Raporun tam metni için tıklayın
11'i haberden, yazıdan, konuşmaktan toplam 66 gazeteci cezaevinde. Önceki dönemde 12'si haberden, yazmaktan, konuşmaktan, toplam 68 gazeteci hapisteydi.
Azadiya Welat gazetesi Sorumlu Yazı İşleri Müdürleri Vedat Kurşun, Ruken Ergün ve Ozan Kılınç, Azadiya Welat Batman Temsilcisi Deniz Kılıç, Dicle Haber Ajansı (DİHA) Batman temsilcisi Erdoğan Altan, Diyarbakır temsilcisi Kadri Kaya, Batman postası yazarı Mehmet Karabaş, Aram Yayınları imtiyaz sahibi ve Hawar gazetesi sorumlusu Bedri Adanır ve Devrim Yolunda İşçi Köylü gazetesi yazı işleri müdürü Barış Açıkel, üniversite öğrencileri Berna Yılmaz ve Ferhat Tüzer Ekim ayına cezaevinde girdiler.
9 gazeteci, iki üniversite öğrencisi yazdıkları, haberleştirdikleri, yayımladıkları, konuştukları için Terörle Mücadele Kanunu 7/2'den, ''örgüt propagandası'' iddiasıyla yargılandılar, yargılanıyorlar.
55 gazeteci de "Kürdistan Topluluklar Birliği-Türkiye" (KCK) , (PKK), (DYG) (20) "Ergenekon" (16), "Devrimci Halk Kurtuluş Partisi-Cephesi" (DHKP-C) (7), "Marksist Leninist Komünist Partisi" (MLKP) (7), "Devrimci Karargah" (2), "THKP-C Devrimci Yol" (1) "Direniş Hareketi" (1), dava, operasyon ve soruşturmalar çerçevesinde hapiste; bir gazeteci "örgüt bağlantılı'' yargılanıyor, ancak iddianamede "örgüt'' adı geçmiyor.
Hapisteki 10 gazeteci iddianamesi henüz açıklanmadığından, ne tür iddialarla karşı karşıya olduklarını bilmeden ilk duruşma gününü bekliyor.
Bağımsız İletişim Ağı (BİA) Medya Gözlem Masası'nın 2011 Temmuz-Ağustos-Eylül Medya Gözlem raporu "Öldürülen gazeteciler", "Hapisteki gazeteciler", "Saldırı, tehdit ve engellemeler", "Soruşturmalar, açılan/süren davalar ve kararlar", "TCK 285, 288: Kaç bin dava?", "Hakaret ve kişilik hakları davaları", "Muzır Kurulu'ndan", "Kapatmalar ve toplatmalar", "Düzenlemeler, etkiler, tepkiler, hak aramalar", "AİHM'e başvurular, kararlar" ve "RTÜK uyarıları" başlıklarından oluşuyor.
Medya Gözlem Raporu hapisteki gazeteci sayısının, uzun tutuklulukların, ifade özgürlüğü kapsamındaki soruşturma ve yargılamaların, ifade ve basın özgürlüğünü kısıtlayan Terörle Mücadele Kanunu (TMK) 7/2 başta olmak üzere, Türk Ceza Kanunu'nun (TCK) 215, 220, 285, 288, 314. maddeleri bağlamındaki protestoların, açıklamaların, raporların ve toplantıların, Türkiye ve dünya gazetecilik ve insan hakları örgütlerinin, uluslararası kuruluşların gündeminde olduğunu ortaya koyuyor.
Döneme gazeteciler ve ifade özgürlüğü çevrelerinin gazetecilerin hapsedilmesi ve yargılanmasına karşı başta sokak gösterileri olmak üzere her yerde gerçekleştirdikleri protestolar damgasını vurdu.
Gazetecilik ve insan hakları örgütleri, özellikle Kürt sorunuyla ilgili olarak TMK ve TCK'daki sorunlu maddelerin özgür tartışma ortamı ve habercilik için demokratik eşiğe çekilmesi ve tutuklu gazetecilerin derhal serbest bırakılması için gerekli düzenlemelerin yapılması çağrılarını sürdürdü.
Uluslararası gazetecilik ve hak örgütleriyle uluslararası kurumlar da Türkiye'de ifade özgürlüğü önündeki engellerin kaldırılması için açıklamalar yaptılar.
