Koç Üniversitesi’nde işten atılan taşeron işçilerinin yedi günlük direnişi 161 işçinin işe alınması garantisiyle sonuçlandı. İşçiler, 22 maddelik taleplerinin 19’unu kabul ettirdi.
Dün gece işçilerin 2 Nisan'dan itibaren direnişi sürdürdükleri kampüs kapısına gelen üniversite yetkilileri yeni taşeron şirketlerinin işçilerin geri dönüşüne ilişkin taahhütnameyi imzaladığını söylemesiyle işçiler direnişi sona erdirdiklerini açıkladı.
İşten çıkartılan 161 işçi bugünden itibaren üniversitenin yeni sözleşme imzaladığı Eurest Services ve Mavi Yaka şirketlerine iş başvurularına başlayacak. Bunun için üniversite önünde işe alım masaları oluşturuldu. İşçiler aynı zamanda daha önceki taşeron şirket ISS’den tazminatlarını da aldılar.
"Okul idaresinin imkansız dediğini gerçekleştirdik"
İşçiler dün gece yaptıkları basın açıklamasında “Yirmi iki talebimizden on dokuzunu söke söke aldık” dedi:
“Bir hafta boyunca okul idaresinin imkansız dediği şey gerçekleşti, tüm çalışanlar işlerine geri dönüş hakkına kavuştu; 161 çalışanın da işe geri dönüşü kabul edildi.
“Dahası, son bir yıl içinde işten çıkarılan on kardeşimize de işe alımda öncelik tanıyacaklar. Böylelikle son bir yıl içinde işten atılan arkadaşlarımızdan özür diledik. Onlar işten çıkarılırken onların yanında olmamız gerekirdi. Şimdiki direnişi o zaman başlatmak gerekirdi.
“Direnişimiz sonunda, okul idaresi ve işverenden bağımsız bir Taşeron İzleme Kurulu oluşturulması kararı alındı. Böylelikle işçiler olarak şikâyet ve taleplerimizi iletebileceğimiz bir kanala kavuştuk. Sorunlarımızı tartışabileceğimiz bu zemin taşeron sistemine karşı mücadelede önemli bir adım.
“Direnişimiz sorgulanamaz denileni sorgulattı. Düne kadar herkes işçilerin idari personelden, hocalar ve öğrencilerden aşağı olduğunu sorgusuz sualsiz kabul ediyordu. ‘Biz bir aileyiz’ kalıbı bu eşitsizlikleri gizleyen bir perdeydi. Herkese eşitlik isteyen direnişimiz ise bu perdeyi yırtıp attı.
“ Kazanımlarımız sonucu bundan böyle işçilere hakaret etmek eskisi kadar kolay olmayacak. Hakaret edenler disipline gitme ihtimalini hep aklında tutacak. Bundan böyle kar tatillerinde idare bizleri kaloriferin yanmadığı boş binalarda durmaya zorlayamayacak."
"Atılacak çok adım var"
“Ancak eşitlik yolunda atılması gereken daha çok adım var. İdare kütüphaneyi, spor salonunu kullanma talebimizi reddetti. Okuldaki dersleri dinleme talebimiz de reddedildi. Görünüyor ki idare bizi hala ikinci sınıf insan olarak görüyor. Bu haksızlıklara karşı mücadeleye devam edeceğiz.
“Ücretleri unuttuğumuz da sanılmasın. Bizlerin onlarca yıllık emeğini asgari ücrete mahkum edenler utanmalıdırlar. Ama aynı zamanda okul içinde ücretlerimizi arttırmak için mücadele edeceğimizi bilsinler.
“Direnişimiz bizim açımızdan büyük bir uyanış oldu. Bugüne kadar bizleri haksızlığa karşı başkaldırmaktan alıkoyan tüm korkularımızın temelsiz olduğunu; bireysel kaygılarımıza göre değil, ortak çıkarlarımıza uygun şekilde hareket ettiğimizde kazandığımızı; rekabetin zararını, dayanışmanın önemini; kendi gücümüzü gördük ve uyandık. Bundan sonra kimse bizi uyutamaz."
“Direnişimiz sadece bir uyanış değil aynı zamanda bir örnek oldu. Bir direnişin öğrenci, akademisyen ve işçilerden oluşan bir komiteyle nasıl sürdürüleceğini; direnişi kırmaya gelenlerin nasıl ikna edileceğini gösterdik. Mücadelemiz tüm sendikalara ve sendikasız işçilere örnek olacak.
“Direnişimiz sonucunda ‘herkese eşitlik herkese kadro’ talebi kabul edilmedi. Ama bu talebe ulaşma yolunda önemli adımlar attık. Mücadelemiz imkânsız denilen hakların mücadele ile nasıl kazanılacağını gösterdiği için bir örnek olarak kabul edilmeli.
“Biz Koç Üniversitesi emekçileri iş güvencesi ve emeğe saygı hedefiyle yürüttüğümüz mücadelede 2 Nisan’ı bir kalkış noktası olarak hatırlayacağız.”
Kazanımlar nasıl elde edildi?
Koç Üniversitesi’nde çeşitli birimlerde ISS taşeron şirketine bağlı çalışan işçiler sözleşmelerinin feshedilmesiyle 2 Nisan’da üniversite kapısı önünde direnişe başladı. Öğrenciler, öğretim üyeleri ile çok sayıda kişi ve kurum işçilerin yanındaydı.
İşçi, öğrenci, öğretim üyesi temsilcileri ve avukatlardan oluşan müzakere heyeti Üniversite Genel Sekreteri Murat Halimoğlu ile görüşmelere başladı. Görüşmelerde müzakere komitesi 22 talebinden 19’unu kabul ettirdi.
İmzaların atılması beklenirken üniversite yetkilileri görüşme sonucu hazırlanan taahhütnameyi son anda üç bölüme ayırdı ve işçilerin işe alım ve iş güvenceleri ile ilgili maddeleri taşeron firmalara devretti.
Üniversite yönetimi ise, okulda bağımsız bir taşeron izleme kurulu oluşturulmasına ve işçilerin kampüsteki sosyal ve kültürel haklarına ilişkin 8 maddeyi imzaladı.
Bu nedenle, işçilerin gelecekte yapılabilecek taşeron devirleri sırasındaki iş güvencesinin sorumluluğu üniversite yönetiminde değil, okulun yeni sözleşme imzaladığı Eurest Services ve Mavi Yaka şirketlerinin üzerinde oluyor.
Üniversite yetkilileri, rektör Umran İnan'ın işçilerin gelecekteki iş güvencesini şahsen garanti ettiğini, ancak bu konudaki taahhütname maddelerine üniversitenin imza atmasının hukuken uygun olmadığını söyledi. (BK/ )