Baskının fotoğrafları için tıklayın.
Haftalık Yürüyüş dergisinin bürosuna yapılan baskında verilen maddi zarara karşı yapılan şikayet "kovuşturmaya yer olmadığı" gerekçesiyle reddedildi.
bianet'e konuşan Avukat Oya Aslan, derginin yayına hazırlandığı Ozan Yayıncılık'ın kapısı kirişlerinden söküldüğünü, bilgisayarların ve duvarların zarar gördüğünü ve kitaplara zabıt tutulmadan el konulduğunu söyledi.
Şişli Cumhuriyet Savcısı Sait Kunt imzalı "kovuşturmaya yer olmadığına dair kararda", işlemin Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesi'nin kararına istinaden gerçekleşmiş olduğu yer aldı.
Karara göre, "maddi delillerin yok edilmesi için" işyerinin kapısı kırılarak içeri girildi ve görevli polis memurlarının sorumluluğu yok.
Aslan, şikayete verilen yanıtın, işyerinin tamamen tahrip edilmesinin ve verilen maddi zararın "hukuka uygun olduğunu" ifade ettiğini söyledi.
"Baskın AİHS'in ifade özgürlüğü maddesine aykırı"
Derginin İstanbul Şişli'de bulunan bürosu, 24 Aralık 2010'da sabaha karşı 04.00 sıralarında basılmıştı. Helikopterin de kullanıldığı baskında, derginin yayına hazırlandığı Ozan Yayıncılık'ın kapısı kirişlerinden söküldü.
Baskında içerisi tamamen dağıtılarak, kitaplara el konuldu. El konulan kitaplar için zabıt tutulmadı.
Duvarlar delinerek tuğlaların içi kontrol edildi. İç kapılar da balyozla söküldü, derginin bilgisayarlarına ve arşivine el konuldu.
Gözaltına alınan dergi çalışanları Remzi Uçucu, Kaan Ünsal, Naciye Yavuz, Musa Kurt, Halit Güdenoğlu, Cihan Gün, Mehmet Ali Uğurlu tutuklanarak Sincan F tipi Cezaevi'ne gönderilmişti.
Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD) İstanbul Şube Başkanı Avukat Taylan Tanay da, işlemlerin hukuka aykırı olduğunu ve baskının, Anayasanın 26. maddesi ile Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin (AİHS) ifade özgürlüğü hakkını düzenleyen 10. maddesini ihlal ettiğini açıklamıştı. (AS/EÖ)