Türkiye'de Adalet Bakanlığı ve gazetecilik örgütlerince hapisteki gazetecilerin sayısı net bilinmezken, dünkü (20 Aralık) KCK operasyonları tartışmalara tuz biber ekti. Bakanlık ve örgütler, hapisteki gazetecilerin sayısı hakkında "8 mi, 65 mi, 71 mi?" diye hesaplar yaparken, İstanbul Özel Yetkili 9. Ağır Ceza Mahkemesi, son gözaltılarla hesapları altüst etti.
Dicle Haber Ajansı'nın bürolarına, Özgür Gündem gazetesine, Etik ajansa, Demokratik Modernite dergisine, Fırat Basın Yayın Dağıtım bürosuna, Gün Matbaasına, Etkin Haber Ajansı editörlerinden Arzu Demir ve Birgün muhabirlerinden Zeynep Kuray'ın evine düzenlenen operasyonlarda pek çok tehlikeli haber materyaline ve teknik cihaza el konuldu.
bianet'in üç ayda bir yayımladığı medya gözlem raporlarında gazetecilerin davalarını izleyen Emel Gülcan, kepçe içinde düzensiz şekilde duran gazeteci topluluğunun net sayısını bir türlü sayamayınca çıldırdı. Gülcan, "Bu ülkenin binlerce polisi ama bir tane Emel Gülcan'ı var. Yetişemiyorum" dedi.
Uzunca bir süre sakinleştirilemeyen Gülcan kendine geldiğinde "Artık üçün beşin hesabını yapamayız. Kaç kepçe var onu sayacağım" dedi.
Hesaplamalar için TMKCK denklemi adını verdiği kendi formülünü yaratan Gülcan, buluşunu şöyle açıkladı:
"Toplam gazeteci sayısı - serbest gazeteci sayısı = tutuklu gazeteci sayısı" formülü üzerinde yoğunlaşıyorum. Gazetecileri numaralandırmak ve her sabah cezaevleri müdürlerini arayarak yoklama almak da düşündüğüm çözümler arasında." (QW/WX)
* İşbu haber bianet'e "postayla" geldi. Hikaye şu ki, "Zaytung muhabirleri"nden biri dünkü "gazeteci operasyonu"yla ilgili bu haberi yazmış, ne yazık ki Zaytung haberi "sansürlemiş". Muhabir de bunun üzerine derhal "istifayı basmış", emek zayi olmasin diye de haberi dost sitesi bianet'e yollamış. Adı bizde saklı!!! Zaytung'a selam olsun!