Vatan geliyor, özgür ve bağımsız. Doğan Medya Grubu destek verdiği projeden memnun, Sabah haliyle kırgın ve kaygılı.Soru şu: Neden bağımsız, neye göre özgür? Açıklamalara bakılırsa, 2. Sabah Vakası yolda.

Edirne ve Herekedeki akademilerde yapılan Global Medya-Tekelleşme konulu toplantılarda, hem hocalar hem de öğrenciler, çeşitli olumsuzluk ve eksikliklere rağmen, gelecek açısından umut kıvılcımı çakıyordu.

AB olumlu bir mekanizma ama sihirli değnek değil. Bağımsız, demokratik, özgür medya isteyenler tam üyeliğin sağlayacağı olumlu zeminden yararlanabilirse, ABli Türkiyenin medyası bugünkünden nispeten iyi olacak. Bu toplumun başarabileceği bir eylem.

Berlusconi örneğine sık sık gönderme yapılıyor. Evet benzeri bir durum gerçekten de var: Berlusconi medya patronu olduğu dönemde adalete yansıyan yolsuzluklarını kapatmak, unutturmak için siyasete atılıp, milletvekili ve sonra da Başbakan zırhına büründü.

Bizanstan Osmanlıya, Cumhuriyetten Ankaraya, Doğudaki jandarmadan Istanbuldaki saray şairine, katiplere, memlekete ve dünyaya hep bizim taraftan baktı. Dağdaki kır çiçeği gibi yaşadı.

Bankasına el konulan holding, medya grubunun yönetmenini değiştirmiş. Medya-iktidar-iktisat üçgeninde kim kimin efendisi? BDDK açılımı Basını Düzenleme ve Denetleme Kurulu mu? Yani, Bankanın yönetimi değişti, medya grubununkini de deştirelim!.

Basın özgürlüğü, milliyetçi söylemle, kıvrak cümlelerle, cesaret olmadan savunulamaz. Basın özgürlüğü, bu özgürlüğü çiğneyenlere karşı açık, uzlaşmasız bir mücadele ile savunulur. Ne yazık ki, ÇGD yönetimi bu bildiri ile bu basireti gösterememiş.

Medya eleştirisi, gerçek anlamda bağımsız ve özgür akademisyenlerle meslek erbabının, yani egemen medya ile hiç bir organik, mali, mesleki, siyasi ilişkisi olmayanların alanı ve uğraşı.

Her gazetecinin düşünde bir gün kendi gazetesini çıkartmak vardır. Ama bir gazete birisinin gazetesi olduğu sürece mevcutlardan farklı bir gazete olamaz ki...

11 Eylül Miladı, sadece ABD, Süper Güç, Terörizm ya da Uluslararası İlişkiler gibi kavramların değil, aynı zamanda medya kavramının da tartışılmasını, sorgulanmasını hatta belki de yeniden tanımlanmasını zorunlu kılıyor.

Nadire Materin Mehmedin Kitabı, bir dizi suçlamaya konu oldu. ABD, burs, para filan deniliyor ama, esas amaç kitabın içeriğine karşı çıkmak. Bir de bu kampanyanın zamanlaması ilginç...