Şehrin en işlek caddesi trafiğe kapatılmış, Forumcular memnun, Caracaslılar değil. Ekonomi iyiye gidiyor, hırsızlık da... Suç oranı yüksek... 20. katlara bile parmaklıklar takılmış. Takılar çok güzel, almamak mümkün değil. Bardak, çanta ve dans...

Cindy Sheehan, Iraklılar, Amerikalılar, çocuklar, oğlu Casey gibi ölmesin diye, kendini Bushun politik hayatını bitirmek gibi kutsal bir göreve adadı, herkesi savaşlara karşı çıkmaya, ABD politikalarını durdurmaya çağırıyor. Eylülde belki İstanbulda.

Cindy Sheehan, Iraklılar, Amerikalılar, çocuklar, oğlu Casey gibi ölmesin diye, kendini Bushun politik hayatını bitirmek gibi kutsal bir göreve adadı, herkesi savaşlara karşı çıkmaya, ABD politikalarını durdurmaya çağırıyor. Eylülde belki İstanbulda.

Sosyal Hareketler Asamblesi bu yılın savaş karşıtı gösterileri, Dünya Bankası, Dünya Ticaret Örgütü gibi uluslararası kuruluşlara karşı düzenlenecek eylemleri, neo-liberal politikalara karşı mücadeleyi ve küresel ısınmayla iklim değişikliklerini tartıştı.

Jesus, olmayan kitle imha silahlarını ararken Irakta öldü. Babası Solar Iraka giden ilk ABDli Hispanik baba oldu, şimdi Bush ve çetesine karşı bütün dünyayı insanlık, toplumsal cinsiyet eşitliği, din ve dillere saygı için mücadeleye çağırıyor.

Jesus, olmayan kitle imha silahlarını ararken Irakta öldü. Babası Solar Iraka giden ilk ABDli Hispanik baba oldu, şimdi Bush ve çetesine karşı bütün dünyayı insanlık, toplumsal cinsiyet eşitliği, din ve dillere saygı için mücadeleye çağırıyor.

Sihler, Kübalılar, Fransızlar, Trinidad Tobagolular, Arjantinli Mayıs Alanı Anneleri ve Türkiyeliler, 120 bin kadar insan daha iyi bir dünya için yürüdü. Cindy ve Danielle Mitterand da kortejdeydi. Forumda ise Amin, Ortega, Alarcon ve Ramonet de var...

Bolivarın doğduğu evin yanındaki Sömürge Konağı müze yapılmış ama hayatını pek de sabit bir yerde durarak geçiremeyen Kurtarıcı ardında sadece resimler ve bir kaç mektup bırakmış. Bir de kendisini İsa gibi resmeden duvar panoları. Naaşı ise tepede...

100 binden fazla insan üç gün boyunca demokratikleşme dinamikleri, toplumsal hareketlerde farklılıklar, sosyal bağımsızlık için mücadele yöntemleri, emperyalist stratejiler ve halkın direnişi, doğal kaynaklar ve yaşam hakkı ve çalışma hayatını tartışacak.

Çağan Irmak fevkalade doğru bir yerde durarak yaptığı filminde naif bir kendince hesaplaşma başlatmış olabilir. Ne zaman ki o gerçek günlerin filmler çekilir, 1 milyon insan 12 Eylülde yaşananlar için ağlar, işte o zaman bu ülkede hesaplaşma başlar.

Nereye ait olduğunu gayet iyi bilen anneannemi düşündüm, Drama denince hala gözleri dolan, aslında hiç görmediği sokakları, dükkânları sanki oralarda yaşamış gibi saatlerce anlatabilen anneannemi. Bildiğim, tanıdığım diğer göçmenleri düşündüm.

Kadın olmak askerdeki, dağdaki oğlunu beklemek, kuma korkusuyla yaşamak, sezaryandan döndüğünde kısırlaştırıldığını fark etmek, gündüz eyleme birlikte gittiği kocanın gece dayak atması, çocuklara uyuşturucu kontrolü yapmak demek! En iyisi siz de gidin!

Kadın olmak askerdeki, dağdaki oğlunu beklemek, kuma korkusuyla yaşamak, sezaryandan döndüğünde kısırlaştırıldığını fark etmek, gündüz eyleme birlikte gittiği kocanın gece dayak atması, çocuklara uyuşturucu kontrolü yapmak demek! En iyisi siz de gidin!

İnsanların öldüğü, savcıların soruşturma bile aç(a)madığı, bombaların patladığı, olayların ört bas edilmeye çalışıldığı, binalarının kurşun deliklerinden geçilmediği, görevlililerinin sindiği ama her şeye rağmen çocukların umudunun tükenmediği bir yer...

Şenler otelde salon küçük geldi, konuşmak isteyen, anlatmak isteyenler çoktu, zaman azdı. Yaklaşık 150 kişi, küçük bir salonda Şemdinliye atılan bombaların, Hakkâri ve bütün Türkiyedeki etkilerini konuştu, İstanbuldan mı tanık gelecek diye sordu.

Haftanın haberiydi, Kiremitçi-İclal Aydın aşkı, anlaşılan yılın aşkı olmaya da aday. Bu arada haftada yedi gün yazınca mevzu bulamayan köşelere de gün doğdu elbette. Hele araya eski eş Başbuğ da girince, ortaya toplumsal cinsiyet dersleri de çıkıyor. Pes!

Üç kadın gazeteci Gürses, Aldoğan ve Türenç karşılarında AİHMde dava kaybeden Şahini özellikle samimiyeti üzerinden sorguluyorlar. Bu sorgu tarafında oturan başörtülü Bengisu Karacanın lafları havada kalıyor. Tablo İçimi acıttı, daha ne diyeyim?

Bir kadın, başı örtülü, saçıları azıcık meydanda, kucağında köpeği, bankadaki arkadaşını bekliyor(muş). Hürriyetin kaynağını bildirmediği, 328 harflik molla kafası haberine göre İranda artık evcil hayvanlar da kamusal alana giremiyor. Peki bizde?

Ekonomiden anlamasam da AXAnın OYAKla ortaklık kurarken kar hesabı yaptığını pekala anlıyorum. OYAKın önünde Ermenilere para veriyorsunuz diye haykıran Kemal Kerinçsizi de görmeyince safiyane soruyorum: Yoksa Ermeni mmeselesini AXA-OYAK mı çözer?

Genç bir gazeteciyi MİT görüşmesine göndermek bir yöneticinin yapabileceği en vahim hatadır bence, hele bir de bunu kendi mantık silsilesi içinde bir yere oturtabiliyorsa. Pamiri değil, gazete yöneticileri ve istihbarat servisleri, medya tartışılmalı.