Aralarında çocuk hakları derneklerinin, baroların ve hak savunucularının da olduğu 77 kurum ve 500’den fazla kişi devleti çocukların yaşamını korumaya çağırdı, herkesi bu çağrıyı imzalamaya davet etti.
“Savaş İstemiyoruz! Çocukların Ölmesini İstemiyoruz!” başlığıyla duyurulan çağrıda, silahlı çatışma ortamlarında çocukların haklarının korunması istendi.
“Silahlı çatışma ortamlarında Çocuk Haklarına dair Sözleşmesi’nden kaynaklanan hakların korunmasına dair yükümlülüklerin Türkiye Cumhuriyeti Başbakanlık, İçişleri Bakanlığı, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı, BM Çocuk Hakları Komitesi, UNİCEF, BM Genel Sekreteri Çocuklar ve Silahlı Çatışma Özel Temsilcisi, BM Genel Sekreteri Çocuklara Yönelik Şiddetle Mücadele Özel Temsilcisi tarafından acilen yerine getirilmesini bekliyoruz.
“Bu yükümlülükleri hatırlatmak üzere herkesi change.org’da yürüyen çağrıya imza atarak destek vermeye davet ediyoruz.”
Çağrı
Çocuk Haklarına Dair Sözleşme Yükümlülüklerine Uyma Çağrısı şöyle...
"Türkiye’de sivillerin de yaşadığı il ve ilçelerde sürmekte olan silahlı çatışmalar birçok çocuğun ölmesine, yaralanmasına ya da ebeveynlerini kaybetmesine yol açmaktadır. Bu ağır tablo, Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin Birleşmiş Milletler Çocuk Haklarına Dair Sözleşme’den (md.38) kaynaklanan yükümlülüklerini hatırlamamızı gerektirmiştir:
1. Silahlı çatışma hâllerinde uluslararası hukukun insani kurallarına uymak ve uyulmasını sağlamak;
2. On beş yaşından küçüklerin çatışmalara doğrudan katılmasını önlemek için bütün önlemleri almak;
3. Silahlı çatışmalardan etkilenen çocuklara koruma ve bakım sağlamak üzere mümkün olan her türlü önlemi almak Sözleşme’ye taraf olan devletlerin temel yükümlülükleri arasındadır.
"Türkiye toplumunun, silahlı çatışma yaşanan yerlerde, devletin çocukların yaşama ve korunma haklarını teminat altına almak üzere başvurduğu tedbirler ile çatışma ortamında kendisi zarar gören veya yakınını yitiren tüm çocukların beden ve ruh sağlığını korumak ve bundan sonraki yaşamlarında bu sürecin olumsuz etkilerini en aza indirmek için aldığı önlemleri bilmeye ihtiyacı vardır. Bununla beraber, çocuk ölümlerinin ve yaralanmalarının önlenmesi için gereken tedbirler acilen hayata geçirilmelidir.
"Gerek çatışma ortamında kendisi zarar gören, gerekse yakınlarının zarar görmesi sebebiyle travma yaşayan çocukların esenliği ve güvenliği için özel tedbirlerin alınmasına azami önem ve öncelik verilmelidir. Devleti, çocukların ve tüm sivillerin zarar görmesini engellemek amacıyla aldığı tedbirlerin neler olduğunu topluma açıklamaya, çocuk ölümlerini ve yaralanmalarını engellemek üzere silahlı çatışmaları durdurmaya ve sorunları çözmek için barışçı çözüm yollarını kullanmaya davet ediyoruz.
"Çocukların çatışan tarafların saldırısı veya sağlık, beslenme gibi yaşamsal kaynaklara erişimlerinin engellenmesiyle hayatlarını yitirmeleri veya zarar görmeleri, yaşam hakkına yönelen çok ağır bir saldırıdır. Çatışma ortamları çocukların eğitim, korunma, sağlık hakları başta olmak üzere birçok hakkına zarar vermektedir. Bu hakların savaşın tali bir sonucu olarak kabul edilip görmezden gelinmesi mümkün değildir. Devletler silahlı çatışma ortamlarında sivilleri, özellikle de çocukları korumak ve her tür işlemde çocuğun en üst yararına öncelik vermekle yükümlüdür. Çocuklar için yükümlülüklerimiz, silahların susturulmasını gerektirmektedir.
"Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Komitesi ve UNICEF başta olmak üzere uluslararası topluma da çağrıda bulunuyoruz. Daha önce Balkanlar’da, şimdi bütün Ortadoğu’da ve Türkiye’de yaşanan silahlı çatışmaların mağduru olan çocukların Dünya’ya gösterdiği bir gerçek var: Sadece savaşlarda değil, her tür silahlı çatışma ortamında, BM Çocuk Haklarına Dair Sözleşme’nin 38. maddesi başta olmak üzere tamamı askıya alınmaktadır. Mevcut durumda, Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Komitesi ve UNICEF başta olmak üzere uluslararası toplumu, çocuk ölümlerinin engellenmesi için acilen silahlı çatışmaların yaşandığı yerlerde gözlemci heyeti bulundurmaya, Devleti Sözleşmenin 38. maddesi gereği aldığı tedbirleri açıklaması için teşvik etmeye ve çatışma ortamlarında alınması gereken tedbirlerle ilgili bölge devletlerinin dikkatini çekmek üzere bir konferans düzenlemeye davet ediyoruz." (YY)
İlk imzacıların listesine buradan ulaşabilirsiniz.
İmza kampanyasına buradan ulaşabilirsiniz.