TMK'dan 224,5 yıl hapis isteniyor
Üç ayda sekizi gazeteci, 13 kişi TMK 7/2 uyarınca "örgüt propagandası" yaptığı iddiasıyla toplam 224,5 yıl hapis talebiyle yargılandı. Bir matbaa sahibi de TMK 7/2 uyarınca bir yıl hapse mahkûm edildi.
Önceki rapor döneminde dokuz gazeteci, Kürt sorununa ilişkin yazdıkları nedeniyle "örgüt propagandası" iddiasıyla TMK 7/2'den toplam 44 yıl 8 buçuk ay hapse ve 36 bin 280 TL para cezasına mahkûm olmuştu.
Bu yargılamalarda TMK 7/2'ye genellikle TCK 220/7 (örgüt üyesi olmamakla birlikte örgüte yardım etmek) ve TCK 314/2 (silahlı terör örgütü üyesi olmak) maddeleri eşlik ediyor.
OdaTV davasında Ahmet Şık ve Nedim Şener'in 15 yıla kadar, Soner Yalçın'ın 36,5 yıla kadar, Yalçın Küçük'ün ise 43 yıla kadar hapsi isteniyor. Diğer sanıklar hakkında da 7,5-23 yıl hapis talebi var.
Hakaretler
Rapor döneminde hakaretten yargılanan beşi gazeteci yedi kişinin davaları sürdü. ''Hakaret'', ''kişilik hakları'' saldırı iddiası ve tazminat talebiyle yargılananların dördü toplam 5 yıl dört ay hapis ve 20 bin TL tazminat talebiyle yargılanıyor. Bir gazeteci de "'hakaret"ten 7500 TL adli para cezasına ve 375 gün gazetecilikten men cezasına çarptırıldı.
Önceki dönemde 35 kişi ''hakaret'', ''kişilik hakları'' saldırı iddiası ve tazminat talebiyle yargılanmıştı. Sekiz kişi dokuz yıl dört ay hapse, üçü Başbakan Erdoğan'a ödenmek üzere beş kişi 29 bin 860 TL tazminat ödemeye mahkûm olmuştu.
Kapatmalar, Toplatmalar
Üç aylık dönemde, "örgüt propagandası" iddiasıyla Özgür Halk ve Demokratik Modernite, Yeni Evrede Mücadele Birliği, Yeni Demokrat Gençlik dergileri, Halkın Günlüğü Gazetesi ve hakkında toplatılma kararı bulunmamasına rağmen Cengiz Kapmaz'ın "Öcalan'ın İmralı Günleri" adlı kitabı yasaklandı, toplatıldı, yayını durduruldu. Bu dönemde tutuklu yazar Halil Gündoğan'ın "Metris'ten Munzur'a Bir Firarinin Öyküsü" adlı kitabının ikinci cildinin taslaklarına da el konulup imhasına karar verildi.
AİHM'e Başvurular ve Kararlar
Temmuz-Eylül dönemi boyunca altı gazeteci "adil yargılanma" "özgürlük ve güvenlik", "ifade özgürlüğü" ve "etkili başvuru" haklarının ihlal edildiği gerekçesiyle Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne (AİHM) başvurdu.
AİHM geçen rapor döneminde Türkiye'yi iki dosyada Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin (AİHS) 6/1 maddesini ihlal etmekten 9 bin 720 avro ödemeye mahkûm etmişti.
RTÜK
Radyo Televizyon Üst Kurulu (RTÜK) Temmuz-Ağustos-Eylül 2011 döneminde 1'i radyo istasyonuna, 109'u TV kanallarına olmak üzere 16 para cezası ve 96 uyarı cezası verdi.
RTÜK çocukları ve gençleri koruyucu sembol kullanılmadığı gerekçesiyle 5, "insan onuru ve özel hayatın gizliliği''ni ihlalden 8 uyarı, Türkçeyi bozmaktan 4, masumiyet karinesini ihlalden 2, "Kişileri fal veya batıl inançlar yoluyla istismar edemez." ilkesini ihlalden 5 uyarı verdi. Kalan uyarılar reklam, ürün yerleştirme, sponsorluk, program desteği gibi konularla ilgili teknik ve ticari düzenlemelerin ihlaliyle ilgili. (EG/BA)
Raporun tam metni için tıklayın