Yeryüzüne Özgürlük Derneği ve Hayvan Hakları İzleme Komitesi Roboskili katırların öldürülmesine karşı yaptıkları açıklamada devletin bu katliamı derhal durdurmasını talep etti.
Şiddetsizlik Eğitim ve Araştırma Merkezi’nde gerçekleşen toplantıda hayvan hakları savunucuları idari amirler ve bakanlarla görüşmelerinin sonuçsuz kaldığını söyledi.
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’na Nisan ayında yaptıkları askeri ve idari personel hakkında görevi kötüye kullanmaya dair suç duyurusuna cevap alamadıklarını belirtti.
Katırların katledilmesinden TSK’yi sorumlu tuttuklarını ifade ederek herkesi yaşamı savunmaya çağırdılar.
Toplantıda üç hayvan özgürlüğü aktivisti de vicdani retlerini açıkladı.
Katliamdan 1284 gün sonra katliam sürüyor
Ortak basın açıklamasını okuyan Neşe Akbaş ve Mine Yıldırım 34 insan ve 59 katırın öldürüldüğü Roboski Katliamı’ndan tam 1284 gün geçmesine rağmen katliamı yapan ve emri verenlerin yargılanmasında adım atılmadığını, katliamların devam ettiğini söyledi.
24 Mart’ta sınırı geçmek üzere olan sekiz katır TSK askerlerince vurularak öldürüldü. Katırlara yönelik son saldırı ise 30 Haziran’da yaşandı, sekiz katır hayatını kaybetti.
Hayvan hakları savunucuları, katır katliamlarına ilişkin TSK’dan tatmin edici açıklama gelmediğini söyledi.
“Katırların öldürülmediği, uçurumdan atladığı”nı söyleyen Şırnak Valisinin, bilgi edinme başvurularını katırların ateşli silahla öldürüldüğü şeklinde cevaplayan Orman ve Su İşleri Bakanlığı’nca yalanlandığını belirtti.
Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehdi Eker’in ise katliamın yasal ve rutin uygulama olduğunu beyan ettiğini söyledi.
Katliamı değil yaşamı savunalım
Hayvan hakları savunucuları, insan-hayvan demeden yaşama karşı suç işleyen, halklar arasında nefreti körükleyen devlet politikalarına, katliamlara karşı hak ve özgürlüklere duyarlı tüm kesimleri dayanışmayı büyümeye, katliamları, sınırları değil, tür, ırk, cinsiyet ayrımı yapmadan yaşamı savunmaya çağırdı:
“Devletin ana akım medya başta olmak üzere tüm propaganda araçlarıyla hafızasızlaştırdığı, iktidarın kendi suretinde yarattığı bu katliamları, kanıksamış toplum imgesinin aksine, bizler unutmuyoruz. İnsanlara, hayvanlara bomba yağdırılırken operasyonları yönetenler hâlâ görev başında, yetki sahibi ve iktidarda olduğu sürece barış ve adaletin mümkün olmadığını biliyoruz.
“Canlılara bomba yağdıran, kurşun sıkan, cenazelere dahi saldıran, demokratikleşme hamleleri adı altında kamuoyu gündemini meşgul ederken her türlü hukuksuzluğu meşru kılan, kan üzerinden siyaset yapan iktidar düzenine karşı, Roboskîli katırların ve insanların yanında olduğumuzu bir kez daha belirtiyoruz. Orada hiç olmamaları ve var oluştan gelen hakları ile özgürce yaşamaları gerekirken, sınır ticaretinde, silahların, bombaların, mayınların gölgesinde insanlarca sömürülen katırların katledilmesinde devleti, AKP hükûmetini ve TSK'yi sorumlu tuttuğumuzu belirtmek istiyoruz.” (BK)