“Türkiye Eğitim Sisteminde Renk, Etnik Köken, Dil, Din ve İnanç Temelli Ayrımcılık” raporu eğitim sistemindeki ayrımcılığın kaynağını ve görünür kılındığı noktaları belirliyor.
Raporda aynı zamanda mevcut sorunların çözümüne dair tavsiyeler ve bunlara temel oluşturacak ilkelere de yer alıyor.
Merkeziyetçi yapı bitmeli
* Eğitim sistemindeki merkeziyetçi ve tekçi yapıya son verilerek; eğitim politikalarını geliştirme ve hayata geçirme konusunda yetki merkezden yerele ve okullara kaydırılmalı ve buna bağlı olarak yerelde ve okullarda kapasite güçlendirilmeli.
Din dersi kalkmalı
* Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi dersi müfredattan kaldırılmalı. Kaldırılmaz ise de bu ders nesnel, çoğulcu ve eleştirel bir “dinler hakkında eğitim” dersi olarak düzenlenerek seçmeli ders statüsüne alınmalı ve yalnızca tercih eden öğrenciler bu dersi almalı. Bu dersi tercih etmeyen öğrencilere başka alternatif seçmeli dersleri tercih etme şansı tanınmalı.
* Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi dersiyle ilgili soruların TEOG yerleştirme sınavlarında sorulmasına son verilmeli.
Ayrımcı ifadeler temizlenmeli
* Ders kitaplarında yer alan, bazı gruplara karşı önyargı ve kalıpyargı oluşturan ve/veya bazı grupları zararlı gösteren ifadeler çıkarılmalı.
* Milli Eğitim Bakanlığı bünyesinde ‘Ayrımcılığı İzleme Kurulu’ oluşturulmalı.
Anadili hakkı
* Türkiye’de yaşayan bütün halkların anadillerini öğrenme ve anadillerinde öğrenim görme hakları anayasal güvenceye kavuşmalı.
Farklı modeller
* Zorunlu verilmesi gereken ders dışındaki konularda; örneğin ders programları, eğitim dili gibi konularda farklı eğitim modellerinin uygulanmasına olanak tanınmalı.
Katılımcılık
* Eğitim sistemine ilişkin politikaların geliştirilmesinde ve uygulanmasında merkezi ve yerel düzeyde katılımcılık ilkesine uyulmalı ve eğitim hakkının öznesi olan çocukları da süreçlere dâhil eden demokratik karar verme mekanizmaları oluşturulmalı.
Bu konuda faaliyet yürüten akademik birimlerin, sivil toplum kuruluşlarının ve farklı renge, etnik kökene, dile, dine ve inanca mensup toplulukların karar alma süreçlerine dâhil edilmeleri sağlanmalı.
İşleyen mekanizmalar
* Ayrımcılığa maruz kalan öğrencilerin başvurabilecekleri, kolay erişilebilir ve hızlı sonuç alınabilir idari ve yargısal koruma mekanizmalarının mevzuatta açıkça tanımlanması ve bu mekanizmalara başvuru yapma konusunda öğrencilerinin ve ailelerinin yardım alabilecekleri birimlerin oluşturulması sağlanmalı.
* Ayrımcı bir muamelenin şikâyet edilmesi veya duyulması halinde idari ve yargısal usulleri harekete geçirmeyen ve gerekli tedbirleri almayan öğretmenler ve okul idarecileri hakkında caydırıcı yaptırımlar öngören yasal işlemler yapılmalı.
Parasız eğitim
* Temel eğitimin parasız olması ilkesinden hareketle okullarda ‘bağış’ adı altında kayıt ücreti alınması yasaklanmalı.
Hizmetiçi eğitim
* Eğitim fakültelerindeki müfredatta ayrımcılık yasağı, çok kültürlülük gibi konulara yer verilmeli; görev yapan öğretmenlere bu konularda hizmetiçi eğitim verilmeli.
Hukuki zemin
* Türkiye’nin taraf olduğu uluslararası sözleşmelerdeki azınlık hakları ve kültürel haklar ile ilgili maddelere koyduğu çekinceleri kaldırması; henüz taraf olmadığı Ulusal Azınlıklar için Çerçeve Sözleşme, UNESCO Eğitimde Ayrımcılığa Karşı Sözleşme, Avrupa Bölgesel ve Azınlık Dilleri Şartı gibi sözleşmeleri onaylaması sağlanmalı.
Rapor
Rapor Türkiye’de Formel Eğitim Sisteminde Eşitliğin İzlenmesi için Sivil Toplumun Mobilize Edilmesi (Eğitimde Eşitliğin İzlenmesi) adlı projenin alan araştırması ve izleme ağı bileşenlerinin derlediği verilere dayanılarak hazırlandı.
Eğitimde Eşitliğin İzlenmesi Projesi Uluslararası Azınlık Hakları Grubu (MRG) ile Tarih Vakfı ortaklığında yürütülüyor. (YY)