1926'dan bu yana, 86 yıldır lise öğrencilerine verilen milli güvenlik dersi resmen yürürlükten kaldırıldı. Derse, 2011-2012 eğitim öğretim döneminde devam edilecek ancak 2012-2013'le birlikte bir daha bu ders verilmeyecek.
Sabancı Üniversitesi Sanat ve Sosyal Bilimler Fakültesi öğretim üyesi Ayşe Gül Altınay, milli güvenlik dersinin kaldırılmasını önemli bir kırılma olarak değerlendiriyor. Ancak bu dersin kaldırılmasının eğitimde militarizmin sona erdiği anlamına gelmediğini söyleyen Altınay, din dersinden resim dersine, tarihe, coğrafyaya, beden eğitimi ve müziğe kadar tüm derslerde militarist bakış açısının hakim olduğu ve ders kitaplarının militarizmden arındırılması için atılması gereken çok adım olduğu görüşünde.
"Militarizm normalleşti"
Altınay, milli güvenlik dersi üzerine çalışmaya başladığı zaman başka ülkelerde de benzer derslerin olup olmadığını merak etmiş. Ne var ki sadece Nazi Almanya'sı ve Sovyetler Birliği'nde kısa bir dönem bu tarz dersler verildiğini, daha sonra eğitim sisteminden çıkartıldıklarını fark etmiş.
Biz de ise böyle bir dersin cumhuriyet tarihi boyunca verilmiş olmasının çok şey anlattığını söyleyen Altınay, en büyük sıkıntının 86 yıl boyunca liseyi bitiren herkesin bir veya iki yıl askerlik eğitiminden geçmesi olduğunu düşünüyor.
Altınay konu üzerine çalışmaya başladığı dönemde çevresindeki bazı insanların "Biz bu derse gülüp geçerdik, hiç de bir şey hatırlamıyorum. Bu mu beni militarize etti" dediklerini anlatıyor.
Altınay, bu bakış açısının militarizmin ne kadar normalleştiğinin göstergesi olduğunu söylüyor ve ekliyor:
"Her lise mezununun en az bir yıl boyunca bir asker tarafından eğitilmesini gülüp geçilecek bir olay olarak görüyorsak zaten militarizmin hayatın bir parçası olduğunu kabul etmiş oluyoruz."
"Siyaseti bilen kişiler askerler olarak sunuldu"
1998'de dersin müfredatında önemli değişiklikler yapıldığını hatırlatan Altınay, öncesinde derste askeri rütbeler ve ordu birimleri gibi konuların öğretildiğini, bu tarihten itibaren ise güncel siyaset konuşulmaya başlandığını ifade ediyor ve ekliyor:
* Mesela "Türkiye üzerine oynanan oyunlar" konusu işleniyor. Güncel siyaset üzerinden komşu ülkelerin Türkiye üzerinde emellerinden bahsediliyor.
* Bunun dışında Atatürk ilkeleri, NATO, Avrupa Birliği ve Kıbrıs gibi yakın tarihe dair dersler veriliyordu. Dolayısıyla öğrencilerin yakın tarihte yaşanan olaylar hakkında daha fazla tartıştığı bir ders haline geldi.
* 1998'den itibaren bu dersi alan çocukların kafasına şu sokulmaya çalışıldı: "Siyaset denilen şey askeri stratejik analizdir. Dostumuzu düşmanlarımızı belirlemek ve düşmanlara karşı silahlı şekilde mücadele etmektir."
* Bu yolla siyaset genç beyinlerde militarize edildi ve siyaseti bilen kişiler de askerler olarak sunuldu. Yani öğrenciler bu ders yolu ile güncel siyaset öğrendiklerini düşünüyorlardı.
* Bu dersle ilgili çalışma yaparken bir lise öğrencisiyle görüşmüştüm. Çocuk, dersin içeriğine, dersi veren askere karşı son derece olumsuz hislere sahipti. Ancak dersi aldığı için memnun olduğunu, bu ders sayesinde kimin dost kimin düşman olduğunu öğrendiğini ifade etmişti ve dersin kaldırılmaması gerektiğini savunmuştu.
"Ders doğuda tarvmalara neden oldu"
Ayşe Gül Altınay, Türkiye'nin farklı bölgelerinde dersin öğrenciler tarafından farklı algılandığının da altını çiziyor.
Bazı bölgelerde dersin öğrenciler açısından ortalama yükseltmek için bir avantaj olarak görüldüğünü söyleyen Altınay, özellikle doğuda öğrenciler açısından bu dersin ciddi sıkıntılar doğurduğunun altını çiziyor.
Dersin içeriğinin yanı sıra dersin komutanlar tarafından verilmesinin doğuda çocuklar üzerinde travma yarattığını anlatan Altınay, bazı çocukların kendisine operasyondan dönen komutanların derse girdiğini ve üzerlerinde baskı kurduğunu anlattıklarını ifade ediyor ve ekliyor:
" Çalışmalarım sırasında bazı öğrenciler de Milli Güvenlik hocaları da çok sayıda öğrencinin sırf bu ders yüzünden okuldan atıldığını ifade etmişti." (EKN)