korunmasına dair verdikleri kararların bundan böyle ‘hak temelli olarak’ daha derinlemesine bir içeriğe kavuşması”nın önemine işaret ediyor.
“Beklentim odur ki; Anayasa Mahkemesinin bireysel başvuru yoluyla artık devlet yerine insan temel hak ve özgürlüklerin korunmasına dair verdikleri kararların bundan böyle “hak temelli olarak” daha derinlemesine bir içeriğe kavuşması, sistemin daha iyi işlemesi, yargı kararlarının yaşama geçmesi amacıyla tartışma yollarının çoğaltılması ve herkesin hukuk güvenliğinin sağlamasıdır. Böylece demokratik hukuk devletinin gücü çoğalır.”
AİHM için örnek mahkeme
AYM Başkan Haşim Kılıç ve 15 yüksek mahkeme üyesi, Avrupa Konseyi ve Avrupa İnsan hakları Mahkemesi'nce Temmuz ayında düzenlenen Strasbourg'daki Bireysel Başvuru Konferansı’na davet edilmiş, Türkiye'den bireysel başvurulara ivedi yanıt vermesi ve onarıcı kararlar alması bakımından örnek mahkeme olarak tanıtılmıştı. (EÖ)