Öğrenci Seçme Sınavı'na (ÖSS) hazırlanan Nurdan Şengül, Ceyda Örnek ve Onur Can "aylardır ders çalışmaktan bıktıklarını, sonucu ne olacaksa olsun sınavın bir an önce bitmesini istediklerini" söylüyorlar.
Üç lise son öğrencisinin ortak talebi öğrencilerin bu kadar yoran, strese sokan, isteklerini görmezden gelen sınav sisteminin yerine yaratıcılıklarına önem veren ve hayatlarını doğru yönlendirmelerine katkı sunan yeni bir eğitim formatı.
"Dünyanın en ağır işini yapmış gibi hissediyorum"
14 Haziran Pazar günü yapılacak ÖSS'ye bir buçuk milyon öğrenci girecek. Şengül de bu öğrencilerden biri. "Ders çalışmaya geçen yıl başladığını, okul, dershane, özel ders derken kendini sürekli ders çalışırken ya da sınav hakkında konuşurken bulduğunu" anlatıyor.
"O kadar çok ders çalıştım ki bazen yemek yemeyi unutuyordum bazen tuvalete gitmeyi. Arkadaşlarımla çok az, hatta neredeyse hiç denecek kadar az zaman geçirdim. Bazen o kadar gerildim ki annemle, kardeşimle, babamla kavga ettim. Her gün oturdum ama akşam yatağa uzandığımda dünyanın en ağır işlerinden birini yapmışım gibi omuzların, başım, sırtım ağrıyordu."
"Son haftada stresin daha yükseldiğini" söyleyen Şengül, "gençlere bu kadar yükleniliyor olması ne üniversite heyecanı ne de sonrasıyla ilgili bir arzu bırakıyor" diye konuştu.
Sayısal okuduğu için bu bölümden meslek seçmek zorunda olan Şengül aslında televizyoncu olmak istiyor: "Okulu kazanırsam bir yandan da bu alanda neler yapabilirim, ona bakacağım."
"Hazırlık süreci sınavdan daha stresli"
Örnek tıp okumak istiyor. Bu nedenle o da geçen yıl başlamış çalışmaya. "Çocuk doktoru olmayı çok istiyorum. Kazanamamak gibi bir ihtimali düşünmek bile istemediğim için erken başladım."
"O kadar gerginim ki son haftaya kabuslarla başladım. Bunu hiçbir genç hak etmiyor bence."
"Sınav çok yorucu ama sınavdan daha beteri hazırlık süreci" diyen Örnek, "bB kadarına gerek var mı? Daha az yorulacağımız, strese girmeyeceğimiz, eğlenebileceğimiz bir sistem olamaz mı?" diye soruyor.
"Ailem benden daha gergin, okunmuş pirinç ye diyorlar"
Can sınavlar yüzünden sevgilisinden ayrılmış."O kadar gerginim ki artık eften püften şeylerden kavga ediyorduk. Sınav bitene kadar görüşmeme kararı aldık."
Can dershaneye gidiyor ama özel ders almıyor: "Çünkü maddi olarak iyi durumda değiliz. Ama ben yine de şanslıyım. Dershaneye gidemeyen arkadaşlarım var."
Ailesinin kendisinden daha heyecanlı olduğunu anlatan Can, "Batıl inançları olmamasına rağmen sınava girmeden önce okunmuş pirinç ve şeker yememi söylüyorlar" diye konuştu.
"Bu pazar günü hayatlarının en önemli sınavına gireceklerini" belirten Şengül, Örnek ve Can emeklerimiz boşa gitmesin istiyoruz ama sınava girenlerin çok az bir üniversitede okumaya hak kazanacaklar. Bazıları yeniden sınav için çalışmaya başlayacak ve aynı süreci bir daha yaşayacaklar. Bunun daha zahmetsiz, yıpratmayan ve yormayan bir yolu yok mu?" diye soruyorlar.(BÇ)